Bölüm 8

190 21 0
                                    

Kamera arkasında

Sunucu: Beyza sen kampta dediklerinde samimi miydin?

Beyza: Galiba ya tam bende bilmiyorum emin olmam lazım duygularimdan kesin olduğunda bir şeyler soylerim.

Sunucu:Hmm anladım. Bi de peşinde çok erkek olması fikirlerin üzerinde etkili olur mu dersin?

Beyza: Şey...

.....

sunucu:Ken Japonya da süper bir izleyici kitleniz var öncelikle tebrik ediyorum ve beyza seni sevdiğini söyledi bu konuda ne dusunuyorsun ?

Ken:Neh?

........

Ken ile evleneli bir hafta geçti ve Japonya olayından berili pek konuşmuyoruz.Okuldaki kız öğrenciler bana tepkili davraniyor bu evlilik meselesi yüzünden. Ve şu sorunlu ogrenciyle de uzun zamandır gorusmuyoruz. Acaba nerelerde surtuyor. Bugün okulda yapacağım. Müzik grubu hakkında öğrencilerle konusmayi planlıyorum. Sorunlu öğrenci bu arada adı da Dae Hyun ın seside çok güzel grubun solistlerinden birini o yapabilirim. Evet güzel olur diğerini de şu burslu kız öğrenci var o olabilir ama önce seçmeler.

Kenin Singapur konseri olduğu için o şu anda evde değil eh Ken olmadığı için kameralar da yok sadece evde var. Yani rahatım. Bugün bir değişiklik yapıp kot etek ve üzerine oyuncu gömleği giyindim ayağıma da topuklu oxford botlarimi giyindim. Saçlarımıda vigolayip makyajla tamamlayıp evden çıktım.

Okula geldiğimde en görülebilecek panoya seçmeler olduğunu belirten ilani astım. Odama doğru yol aldım. Odama girdigimde birinin odada gitar caldigini gördüm daha doğrusu sesini duydum sesin geldiği tarafa doğru gittiğimde bu Dae Hyun.dan başkası değildi. Ah bu öğrenci odama girersin hah!

Benim geldigimi görünce gitarı elinden bırakıp ayağa kalktı.

"Ooo muzikcimizde gelmiş şerefler vermiş"

"Vay Dae Hyun sen buraların yolunu bilir miydin uzun zamandır yoktun ortalıklarda göremedik seni"

"Ama ben sizi haftanın her günü gördüm hocam"

"Hmm ozlememissin o zaman sen beni "

ortamı yumuşatmak için böyle bir espri yapma gereği duymam bence salakcaydi. zaten şimdi gelir diğer öğrenciler de. Dae Hyun kapıya doğru yaklasti ve kapıyı kilitleyip anahtarı camdan dışarı firlatti. Hah salak mi bu çocuk. Delirecegim şimdi.

"Dae Hyun sen ne yapmaya çalışıyorsun hah kapı kilieleyip sonra anahtarı atmak da ne demek Delirdin mi sen ?"

Ben böyle dedikten sonra bana doğru yaklaşmaya başladı ve

"hoca aramızda iki yaşcik varmış bence çok değil bide bu okul benim olduğuna göre istediğim yeri kilitler istediğimi açarım."

Ah bu çocuk şimdi ne yapmaya çalışıyorsun.

"iyi sen bilirsin benim de işime gelmiş olur yapacak tonlarca isim vardı zaten"

dediklerimden sonra ilk önce bana doğru şaşırmış gözlerle baktı daha sonra ikinci kez oltaya düşmemesi gerektigini anlayıp karşıma geçip oturdu .

Ben bilmiyorum ya ne yapmaya çalışıyor. Beni sevme ihtimal olmamali yani yok ya saçmalama.

"Hoca ben senden hoşlanıyorum."

Dedi ve cebinden bir kutu çıkardı. İçinden kolye çıktı ve bana

"Doğum gününüz kutlu olsun dedi"

Ah nasıl da unuturum bugün benim doğum günüm kafa mi kaldı bende bir yandan Ken le uğraş diyer yandan Chris bir taraftan okul Uff Uff...

"teşekkür ederim ama bunu kabul edemem kız arkadasin olunca ona verirsin"

"Neden benim kız arkadaşım olmuyorsun ki"

"Heheeehhee şaka misin sen galiba devrelerin yandı kapalı ortamda kalmaktan. şimdi hadi kapıyı aç"

"beni bir çocuk olarak mi görüyorsun hah aramızda hem iki yaş var bunu niye yapıyorsun "

"niye mi yapıyorum belli olmuyormu belki yaşin büyük olabilir ama hareketlerin küçük bir cocugunkinden farksız"

"demek öyle hah küçük cocugunkinden farksız peki bunu yaptığımda da küçük çocuk diyebilecek misin ?"

dedi ve dudaklarima yapışması bir oldu. Resmen dondum kaldım. O an hiçbir şey yapamadım. Kaskati kesildim.  Kenin beni öpmesi aklıma  geldi ve ben galiba Keni seviyorum.

Kendimi geri çektim ve bir tokat attım.

"Sen ne yapmaya çalışıyorsun ha her şeyin de bir yere kadar sabri var ve sen o sabır çizgisini çoktan asmis bulunuyorsun öğrenci şimdi derhal kapıyı açıyorsun yoksa müdüre hanimla basın çok büyük bir derde girecek."

dememle şaşkına uğradı ve kapıyı açıp çarpıp gitti. Allah tan yanında bir daha anahtarı varmış. Zaten böyleleri blof yapmayı çok sever. Sanırım kurtuldum ondan ama kendimi niye rahat hissetmiyorum ki neden vicdan azabi çekiyorum ki . Sonuçta ben bir şey yapmadim ama değil mi???

İMİTASYON KORELİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin