15.BÖLÜM "Biz özeliz "

4.8K 176 65
                                    


Multimedia: Mira

Bu bölümü sevgili arkadaşım aleyalbayrak 'a ithaf ediyorum. Kitabın yeni kapağının tasarımı ona ait.

İyi okumalar..

15.Bölüm

Amcamın bana her zaman söylediği bir söz vardı. 'Yokuşta akmayan ter inişte gözyaşı olur' şu an yapmaya çalıştığım matematik yazılısının sonunda bu yazı yazıyordu. Her ne kadar iki saat yazıda takılı kalsamda. Soruları çözmeye başlamıştım. Matematiği kötü olan öğrencilerden değildim ama yine de matematiği sevmeyen öğrenciler arasında yer alıyordum. Bu aralar pek okulla ilgim olmadığı için zorlanmıştım sınavda elli alırdım belki.

Kafamı Kuzey'e çevirdiğimde soruları çatır çutur çözüyordu. Çocuk zeki abi. Bi de bana bak. Milli eğitim bakanlığı gelse 'ne kadar mal bir kız ' diyerek öğrencilikten kovardı. Şu an Kuzey'den kopya çekebilirdim ama şu sorun vardı ki vicdansız hoca a ve b gurubu yapmıştı ikisinin soruları da farklıydı ben de hangi mantığa dayanarak bu davranışı yaptım bilmiyorum ama önümde oturan Akın'ı dürttüm. Beş soru yapmıştım elli puan netti bir soruda Akın'dan kapatsam altmış alacaktım. Öpüp başıma koyardım.

Akın bana döndüğünde "he kanka" bazen bu çocuk ne ile besleniyor diye düşünmüyor değildim. Sınavdaydık onu dürtüyordum ve o bana 'he kanka' diyordu. Ne isteyebilirim Allah aşkına? Gozlerimi devirmekle yetinip "kopya" diye fısıldadım hocanın duymasını istemezdim. Ki duyacağını sanmıyordum. Sırada oturmuş mesajlaşırken gülüyordu. Sevgili bulmuş olabilirdi. Evlisin sen utanmaz. Hocadan bakışlarımı sonunda alınca Akın da fısıldayarak "kanka emin misin?" Anlamayarak ona baktığımda kağıdını gösterdi. Boştu.

Derin bir nefes aldım. "Dön önüne gerizekalı" omzuna vurdum. Ben şimdi kimden kopya çekecektim. Bakışlarım Akın 'ın yanında oturan Mira 'ya kayınca kendime de küfrettim sınav gurupluydu çeksem yanımda ki zeka küpünden çekerdim. Arkamda da kimse oturmuyordu. En arkaya oturan aklıma..

Çaresizce etrafa baktığımda elli alacağıma kanaat getirdim. Kâğıt karşımdan çekilince Kuzey'e baktım. Benim kağıdımın sorularını seri bir şekilde çözerken şaşkınlıkla  "hoca görecek ne yapıyorsun?" Bana baktı sonra kağıda geri gömüldü soruları çözerken "sence umurunda mı hocanın " Hocaya baktığımda hak verdim. Hala mesajlaşıyordu. Bi ara karısının adresini alıp uğramalıydım. Kesinlikle.

Kağıdı önüne koyduğunda kağıda baktım hepsini doldurmuştu. Neşelenirken ayağıya kalkıp kağıdı hocaya verdim. Benimle birlikte Mira'da vermişti "isterseniz çıkabilirsiniz çocuklar. " östörsönöz çokobolorsonoz çocoklor. Salak. Bu hocayı sevmemem için bir çok sebep vardı birtanesi kesinlikle derste uyutmamasıydı.

Sınıftan dışarıya çıktığımda Mira yanıma geldi "nereye"

"Aşağıya iniyorum gel sende" koluna girdiğimde benimle geldi. Kantine indiğimizde kantinci Ahmet amcanın yanına gittik ''abi iki tane çikolata" Ahmet amca çok iyi bir insandı tatlı yüzüyle ayrıca sevecenliğiyle. Çikolatamı alıp masalardan birine oturduk ben direkt çikolatayı açıp yemeye başladım. Çikolata sevmeyen var mıydı?

"Eee Akın ile nasıl " Mira gözlerini pörtleterek bana baktığında ben anlamayan bir ifade ile ona baktım "ne yani sana söyledi mi?" Hala anlamıyordum ya ben çok salaktım ya da Mira anlatmayı bilmiyordu. "Neyi" diye bir soru yönelttiğimde "ne yani bilmiyor musun?" Merak beni kucaklarken "bilmiyorum ama hemen anlatacaksın hanımefendi "

Gözlerini kaçırınca bir şeyler olduğunu anladım. Evet bir şeyler olmuştu ama ben bunu bilmiyordum. Akın'ın ölüm sebebi bu olabilirdi. "Sera ben nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. " sustu ve sustu biraz daha susarsa şu masada ki peçeteliği kafasında parçalayacaktım. O tatlı gördüğüm Ahmet amcada benim kafamı parçalayacaktı.

SEN BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin