Multi:Yağız Karadağ
Uzun zaman sonra yeni bölümle karşınızdayım,iyi okumalar!Bölüm şarkıları:
Leyla The Band - Yokluğunda
Onur Can Özcan - Hırka•••
Uçurum 4.Bölüm
"GEÇMİŞ"
Gözlerim şokla aralanmıştı.En az benim kadar Ceyhun ve Bensu'nun da şaşkın olduklarını biliyordum.Her şeyden bihaber olan Doruk ise neden yürümeyi kestiğimi anlamak için bana bakıyordu.
Bensu olayı anında anlayıp pot kırmamak için elimdeki kahve bardağını eline aldı ve gözleriyle Yağız'ı işaret etti.Bu, yanına git demek oluyordu.
Gözlerimi ona çevirdiğimde Yağız doğrudan bana bakıyordu.Gözlerine her baktığımda sığınağım olan uçurumun kenarından atlamış gibi hissediyordum.
Masmavi gözlerine baktığımda o denizde boğuluyormuş gibi hissediyordum.
Aramızda bir adımdan az bir mesafe kaldığında eğildi ve kollarını belime sardı, ellerim iki yanımda hareketsiz kalınca dudaklarını kulağımın üzerindeki saçlarıma yakınlaştırarak,"Bana sarıl,"diye fısıldadı.
Bunların hepsinin bir oyun olduğunu kendime hatırlattım.
Fakat o sıralar,oyunun içinde bir oyun daha olduğundan habersizdim.
Parmak uçlarımda yükselerek kollarımı boynuna doladım ve çenemi omuzuna yasladım.
"Ne yaptığını zannediyorsun?" diye sorarken sesimi ifadesiz tutmaya çalışıyordum.Bunu yapmasına,yirmi üç yaşında olmasına rağmen benim yüzümden liseye geri gelmesine hiç gerek yoktu.
Bu saçmalıktı.
Üstelik daha birbirimizi tanıyalı bir hafta bile olmamıştı.Bunu neden yapıyordu?
"Anlaşmayı unuttun mu?" diye sordu tekrar saçlarımın üzerinden kulağıma yaklaşarak.
"Bu kadarına gerek yoktu," dedikten sonra kollarımı boynundan çektim ve bir adım geriye çekilirken o da belime sardığı kollarını geriye çekmişti.
Yağız omuz silktikten sonra elini tekrar belime yerleştirerek beni geldiğim yere geri çevirdi.Karşımda kaşlarını çatmış ve bir şeyleri anlamaya çalışan surat ifadesiyle Doruk duruyordu.Onun yanında elindeki çayı kenardaki çöp kutusuna attığını tahmin ettiğim Ceyhun burnundan soluyarak bize bakıyordu.
Daha doğrusu,belimde duran Yağız'ın ellerine bakıyordu.
Bensu ise kaşlarını yukarı kaldırmıştı ve sırıtıyordu.Zihninden geçenleri tahmin edebiliyordum,bu kadarını o da beklemiyordu.
Yağız'ın belimdeki ellerinin beni hafifçe öne doğru ilerletmesiyle ayaklarımı hareket ettirip onlara doğru yürüdüm.
Bensu elindeki kahve bardaklarını yanındaki kalorifer peteğinin üzerine yerleştirip yerinden hareketlendi ve karşımızda durdu.Bana baktıktan sonra elini Yağız'a uzatarak,"Okulumuza hoş geldin enişte," dedi gülümseyerek.
Oyunculara taş çıkartırdı.
Yani,Flash TV oyuncularına.
Yağız belimdeki elini çekmeden diğer eliyle Bensu'nun elini hafifçe sıkarken,"Hoş buldum," dedi mesafeli bir ses tonuyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUM
General Fiction"Dipsiz bir kuyudan aşağı düşüyormuş gibi hissediyorum," diye itiraf ettim.Ağladığım için sesim pürüzlü çıkmıştı. Birkaç saniye daha bana baktıktan sonra kafasını karşıya çevirdi ve gecenin siyahlığıyla örtülen denize baktı. "Kuyudan çıkman için san...