Kutunun içinden sadece bir telefon çıkmıştı. Pars buna anlam veremiyordu. Kim ona bir telefon gönderirdi ki ? Kafasındaki soruları cevaplamak için telefonu açtı ve kurcalamaya başladı. Bir şeyler bulabilmek için galeri, mesajlar ve dosyalar gibi uygulamaları kontrol etti. En son rehbere girdiğinde sadece bir kişi kayıtlıydı. İçindeki merakı gidermek için numarayı aradı fakat birkaç kere aramasına rağmen cevap alamamıştı. Bunun üzerine telefona bakmaya devam ederken, notlardaki o garip metini gördü.
"Demek telefon sana ulaştı ve notlara girebilmeyi akıl edebildin. Eminim şu anda günün güzel geçiyordur,ama bundan sonra güzel geçeceğini pek sanmıyorum.
Sana bir de tavsiyem var, bu aralar sevdiğin kişilerle iyi zaman geçirmeye dikkat et çünkü onlar burada çok fazla kalamayacaklar. Son olarak 6 rakamını aklına kazımalısın. Alex'e gelince, çok zeki bir köpek ama zorla bir yere götürüldüğünde ona havlaması gerektiğini öğretmeliydin."Pars paniklemişti koşturarak evi aramaya başlamıştı. Alex'i hiçbir yerde bulamayınca dışarı çıktı. Soluk soluğa kalmıştı. Evin bahçesinde koşturuyordu. Hiç durmadan adını seslenmesine ragmen, Alex'i bulamıyordu.
***
Kuzey Pars'a gönderdiği telefonla onunla daha kolay iletişime geçeceğini düşünüyordu. Oynayacağı oyunun ilk adımını başardığı için içten içe kendiyle gurur duyuyordu.
"ERTESİ GÜN"
Pars dünkü gibi iştahlı kahvaltı yapmıyordu. Hâlâ Alex'i düşünüyordu. Mutlu olmamasının nedenlerinin arasında dün notlarda yazan şeyler de vardı. Bunu yazan kimdi, ve Pars'tan ne istiyordu. Bunu kimin yaptığını bilmediği için de elinden hiçbir şey gelmiyordu. Pars'ı en çok üzen de buydu. Pars bunları düşünürken dün gelen telefonun mesaj sesiyle irkildi. Hızla telefonu açtı,bir mesaj vardı.
"Sanırım köpeğinin gitmesi seni üzdü onu bu kadar sevdiğini bilmiyordum. Seni daha fazla üzmeyeceğim attığım konuma gel ve köpeğini al."
Pars hızla gönderilen konuma doğru gitmek için arabasına bindi. Verilen adrese doğru giderken telefona bir mesaj daha geldi. Pars korku ile o mesajı açtı.
"Bu arada 5 dakikan kaldı."
Pars bir zaman olduğunu yeni öğrenince öfkelenmeye başladı. Beş dakikada oraya nasıl yetişeceğini düşünerek hızını daha da arttırmıştı. O an hiç bir şey düşünemiyordu tâbi Alex hariç.
Pars gönderilen adrese gelmişti alnından akan tere aldırmadan arabadan indi. Geldiği yerde Alex yoktu. Etrafına baktığında duvarları aşınmış eski bakımsız ve pek hoş görünmeyen bir depo gördü. Oraya gitmek için hızla koştu,kapıyı açtığında gördükleri karşısında şok oldu. Pars dizlerinin üzerine çökmüştü,gözünden akan yaş tarif edemediği acıyı anlatmaya yetmişti.
Eğer beğendiyseniz oy vermeyi ve önermeyi unutmayın..💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
INTIKAM OYUNU (Askıda)
FantasyKitabımız klişelerden uzak olarak yazılmış bir intikam hikayesidir.Kuzey adlı karakterimiz suçsuz yere çektiği cezanın intikamını ve Kuzeyin Pars'a oynadığı acımasız oyunları ele almaktadır. **************************** Pars gönderilen adrese gel...