Koridorda Malfoy'la yürüyorduk . Gryffindor ortak salonuna giden yola yönelince "Nereye gidiyorsun ?" dedi . "Çapulcu haritasını alacağım . Herhangi bir profesör bizi görürse profesör Longbottom'ın başını derde sokmak istemiyorum ." dedim "Yani başkalarına gözükmesek daha iyi."
Tablodaki Şişman Kadın "Parola ?" dedi . Yeni parolayı öğrenci başkanı geçen gün söylemişti . Hatırlamaya çalıştım "Cincüce ayağı ." dedim ve kapı açıldı . Malfoy'a "Burada bekle." deyip tünelden içeri girdim .
Aslında harita Albus'da duruyordu ancak trende ondan almıştım . Görünmezlik pelerini ondaydı zaten neyine yetmiyor ? Sandığımdan küçük ahşap kutumu çıkardım ve açtım . Içinde bazı eşyalarım vardı . Yani herkesin görmesini istemeyeceğim türden . Çapulcu haritası , annemin zaman döndürücüsü (bunu kullanmıyorum ama sadece bakmak bile çok hoşuma gidiyor) çocukken sürekli yanımdan ayırmadığım , bahçemizde bulduğum yakut ve buna benzer şeyler . Haritayı aldım ve aşağı indim . Trende zaten haritayı işler hale getirmiştim ve kapatmaya ihtiyaç duymamıştım .Salonda birkaç 3. sınıf öğrencisi vardı . Dışarı çıktım .
Malfoy kollarını bağlamış ayakta dikiliyordu . "Onca zamandır ne yapıyordun yukarıda sen ?" dedi . Yürümeye başladık "Sence ?" dedim . Sonra haritayı çıkardım . Eline alıp inceledi " Oda burada gözükmüyor bak ! Bu katta olduğunu söylemiştin ." dedi . "İhtiyaçlar odası haritada gözkümez ." dedim ve parmağımla haritada bir yeri gösterdim "İşte tam burada ." . Haritayı elinden aldım ve cüppemin cebine koydum . Birazı dışarı çıkıyordu ancak sorun olmazdı. O anda aklıma geldi ! Haritayı cebimden çıkardım "Muziplik tamamlandı." dedim ve tekrar cebime koydum. Bana baktı açıklama yapmadan "Böyle daha iyi ." deyip sırıttım .
İhtiyaçlar odasına giden uzun koridorda yürüyorduk ki koridorun başından ayak sesleri gelmeye başladı . Önce dikkat etmedim ancak sonra ayak seslerinin bizi takip ettiğini fark ettim . Arkama dönüp baktım . Siyah uzun saçlar ve gri gözler . Finngian geliyordu ! Nedenini bilmesem de adımlarımı hızlandırdım . Malfoy'dan bir iki adım önde tedirgin bir şekilde hızla yürüyordum . O da adımlarını hızlandırıp "Hey bekle ! Neden hızlandın ?" dedi . Cevap vermedim . Biraz sonra Finnigan koşarak yanımıza geldi . Pes edip durdum ve nefes verdim . Gülümsedi "Akşam öylesine koridorlarda dolaşıyordum ve yalnız olduğumu zannediyordum . Ama sonra sizi gördüm !" dedi Malfoy ve benim aksime 32 diş sırıtarak . "Isterseniz beraber dolaşabiliriz ne dersiniz ?" dedi . Ifadesiz bir şekilde "İşimiz var Finnigan." dedim . Bir adım daha öne geldi "Belki işinize yardımcı olurum ?" dedi tek kaşını kaldırarak . Malfoy onu omzuyla biraz iterek "Bizi rahat bırak Finnigan." dedi . Finnigan en başta kaşlarını çatıp kötü birşey söyleyecek oldu ama sonra gülümseyip "Sonra görüşürüz o halde!" dedi ve köşedeki koridordan gitti .
Ofladım ve yürümeye devam ettim . Malfoy da adımlarıma uyum sağlayıp yanımdan yürüdü . "Ne o Weasley ? Kendine yeni bir hayran mı yaptın ?" dedi . Kolumun altındaki kitapları düzeltip kendime bastırdım "Seni ilgilendirmez." dedim . Kahkaha attı . Hızlı adımlarla yürüyordum . İhtiyaçlar odasının önünde durdum . O da durdu . "Ee şimdi ne yapmamız gerekiyor ?" diye mırıldandı . "Ihtiyacın olan şeyi düşün." dedim çok açık bir şeyi bilmediği için biraz da dalga geçerek . Kaşlarını çattı "Pekala o zaman sen bir şey düşünme , ben hallederim." deyip biraz ileri çıktım . Aklımı tamamen 5. Sınıf KSKS projesi için çalışılabilecek bir yere odakladım ve başka bir şey düşünmemeye çalıştım . Fark etmeden kapadığım gözlerimi açtım . Sadece duvar vardı . Ofladım ve daha çok odaklanmaya çalıştım . Tuğlaların birbirine sürtme sesi gelince gözlerimi tekrar açtım ve siyah Demir işlemeli bir kapı oluştuğunu gördüm . Kafamı Malfoy'a çevirip sırıttım "Hadi girelim." . Kapıyı ittik ve oda açıldı .
Kocamandı ve daha çok mavi yeşil tonlarındaydı . Tavandan kocaman , camlı ve ışıkları tüm odaya dağıtan süslü bir avize sarkıyordu . (Bu kadar süslü bir şey dilememiştim.) . Yerde tüm odaya zıt bir renkte turuncu ev kırmızı desenli , çiçekli bir halı vardı . Ortada ahşaptan masa sandalyeler vardı . Onun etrafında ise labirent gibi kütüphane dolapları vardı . Masa ve sandalyeyi arada 3 metre kalacak şekilde çevreliyorlardı . Bir de heykeli . Biraz eskimiş ama hala sapasağlam , elinde asası olan büyük bir heykel vardı . Muhtemelen üzerinde büyü çalışmak içindi .
Ağzım açık kalmıştı . Tüm odayı inceliyordum . Arkamda duran Malfoy da yanıma geldi ve ıslık çaldı "Vay be!" güldüm ve kitaplıkların yanına doğru ilerledim . Malfoy da içeri girince kapılar kapandı . Sesle irkilip arkama baktım . Ben kitapları incelerken Malfoy da sanırım bana birşeyleri diyordu . Ama ona kendi kendine konuşma fırsatı verdim ve ilk kitabı okumaya başladım . "Okulda kocaman bir kütüphane var oradan da kitap alabiliriz . Bu kitaplıklar gereksiz olmuş." dedi . Elindeki kitabı uzatarak "Bunlar okul kütüphanesindekiler gibi değil . Hepsi 5. sınıf karanlık sanatlara karşı savunma dersi için yazılmış kitaplar . Bu oda her şeyi düşünüyor !" dedim . Yanıma gelip kitaba baktı .
Kütüphanenin iç kısımlarını görmek istiyordum . Nedense bir an merakım kabarmıştı . Malfoy'a birşey demeden sıra sıra rafların içine daldım . "Hey Weasley !" dedi ama ben cevap vermeyince o da bir şey demedi .
Kitaplar çok eskiydi . Burayı daha önce de kullananlar olmalıydı . Sırayla ilginç gelen kitapları tek tek inceledim . Gerçekten derse yardımcı muhteşem kitaplardı . Bir anda aklıma , bu tüm kitapları odanın bir anda ortaya çıkarmış olabileceği gibi değişik bir düşünce geldi . Biraz ürpererek önümdeki kitabın kapağına baktım . Evet yazarı vardı . Sırıttım . Sonra en alt raftan sesler duymaya başladım . Mırıldanma gibiydi . Sesin geldiği yönü bulmak için dizlerimin üzerine çöktüm ve kafamı eğdim . Ses bir kitaptan geliyordu . Önce tereddüt ettim ama sonra elimi uzatıp raftan aldım , simsiyahtı sadece üzerine kırmızıyla Karanlık Sanatlar yazılmıştı . Elimle üzerindeki tozu sildim . Sesler artmıştı , kapağını açtım .
Bir anda kitap çığlık atmaya başladı . Elimde çırpınıyordu . Farkında olmadan ben de küçük bir çığlık attım . Kitabı kapatmaya çalışıyordum ancak hala debeleniyordu ve çığlık atıyordu . Sesi tıpkı küçük bit kız çocuğununki gibiydi ve hemen kafanızın arkasından geliyormuşçasına gerçekti . Büyük uğraşlarımdan sonra kitabı kapayabilmiştim . Çığlıklardan bir iki kelime seçebilmiştim . Ne demişti ? Mektubu duymuştum ve sanırım bir de okumakla ilgili bir şey diyordu .
O sırada ayak sesleri duymaya başladım . Koşuyorlardı . Bana yaklaştılar ve yaklaştılar . Sonra Malfoy'un sesi duyuldu " Rose ? Rose ! Hey Weasley ! Neredesin ?" bağırıyordu . Benim olduğum bölmenin başında durdu ve bana baktı . Hemen yanıma gelip "Ne oldu ? Çığlık sesleri duydum sen miydin ? Kimdi ? Kim yaptı ? Onu bulacağım ?!" dedi bağırarak . Ya çok koştuğundan ya da bunların hepsini aralıksız söylediği için nefes nefeseydi . Ben de öyleydim . Parmağımla kitabı gösterip "Ben değildim o kitaptı ." dedim . Bir bana bir de kitaba baktı . Sanki alıp açmaya çok istiyor ama yapamıyor gibi görünüyordu . Az sonra cübbemin kolundan tuttu ve "Gidelim buradan Weasley." beni çekerek ilerledi .
Ortadaki ahşap masaya oturduk ve kendi çantalarımızdan çığlık atmayan kitaplarımızı çıkarıp çalışmaya başladık . Konsantre olamayıp daldığım bir anda aklıma kitabı kapattıktan sonra Malfoy'un bağırışı geldi . Endişelenmiş miydi ? Daha da önemlisi bana adımla hitap etmişti , Rose demişti .