Mühürlenmiş

0.3.5

İyi okumalar~

Aradan geçen iki hafta sonunda Namjoon'dan hala bir atağın olmaması Yoongi'yi endişelendirmeye başlamıştı. Ayrıca o geceden sonra Jimin'e hiçbir şey hatırlamadığını söylemişti ve çocuğu buna ikna etmişti ama yalan söylemişti, her şeyi olmasa da olanları genel hatlarıyla hatırlıyordu. En belirgin olan şey ise Hoseok'u ona anlatmasıydı. Jimin ile öpüştüklerini hatırlamıyordu, daha doğrusu hayal olduğunu düşünüyordu çünkü hatırladığı kişi Jimin değil Hoseok'tu. Eşini bir türlü unutamıyordu ,o öldükten sonra sayısız kere intihar etmeyi denemişti ama her seferinde bir şekilde hayata geri dönmüştü. Son intihar edişinde tıpkı eşinin öldüğü andaki gibi verdiği sözün aynısını söylemişti tekrar. Bu sefer o sözünü gerçekleştirmeden ölmeyecekti,ne pahasına olursa olsun.

===2 gün sonra===
Gecenin bir vakti Jungkook almış olduğu yoğun alfa kokusuyla uyanmıştı,aldığı koku alışkın olduğu bir koku değildi eşini uyandırdı. "Tae çabuk kalk korkuyorum" Taehyung eşine merakla bakarken sordu uykulu sesiyle "ne oldu güzelim? İyi misin?" Jungkook kafa sallarken söyledi "iyiyim ben ama başka bir alfa kokusu alıyorum" Taehyung isyan ederken yataktan kalkıp evi dolaşmaya başlamıştı. Eşinin yanından gitmeyi istemese de tehlikeli bir durum  varsa ne pahasına olursa olsun eşini ve bağlı olduğu sürüsünü korurdu. Evi dolaştı ve bahçeye de baktı fakat hiçbir şey yoktu. Üzerinde fazla düşünmeden odasına döndü sonuçta kontrol etmişti. Odaya döndüğünde Jungkook'u göremeyince tedirgin oldu ve ona seslendi "bebeğim....neredesin?..Kookie" odada gözlerini gezdirdi yoktu. Daha sonra duyduğu sifon sesiyle derin bir nefes aldı. Jungkook içeri gelip ona baktı "bir sorun mu var? Bir şey var mıymış?" Taehyung onu kendine çekip sıkıca sarıldı ve kafasını boynuna koyup kokusunu içine çekerken mırıldandı "hayır güzelim yok" Jungkook neden birden sarıldığını anlamazken ona baktı "bir şey olmadığına emin misin?" Tae içten bir şekilde gülümsedi ve burnunun ucundan öptü "eminim Kookie ,böyle çok tatlı gözüküyorsun biliyor musun? Bu gece beşinci tura ne dersin? Kkk"  Jungkook kıpkırmızı olurken eşine bakmadı ve ondan kaçıp yorganın altına girdi paytak paytak yürürken. "Tanrım zaten o güzel popomu hissetmiyorum Tae...bu güzel olurdu ama çok acıyor" Tae eşinin yanına uzandı ve yanaklarını çekiştirip onu altına alırken söyledi "hmm öpeyim de geçsin o zaman"

===============

Jimin uykusunda birkaç gündür gördüğü kabuslardan görüyordu ve kan ter içinde kalmıştı. Terden saçları anlına yapışmış ve kıyafetleri ıslandığı için göğsünü ortaya çıkartıyordu. "HAYIIR! YAPMA DOKUNMA BANA!" Aniden uyandığında derin nefesler alıyordu. Ağlamaya başlarken birkaç akşamdır bu olaylar tekrar ettiği için korkmaya da başlamıştı bir türlü cesaret edip Yoongi'nin yanına gidemiyordu. Derin nefesler almaya devam ederken odada gözlerini gezdirdi ve gördüğü kişiyle gözlerini büyütürken ağlaması şiddetlendi. Odaya aniden birinin dalmasıyla kapıya döndü ve gelen kişiyle derin bir nefes aldı ve hemen ayaklanıp ona koştu. "H-hyung" Jın yaşadığı şaşkınlıkla kendisine sarılan çocuğa baktı. "Oh...ne oldu sana?" Ona sarılırken söyledi. Yavaşça yatağına yatırdı. "O-o...buradaydı" jın kaşlarını çattı ve omeganın saçlarını okşarken sordu "kim?" O sırada kapıda Yoongi belirmişti ve ikiliye sert bakışlar atıyordu. İçinde beliren öfkeyle Jın'e asla yapmayacağı bir şekilde davranıp alfa sesiyle konuştu "odana git hyung yorgun olmalısın...gecenin bir vakti bu omega için zaman harcama" Jın ona karşı çıkmak istese de gitmek zorunda kaldı ve odasına döndü. Jimin'in ağlaması şiddetlenirken ona neden kötü davrandığını bilmiyordu. "Tıpkı kabusumdaki gibi"diye düşündü omega. Kabusunda da Yoongi onu Namjoon'a karşı korumuyor ve ne kadar seslenirse seslensin ona bakmıyordu bile. Yoongi ise birkaç gecedir olanları biliyordu fakat omeganın onun yanına gelmesini bekliyordu ve omega da gelmeyince hırs yapıp ona ihtiyaç duymasını beklemişti ki öyle de görünüyordu her ne kadar kendisi onun ayağına gelse de . "Ne oldu?" Yanına gidip dikilmeye başladı. Jimin dayanamayıp onun beline kollarını doladı ve ağlamaya devam etti. "O-o buradaydı...b-ben çok korktum" Yoongi onun yanına oturdu ve karşısındaki omegaya baktı "neredeydi ve kim?" Jimin parmağıyla odanın köşesini gösterdi "n-namjoon oradaydı" Yoongi Jimin'in minik parmaklarıyla gösterdiği yer baktı. jimin onu ikinciye görememenin şaşkınlığındayken Yoongi Jimin'i çenesinden kavradı ve "sakin ol kimse yok ve Namjoon buraya gelemez" Jimin ona döndü ve bu kadar yakınındayken etkisi altında olmamaya çalışıyordu. "A-ama buradaydı" ağlaması yüzünden sesi kısılırken gözlerini kaçırdı. Yoongi Namjoon'un kokusunu almamıştı çünkü Namjoon aldığı ilaçla kokusunu gizlemişti. Omegalara bu ilaç etki göstermezdi.Jimin konuştu "bana inanıyorsun değil mi alfa? L-lütfen" Yoongi kafasını usulca sallarken. Savunmasız omegaya sarıldı "inanıyorum...şimdi rahatla ve uyu" Jimin kafasını alfanın göğsüne gömmüştü ve ağlaması yavaş yavaş diniyordu. Yoongi yavaşça uzandı ve omeganın da uzanmasını sağladığında yorganı üzerlerine örttü. "Geçecek söz veriyorum sadece bana güven" Jimin uykuya dalarken Yoongi'nin mırıldanmasını duymuş ama tam olarak anlayamamıştı.
Ayrıca ilk defa mührü canını yakmamıştı.

Merhabalar~
Uzun bir aradan sonra sizinle birlikteyim. Ev telaşı ,bayram telaşı derken anca yazabildim. 18 saatlik bir yol çektim ne yaşadığımı bir Allah biliyor ben de bilmiyorum 😂. Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Bölümler içime sinmeye çalılıyor işte ama yorum veya beğeni fazla olmadığı için pek motive olamıyorum. Fikirlerinizi merak ediyorum x1277227 cidden merak ediyorum. Lütfen yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın.