Mutlu Yollara

7. Bölüm ~ Hoşça kal!

Herkese merhaba :D yeni bölüm ile karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz. Bölüm için bana küfür ederseniz de sorun değil. Hak etmiş olabilim çünkü :D Yeni bölüm vote&yorum yükselince gelecektir.

Bu bölümü @Sereenkrc ' ya ithaf ediyorum. Umarım beğenirsin tatlım.

Sizde, size ithaf etmemi isterseniz özelden veya yoruma yazabilirsiniz. Merak ettiğiniz sorular varsa sorabilirsiniz :D

İyi okumalar!

7. bölüm

K: "Bak biliyorum şaşıracaksın, belki kızacaksın neden daha önce söylemedin diye. Öyle gerekti. Neyse söylüyorum. Uğurum, senin hala görmek istediğin prensin var ya, o benim. Yıllar önce hayatındaki Kerem var ya, işte o benim. Ben Oyum Zeynep, prensin. Kerem!"

Zeynepden ses gelmeyince kafamı çekip bakıyorum. Süper, gerçekten süper! Ne oldu merak ettiniz tabi. Hemen söylüyorum. Bizimkisi uyuya kalmış(!)

Ben tam moda girmiştim, söylemiştim... Ama gelin görün ki boşuna nefesimi tüketmişim. Hiçbir şeyi duymamış.

Kafamı arkamdaki ağaca yaslayıp daha sıkı sarılıyorum Zeynep'e. Keşke uyumasaydı da duysaydı.

Bir süre daha öyle oturduktan sonra kıpırdanmaya başlıyor.

Z: "Kerem?" Geri çekilip yüzüne bakıyorum.

K: "Efendim güzelim?"

Z: "Uyumuş muyum ya?" Küçük bir kahkaha atıp Zeynep'e bakıyorum gene. Boş boş bana bakıyor.

K: "Evet güzelim uyuya kaldın. Ve çok şey kaçırdın!" Geri çekilip bana bakıyor. Kaşlar çatılmış, dudaklar bükülmüş. Böyle çok tatlı. Uyuduğu için ne kadar kızmak istesemde kızamıyorum.

Z: "Ne kaçırdım?"

Zeynep'in ne kadar inatçı olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Ben şimdi 'boş ver' dersem bu kıza öğrenene kadar bırakmaz beni. Öğrenemezse de küser gider. Hıım ne yapsam?

K: "Şaka yapıyorum birşey kaçırmadın :D" yalandan kim ölmüş? Dünya yalan söylüyor. Hihi...

Z: "Anladım. -Ayağa kalkıyor- hadi!"

K: "Ne hadisi?"

Z: "Bütün gün burada oturmayacağız herhalde. Dimi?" Elini uzatıyor. Bana da tutmak düşer. Elini tutup ayağa kalkıyorum.

K: "Ee ne yapacağız peki?"

Z: "Valla adaya gelmek senin fikrindi. Şuana kadar ne yaptıysak hepsi de benim fikrimdi. Gerisi sende :D"

K: "Faytona binelim?" Gözlerini devirip konuşmaya başlıyor. Bu hali çok tatlı.

Z: "Faytona bindik. Başka bir şey bul."

K: "Bulamıyorum."

Z: "İş başa mı düştü?"

K: "Aynen."

Z: "O zaman... Beni takip et!" Elimi tutup çekiştirmeye başlıyor.

Ara sokaklardan geçtikten sonra pazar gibi bir yere çıkıyoruz. Off pazar mı gezeceğiz ya? Şu dünyada tek nefret ettiğim yer 'Pazar'. Bas bas bağıran satıcılar. Neyine bağrıyorsun ki? Zaten görüyorlar seni. Boşuna ses kirliliği (!)

Z: "Hadi bileklik alalım."

K: "Nereden çıktı şimdi?"

Z: "Hadi lütfen!" Zeynep'in çekiştirmesi ile bir tezgahın önüne geliyoruz. Ne kadar büyüsede bir yanı çocuk hala. Eski huylarından hiç vazgeçmiyor.