#8

538 15 1
                                    

206 okuyucu vay canına! Beklediğimden çok daha iyi ! Yorumlarınız ve votelarınız için çok teşekkür ederim aynı zamanda zaman ayırıp hikayemi okuduğunuz içinde teşekkürler. Bölümü kontrol edemedim çünkü bir an önce koymak istedim ama biraz kötü bir bölüm oldu bana göre . Umarım beğenirsiniz :D iyi okumalarrr :3 ^,^

Tahta Merdivenleri gıcırdatarak aşağı indim ve mutfağa girmek için salona ilerledim. Mutfağa girdiğimdeyse gördüğüm manzara serseri Harry'nin kıvırcık saçlı, bal rengi gözlü bir kıza kremalı ve çilekli pancake yedirmesiydi.

Dikkatinizi çekiyorum kız kendi yemiyordu ona harry yediriyordu.

*******

Dışarıdan hafif kırmızı ve kıskanmış gözüksemde kıskanmıyordum Sadece bu kadar çabuk yön değiştirmesine şaşırmıştım. Beni bir sürtük gibi hissettirmişti.

Hayır hayır şu şakacıktan olan "seni küçük sürtük" sürtüğü değil. Her gece başka adamlarla yatan gibisinden. Onunla sadece öpüşmüştüm aslında ama beni etkileyen öpücüğün ardından gelen duygulardı. Bir süre onların kıkırdaşmasını izledikten sonra yanlarına biraz sert adımlarla ilerledim.

Harry şu "ne var" bakışını atarken kız pancake'in üzerindeki çilekleri ağzına atmakla meşguldü.

"Oh tatlım" dedim bunu söylerken yapmacık bir gülümsemeyle söylemiştim ve cümle sonunda ciddi ifademi geri takınmıştım.

"Sen farklı bir kızsın sanırım Harry için." Dedim aynı stille. Kız hem parmaklarını kıvırcık saçlarına dolayıp bırakıyordu hemde bana anlamaz gözlerle bakıyordu. Hakkını vermeliyim güzel kız seçmişti. En azından dün geceki kızdan güzeldi...

"Çünkü Harry bildiğim kadarıyla oynaştığı kızların dudaklarına kendi dudaklarını değdirir yani çilekli parmakları değil. Şanslı günündesin." Dedim ve parmaklarımı birleştirip dudaklarıma götürdüm. Parmaklarıma bir öpücük kondurdum ve parmaklarımı havaya götürdüm. Görüşürüz anlamında onları sallarken kıçımı döndüm ve ilerlemeye başladım fakat bunu yaparken elim hala arkamda görüşürüz işareti yapıyordu. Bir anda mutfağın kapısına Ana geldi ve bana yaklaşarak küçük elleriyle beni omuzlarımdan tutarak sarstı.

"Ana"

"dur!"

"Ne yapıyorsun!" Gibi kelimeler ağzımdan çıkıyordu. Bir anda içinde bulunduğum ekran bulanıklaştı ve şu hepimize olan lanet olası düşme hissi olayıyla misafir odasındaki yatağa geldim. Az önce yaşadıklarımın rüya olduğunu idrak etmem Ana'nın sonunda beni sarsmayı bırakmasıyla gerçekleşti.

Bir nevi sevinmiştim az önce yaşananların daha doğrusu yaşanmayanların rüya olduğuna. Çünkü onun yanında güzel bir kız görmek kötü hissettirmişti. Yani şu "yeterince iyi değilsin" hissi oluşmuştu. Ana kendime geldiğimi anlamış olacak ki

"Kaldır götünü açım aşağıya inelim." Dedi dudaklarını büzerek. Büyük ihtimal Chris erkenden kalkıp inmişti aşağıya ve Ana'da o zaman uyukladığı için benimle inmek peşindeydi. Elimi ana'nın ağzına götürdüm ve konuşmasını engellemek için ısıkıca tuttum. Diğer elimi de gözlerime götürdüm ve şu tipik sabah uyanma işkencelerinin yan etkileri olan hareketleri yaptım. Hiç kalkmak istemesemde elimi Ana'nın ağzından çektim ve yataktan inmek için uğraşmaya başladım. Pekala önce kollardan destek al sonra ayaklarını yere değdir ardından poponu havaya kaldır ve bingo artık ayaktasın. Bu şekilde çok rahat olduğum için ve tişort zaten uzun olduğu için şortumu giymek istemedim fakat namı diyar abazalarımız aşağıda olduğu için bunu yapamazdım odanın ortasında duran tişort ve şort ikilisinden üstte olan tişortü ayağımla ittirdim ve altında olan şortu almak için eğildim. Hızlıca şortu altıma geçirdim. Düğme ve fermuarları kapatıp yüzümü yıkamak için lavaboya hızlı adımlarla ilerledim. Kapı kolunu itip kendimi içeriye attım ve ardımdan kapıyı kapadım. Aynaya bakmadan musluğu açtım ve yüzüme serin bir kaç avuç su fırlattım. Şimdi kendime gelmiştim.

İğrenç manzarayı görmek istemesemde diğerlerinin gözlerini kör etmemek adına aynaya bakıp bir kaç düzenleme yapmaya karar verdim. Saçlarımı düzelttim ve daha uğraşsamda bir şeylerin düzelmeyeceğine karar verip banyonun kapısını açıp dışarı çıktım.

Misafir odamızın kapısını ittirdim ve kafamı aralıktan içeri geçirdim.

"Hadi." Dedim başımla dışarıyı işaret ederken. Arkamdan bir kuş gibi şakıyarak ve şarkı söyleyerek geliyordu. Ama bu daha çok şakamayan kuş yani sözleri bilmediği halde şarkıyı söylemeye çalışanlardan. Tahta merdivenleri gıcırdatarak aşağı indik ve televizyon izleyen koltuklara yayılmış ev halkını gördük.

"Sizin evinizde kahvaltı yapılmıyor mu?" Dedim tek kaşımı kaldırarak. Ama bu daha çok "Neden kahvaltıyı hazırlamadınız sizi salaklar" gibiydi. Liamdan yükselen ses ona bakmamı sağlamıştı

"Siz hazırlarsanız yapılacak." Dedi.

"Oh! Siz misafirlerinize ne güzel hizmet ediyorsunuz." Dedi Ana zaten büyük olan gözlerini pörtleterek. İtiraf etmeliyim bunu yapınca bir aptaldan farkı kalmıyor ama sonuç olarak o benim aptalım.

"Senin altında bir şeyler var değil mi? Çünkü biz erkeğiz yani çirkin olup olmaman bir şeyi değiştirmiyor." Dedi ve sırıttı.

Sol elimi uzun tişortün eteğine götürdüm ve şortu göstermek için yukarı kaldırdım. Şortu gördüğünde kaşlarını kaldırdı ve sessizce söylendi

"Şansımız yokmuş."

Söylediğini umursamamış gibi yaparak Ana'nın elinden tuttum ve salondan görülen mutfağa çektim. Mutfağa girdiğimde direk dolapları karıştırmaya başladım. 5. Denememde tabakların yerini bulmuştum.

Bulduğum için kendimi şanslı sayıyordum çünkü burası büyük bir mutfaktı yani en az 10 dolap daha vardı ve emin olun tembelliğim onları açıp kapamama el vermezdi. İçlerinden kahvaltı tabağını seçtim ve 8 tane çıkardım. Ana o sırada çatal ve bıçakları çıkarıyordu. Buzdolabına ilerledim ve içinden zeytini, peynirleri aldım. Kaseleri masaya koyduktan sonra kahve makinasının önüne uğradım ve gerekli olduğunu tahmin ettiğim düğmelere bastım. Mutfağın salona açılan penceresinden doğru düğmelere basıp basmadığımı soracaktım ki tam konuşacakken ağzımı kapadım ve konuşmalarına kulak misafiri oldum.

"Tamam dostum anlaşma anlaşmadır ne istiyorsun?" Dedi Zayn ellerini iki yana açarak.

"Arabanı istiyorum ve ıhm... Bir yıl boyunca odamı temizleyeceksin." Dedi Harry ve muzip bir şekilde gülümsedi.

"Ah hadi ama odanın her tarafı boxerla dolu." Dedi Zayn dudaklarını büzdü ve ellerini yüzüne götürüp gözlerini kapadı.

"Ne anlaşması?" Chris lafı ağzımdan almıştı.

Zayn konuştu tek kaşını kaldırdı ve gözlerinin üzerinden ellerini kaldırıp aynı elinin işaret parmağını başına dayamıştı "Kısaca Harry öpücüğü operasyonu diyebiliriz."

BAR MELEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin