Not: tövbe Allahım, bu yazdığım en sinir dökmeli bölümlerden biri olabilir.
Ve biliyorsunuz Turuncu'ya güvenmiyorum ondan mediayı buraya da yapıştıracağım:
Merhaba sevgili Potterdaşlar,
Biliyorsunuzdur, söylenmeyi ve eleştirmeyi seven biri olarak durmadan bir şeyleri eleştiriyorum (öhöm, Çirkinleşmiş Kadar Klişe Örnekler). Ama bu defa tek bir konunun üzerinde durmayacağım, çünkü bu zaman tüm hikayeleri birleştiren klişeleri görmek zor oluyor.
Evet, arkadaşlar, size tüm fanfiction'ların ganimini sunuyorum: Mary Sue karakterler.
Mary Sue (erkekler için bazen Marty Stu ve s. kullanılır, ama en işlek hali Mary Sue'dur) idealleştirilmiş, neredeyse mükemmel bir karakterdir (genellikle kadın karakter olduğu için bu isim kullanılır). Hani, sinirbozucu derecede. Genelde hikayedeki başrolü bile gölgede bırakırlar, yazarın hayallerini kendilerinde yansıtırlar, okuyucuysa tekme dayak dalmak ister karaktere.
Kısacası, gerçekçi olmadığı için okunması çok sıkıcı olan, iyi yazılmamış karakterdir.
Mary Sue'un kökenleri 1973 senesinde Paula Smith tarafından yazılmış Star Trek parodi hikayesine dayanıyor. Burada Leytinant Mary Sue, alaydaki en genç leytinanttır (on beş buçuk yaşında). Hikayenin amacı Star Trek fanfic'lerinde gerçekçi olmayan karakterleriyle dalga geçmektir.
Şimdi, diyebilirsiniz ki, bunun Harry P. ile alakası ne?
Diyeceğim ki, hiç mi fanfic okumadınız?
Harry Potter fanfiction'lar (diğer fandom'lar gibi) Mary Sue'lar ile aşıp taşıyor.
Dikkat: şimdi söyleyeceklerimden önce birkaç şey demek istiyorum, bunu bir yazar olarak değil de, okur gözüyle yazıyorum. Benim de Mary Sue karakterlerim oldu, hala var, hala karakter Mary Sue olunca kafayı yiyorum. Bir Çapulcu Hikayesi'ni Alesa fazla Mary Sue diye sildim, Should Be Hard'da James fazla olmasa da Mary Sue gibi geliyor, aynı zamanda da Psyche de çok yakın ve az önce altı bölümünü yazdığım bir PJO fanficini full karaladım, çünkü Wattpad halkı Day gibi Mary Sue bir karakter görmemiştir, görmemesi daha iyidir. Genelde kendi karakterlerimi misal olarak getireceğim bu bölüm, çünkü kimseyi kırmak istemem.
》Kusursuzlu- YO DUR BENİMKİ SAKAR KUSURU VAR
Size karakterinizde yeterince kusur varmış gibi gelebilir, ama "çok sakar" "iksiri kötü" "şu öğretmen onu sevmiyor" gibi kusurlar, kusur sayılmazlar arkadaşlarım. Kusur dediğin gurur sorunu olur, fark etmeden diğerlerine kabalık yapmaktır belki de, karakterin içinde gizli kalmış, ama kötü niyetli olmayan ırkçılıktır (mhm, Ron Weasley). Ve bu iyi yazılmalı, diğru yansıtılmalı, bastırılıp gizletilmemelidir.
HP dünyasında herkesin kusurları var. Hermione'nin ikinci sınıfta Gilderoy Lockhart'a olan düşkünlüğünü hatırlıyor musunuz? Ne kadar zeki olsa da, cazibe onun dikkatini kolayca dağıtmıştı. Üstelik zor anlarda kendini kaybetme gibi bir problemi vardı (CADI MISIN DEĞİL MİSİN?) aynı zamanda sinirlerini kontrol edemeyip patlıyordu bazen. Bunun üstüne acayip kibirli ve anlamadığı şeylere karşı önyargılıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Potterhead El Kitabı | Harry Potter
Non-FictionLütfen, cahil Muggle'lara burada yer yok. SPOILER WARNING. Non-Fic kategorisinde #1 olmuş ilk Potterhead non-fic kitabı. {En yüksek - #1 in Kurgu Olmayan, 03.11.2016} Kapak: @dreamersgraphics Harry Potter Fandomu.