russian killer

perks of being a billionaire

İyi okumalar dilerim!

Ayrıca kısa ekleme! lovelyyclifford bir öncekini yeni bölüm sanmış, yorumlara baktım, hadi senin için olsun skdjfkxk

Tony, gözlerini gürültüyle açılan kapıya açarken başını acıyla tuttu. "Ah, sikeyim!" Yataktan kalkmayı inatla reddederken battaniyesini kafa aşırı çekti.

Bucky, dişlerini birbirine bastırarak yavaşça yatakta doğrulurken beynine akan kanı hissediyordu.

Sharon, odadaki kokuya burnunu buruştururken topuklarıyla dikkat çekmek istercesine tok sesler çıkarıyordu. "Bugün saat 5te sorgunuz var, beyler."

Tony, sinirle battaniyesini kafasından çekerken dudaklarını sıktı. "Saat 5teki sorguyu sabahın köründe bildirmek zorunda mısın, kaltak kadın?"

Sharon sırıttı ve Bucky'nin anlamsızca rahatsız olacağı seviyede Tony'nin suratına yaklaştı. "Bilirsin, ben kaltağım ve işimi yapıyorum."

Kadın geldiği gibi çıkarken Bucky, hiçbir şeyi anlamamış, saçlarını karıştırdı. Dün akşam yaşananların hepsi kafasından bir bir akarken omuzlarını geriye doğru esnetti. Tony'nin yumuşak dudaklarına değdiği anda etkisizleşip kendini ona teslim etmesi bir an Bucky'e iyi hissettirdi- daha sonra korkuttu.

"Lanet başım çok ağırıyor! Sikeceğim!" Bucky dudaklarındaki ufak sırıtmaya engel olamazken ayaklarını yataktan aşağıya sarkıttı.

"Steve burada olsaydı 'çok ayıp, çok ayıp' diye kafana kafana vururdu." Bucky akıl sağlığının tamamen berrak ve yerinde olduğunun farkındaydı, peki neden böyle gevşek konuşuyordu?

"Steve'ini de seni de sikeyim." Tony gözlerini yerden çekip Bucky'e baktı. "Sakin kalamıyorum."

"Hala alkolün etkisinde misin acaba?" Bucky kafasını yere çevirerek odadaki lavaboya ilerledi.

"Dün akşam ne yaptık?" Kafasını Tony'e çevirirken musluğu açtı. "Sana babanla olanları anlattım." Eline dolan suyu suratına çarparken uyandığını hissetti- ve Tony kesinlikle tişörtüne dökülen kısma bakmadı. "Ama dün biriyle öpüştüm diye hatırlıyorum,- ne olur Sharon'u öptün deme!"

Tony kafasını kaşıyarak ona bakarken Bucky suratına tekrar suyu çarptı. "Aslında hatun ateşli de, olmaz yani. Steve'in hoşlandığı değil miydi o?"

Bucky sırıtırken ıslak ellerini havluyla kuruladı. "Öyle miydi? Vay be, Steve birinden mi hoşlanıyor? İlginçmiş."

Tony güldü. "Bilmiyor olan imkansız. Kaptan-ahlak-Amerika senden gizlemiş olamaz herhalde. Hatta senin önünde falan öpmüştür."

Bucky yüzünün tamamen kuruduğundan emin olduktan sonra yerine astığı havluya uzunca baktı. "Öyle bir şey olmuş olsa bile hatırlayabileceğimi sanmıyorum."

Tony, elleriyle yataktan destek alarak kalkmaya çalıştığında başardığı için sevinemeden yüzüstü yere çakılmıştı. "Ne kadar içtik biz?" Acıyla burnunu tutup inledi.

Bucky, yerde boylu boyunca yatan adamı göz ucuyla süzüp güldü. "2 şişe Massandra 1987'ydi. Sanırım."

Tony yerden zorlukla kalkarken kendinden uzun olan adamla göz teması kurmak için hafifçe boynunu yukarıya kaldırdı. "Ne içtiğimizi bile hatırlıyorsan, her şeyi hatırlıyorsundur sen şimdi."