UFAKLIK(küçük gelin)**tamamlandı**

Adsız Bölüm 110

HERKESE HAYIRLI RAMAZANLAR, RABBİM BU GECE BAŞLAYACAK OLAN RAMAZAN-I ŞERİFİN HAYIRLARA VESİLE OLMASINI NASİP EYLESİN.

TUTUĞUNUZ ORUÇLARI, YAPTIĞINIZ İBADETLERİ, YAPMIŞ OLDUĞUNUZ HAYIRLARI KABUL EYLESİN.

RAMAZAN AYININ HÜRMETİNE HASTALARIMIZA ŞİFA VERSİN.

SAVAŞLAR SON BULSUN, ŞEHİT HABERLERİ SON BULSUN.TÜM DÜNYA DA BARIŞ VE HUZUR OLSUN.

FİDAN

Ertesi sabah uyandığım da üzerimi değişerek oda dan çıktım ve yavaş adımlar ile salona girdim burada kimse yoktu.Mutfağa doğru yöneldiğim de evin yardımcılarından biri ile karşılaştım.

Günaydın , bir isteğiniz mi vardı?

Henüz kimse uyanmamış, ben bir sade nescafe alabilir miyim?

Verandadalar efendim, kahveniz hemen geliyor.

Hımmm, şey kahvaltı saati kaçta acaba?Yani yakın ise kahveyi sonra alabilirim.

Yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirdi ve onlarda sizi beklerken kahve istediler.Kahveleri yeni götürdüm.Sizede getireyim, kahvaltı hazır.

Teşekkür ederim.Ben alıp geçerim,siz işlerinize bakın.

Hayır efendim siz buyrun.Ben getiririm.

Verandaya çıktığım da Burağın da gelmiş olduğunu gördüm.Gülümsemeye çalışarak konuştum.

Günaydın.

Veysel amca gür ve neşeli sesi ile cevap verdi.Günaydın ortak, nasılsın?

Teşekkür ederim Veysel amca siz nasılsınız?Merhaba Burak hoş geldin.

Merhaba , asıl sen hoşgeldin.Yıllar sonra ortağımız ile karşılaştık.Şükür kavuşturana.

Gülümsedim ve masaya oturdum.Gelmiş olmam seni rahatsız etmiş gibi konuştun.

Veysel amca ve Bora araya girerek açıklamada bulundu.Burak'da bizim gibi hisselerini satacağını düşünmüş olmalı.

Eğer sorun bu ise söyleyeyim, hayır hisselerimi satmıyorum.Sizlerin emeklerinide görmezden gelmek gibi bir amacım yok.

Tamam kızım uzatmaya gerek yok.Ayrıca sende şirketin ortağısın ki dünde söylediğim gibi bu şirketteki en büyük emek babanın.Ben diyorum ki iki gün sonra yapılacak toplantıya sende katıl.

Benim hiç bir bilgim yok.Katılmam etik olmaz.

Ne demek etik olmaz.Hem ben o güne kadar seni bilgilendiririm, bu toplantı da herkesin düşüncesine yer var.Sende konuyu öğrenince fikrini söylersin.

Bora söyledikleri ile beni rahatlatmıştı, gülümseyerek hepsine baktım ve derin bir nefes verip tamam, katılıyorum.

Kahvaltı yaptıktan sonra, Güneş yenge ve Veysel amca İstanbul'a geçtiler.Burak yorgun olduğunu söyleyip odasına çıktı.Bora telefonda konuşuyordu.Bende biraz bahçeyi dolanmaya karar verdim.

Bahçe özel bölmelere ayrılmış her grupta farklı şeyler mevcuttu.Renk ren çiçek çeşitlerinin oluşturduğu yürüyüş yolunun sonunda düzenli aralıklar ile ekilmiş meyva ağaçları, meyva ağaçlarının bitiminde altı çim ile kapalnmış gürgen ve palamut ağaçları bulunmaktaydı.Yürüş yolunda boşta kalan kısımlarda peyzaj çalışması yapılmıştı.Meyva ağaçlarından sonra oluşan ormanlık alanda bir ağacın dibine oturdum.Gözlerimi kapatıp, her bunaldığımda gitmiş olduğum ağacımı düşündüm.Artık içimi döktüğüm bir ağacım bile yoktu.Ağaç yapraklarının rüzgardan çıkarttığı hafif hışırtı sesi arasında gözlerimden yaşlar süzülürken Bora'nın sesi ile hemen toplarlanıp gözlerimi sildim.