Dayı

55 2 0
                                    

Part part okuyanların sayısı azalmış zaten çok yoktu ama her sonraki partta okuyanların sayısının azalması sanırım iyi gitmiyor oluşum. Eğer böyle devam ederse sanırım bırakıcam boşuna debelenmek gibi olmasın. İyi okumalar :)

İçerden duyduğum sesle tüm beynim uyuşmuştu. Ne yapacağımı bilmiyordum. Tek bildiğim şey kimseye görünmeden burdan uzaklaşmam gerektiğiydi. Sekretere cevap vermeden yanından geçip asansöre bindim. Melek gibi bildiğim dayım bunu yapabilir miydi? Baba gibi dediğim adam da mı beni hayal kırıklığına uğratacaktı? Ya annem? Annem öğrense nasıl dayanacaktı? Babamın suratına nasıl bakardı? Peki ya babam? O çok önemsediği itibarı bu olayla yerle bir olurdu. Gidip babama söylemeliydim. Ama nasıl? Ne diyebilirim ki? Kardeşin olarak benimsediğin adam arkadan vurmaya mı çalışıyor diyecektim? Babam buna dayanabilecek miydi? Her ne kadar dünyanın en güçlü adamı da olsa babam bunu kaldıramazdı, yediremezdi kendine.

Bu işte yalnız olduğumu anladım. Ama ben bu yaşta böyle bir durumda böyle bir sorumluluğu kaldıramazdım ki. Mutlaka yardım almalıydım. Ama kim?

Dayımın işyerinden çıkıp taksiye bindikten sonra tekrar aynı sahile gittim. Ben denize bakarak dalgın dalgın yürürken birisi seslendi.

"Merve?"

Bu sesi tanıyordum. Arkama döndüğümde bir anda ona çarptım.

"Giray? Gittiğini sanıyordum."

"Bende senin gittiğini sanıyordum. Tekrar gelmenin sebebi nedir acaba ben olabilir miyim?" diyip aşırı tatlı tebessümünü etti.

O an etkilenmem gerekirdi ama içim nefretle dolmuştu. İkizi dayımla işbirliği yapıp babamı batırmak istiyorlardı ve bu nefretim için yeterli bir sebepti. Tamam konuşmalardan anladığım kadarıyla girayın bir suçu yoktu fakat yine de bir anda ona da sinirlenmiştim.

"Senin için mi? Hahahah buraya ancak seni ve ikizini öldürmek için gelirim ama ona bile değmezsiniz."

"Noldu şimdi ya? Daha bir saat önce affetiğini söylemiştin. Fikrini değiştirdin sanırım. Haklısın affetmeni beklemiyordum zaten be-ben özür dilerim." diyip arkasına döndü. Bir kaç adım atmıştı ki beynimde bir ampul yandı.

''Giray?"

"Evet?"

"Eğer kendini affetirme gibi bir şansın olsaydı bunu kullanır mıydın?"

"Evet kullanırdım çünkü gerçekten sana karşı vicdan azabı çekiyorum  ve herşeyi yaparım affetmen için"

"Güzel. Gel şurdaki banka oturup konuşalım" dedikten sonra yanımızdaki boş banka oturduduk.

Ona işyerinde olanları anlatınca benden zilyonlarca kez özür diledi. Yardım edeceğine dair sözü verdikten sonra plan kurmaya başladık.

"Peki ne planın var şimdi?"

"Hiçbirşey"

"Nasıl hiçbirşey plansız nasıl alt etmeyi planlıyosun?

"Üstüme gelme giray düşünüyorum. Daha öğreneli 1 saat oldu nasıl hemen plan yapabilirim ki?"

"Tamam tamam sustum."

"Biraz yardımcı olup sen de birşeyler düşünsen diyorum hani bu kadar öküz olmasan diyorum ne dersin?"

"Ahh tamam tamam baş belası düşünüyorum"

"Baş belası mı? Bütün bunlar senin yüzünden oldu farkındaysan o yüzden konuşma derim ben"

UzaktanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin