GERÇEKLERE UYANIŞ

39 10 0
                                    

Beni uyandıran, kapı zili oldu. Sonunda, beynimin beni kandırdığı Cemrem gelmişti.
Onu görür görmez,istemsizce "Aa Cemrem gelmiş." Dedim. Ağlayarak bana sarıldı.Beynimin bana yarattığı hayali hayatın içine, tüm hislerimle düştüm. Onu Cemrem diye sakinleştirdikten sonra. Kendi bardağıyla ona su verdim.Numarası"Artık numaranı vermelisin bence." Diye gülerek alıp onu 'Cemrem' diye kaydettim. Sadece güldü.Sürekli sustuğu için, yaşadığım durumu biliyor sandım.Bunu düşünememin sebebi,suratımdaki salak mutluluktu.Gerçek olamayan o mutluluğumu,görmenizi isterdim. Aklımdan geçen herşeyi, onunla tam paylaşacakken telefonum çaldı. Bu telefon, her şeye nokta koyan başlangıçtı. Eylül arıyordu."Nasılsın? İyi misin?"Diye konuşurken, "Cemremle beraber oturuyoruz."dememle,çıldırdı.
"Can,sen iyi değilsin? Neredesin? Söyle geliyorum."
--İyiyim ben. Neden öyle diyorsun?
-Saçmalıyorsun,nerdesin söyle?
--İyiyim diyorum sana,oturuyoruz Cemreyle.
-Ne Cemresi lan? Cemre gideli 6 oy oldu.
Diye bana bağırdığı an, rüyadan uyanmak istemediğiniz geceler vardır ya, sanki öyleydi. Kabul edemiyor ama aynı zamanda da gerçeğin acısı vuruyordu içime. O hayali modumda, ona Cemre olduğunu ikna etmek için görüşmek istedim.
--Tamam gel. Bekliyoruz seni.
-Can kimle bekliyorsun?Saçmalama,deli etme beni. Çık o evden.
--Benim evimdeyiz zaten.
- Tamam.Sen tek başına çık gel. Ben sana her şeyi anlatacam!!
Demesiyle, beynimdeki sahteliğin gerçekliğiyle ona kanıtlamak istedim. Ve Cemreme" 15 dakika sonra sana birini getireceğim" Deyip evden çıktım. Eylüle bu sahteliği, siyah evde anlatmak en mantıklısıydı. Orayı tarif ettim ve orada buluştuk. Evi ve resmi gördüğü için göz yaşlarını tutamadı.
"Can,kime Cemre diyorsun?" Diye başlayan sorusuyla,verdiğim cevapların sonucunda kavga etmeye başladık.
Beni rüyamdan uyandırmaya çalışıyordu.Ben hala hayalimdeki Cemrenin WhatsApp resmini göstermeye çalışıyordum.Kalkmak istemiyordum ama beynime beynime sokuyordu cümlelerini. En sonunda uyandırdı beni, ama tekrar uyutacağını bilmeden.
"Cemre gitti! Siz kaza yaptınız ve o ölümden döndü. O artık yok. Hafızasını kaybetti, ailesi onu alıp götürdü. O artık bizi hatırlamıyor. Yeni bir insan o. Cemreyi unut Can! Çünkü o bizi unutmak zorunda kaldı." Kendini tutamayıp, bana son sert cümlesini söyledi. "Senin yüzünden her şeyi unutmak zorunda kaldı! Senin yüzünden! Artık en yakın arkadaşım yok!"
Gözlerim açıldı. Sahtelikler yavaş yavaş kaybolurken, sinirim yükseliyordu.
"Hayır gitmedi! Gitmedi!" Diyerek, telefonu fırlatıp çıktım. Yapılmaması gereken bir şey yaptım. Arabaya binmek..
Bu anın devamı dışında,bir şey daha sahteliğini açıkladı..

İKİ FARKLI TEK GERÇEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin