SPY and MODEL

23.Bölüm

YN: Malec severleri bu tarafa alalım.

*-*-*-*-*-*-*-*

Adamın alaycı tavrı anında sönerken, bu sefer Kai, Sehun'un sahiplenici tavrı sayesinde gülümsüyordu.

"Öyle mi? o halde benden sana hiç bahsetmediğine eminim."

"Neden sizden bahsetsin ki?"

"Çünkü ben onun eski sevgilisiyim."

Gözlerini Sehun'dan bir an bile ayırmadan, az önce duyduğu şeyin intikamını almak istercesine Sehun'a gülümsemişti.

Kai ise gülümsemesini bozmadan omuzlarını silkti. Sehun'un ifadesiz oluşu hoşuna gitse de, bunun altında kalmak istemiyordu.

"Şu anda benimle evli ve bu yüzden söylediğiniz şeyin benim için hiçbir anlamı yok."

Matthew'un gülümsemesi solarken, arkadaşı Harry'de kaşlarını çatarak dirseğiyle ona vurdu. İkili göz göze gelirken, Matthew bir anlığına mahcup olmuş görünüyordu.

Sehun, ikili arasında bir şeyler olduğunu hissetti. Az önce söylediğinden Harry'nin hiç de memnun olmadığı ortadaydı, çünkü bunu gizlemeye bile çalışmıyordu.

Dudakları iki yana kıvrılırken, Kai göz ucuyla onun gülümsediğini görmüş ve kafası karışmıştı.

"Buraya eski mevzulardan bahsetmeye geldiğinizi hiç sanmıyorum. Ayrıca siz bizi nasıl buldunuz? Biz daha iki dakika öncesine kadar sizin varlığınızdan haberdar değildik."

Matthew az önce bir pot kırdığını düşünerek konuşmaz iken, Harry çatık kaşlarla ve bakışlarını Matthew'un üzerinden bir kez bile ayırmadan onu cevapladı.

"Resepsiyondayken, olayla ilgili üstlerimizden bize mesaj geldi. O esnada Matthew sizi gördü ve buraya kadar da takip ettik. Olayı tam olarak anlatabilirseniz bunu onları yakalamak için kullanabiliriz."

Kai, Harry'nin daha sıcakkanlı görünmesinden cesaret alarak olan biteni tüm ayrıntılarıyla anlatmıştı. Harry sanki odada Matthew yokmuş gibi davranmaya başlamıştı ve Matthew o küçük atışma dışında ağzını bile açmamıştı.

Sürekli olarak Harry'e bakıp duruyordu. Kai'de aralarında bir şeyler olduğunu fark ederek Sehun'a baktı. Sehun'un kendisini başıyla onaylaması düşüncelerini adeta doğrular nitelikteydi.

"Bir planınız var mı? Neticede ceset ortada yok, cinayet silahı da öyle. Eğer onları yakalamak istiyorsanız sağlam bir tuzak kurmanız gerekiyor."

"Ajan Oh şu an görevde değilsiniz ve bu sizin sorumluluğunuzda değil artık. İsterseniz tatilinize devam edebilir, isterseniz ülkenize dönebilirsiniz."

"Dalga geçiyor olmalısınız herhalde. Elinizde sağlam bir kanıt bile yokken ve anladığım kadarıyla onları izlemek dışında bir plan dahi yapamamışken, size yardımcı olabileceğim halde gitmemi ya da tatilime hiçbir şey olmamış gibi devam etmemi mi bekliyorsunuz?"

Kai, kocasının kararlı tavrından dolayı gururlansa da, ona bir şey olması düşüncesini öylece sindiremiyordu.

"Bu işe karışma yetkisine sahip değilsiniz. Bu nedenle söylediklerimi ciddiye almanızı öneririm."

"Kusura bakmayın ama cidden saçmalıyorsunuz. Çünkü bir cinayete tanık oldum. Öylece bırakıp gitmemi mi istiyorsunuz? Siz aklınızı kaçırmışsınız."

"Sizi kimsenin görmediğini söylediniz. Öyleyse şayet korkmanız içinde bir gerekçe yok."

Matthew'un söylediğiyle hem Sehun hem de Harry tekrar kaşlarını çatarak ona baktı. Harry dişlerini sıkarken, Sehun olabilecek en öldürücü bakışlarını onun üzerinde gezdiriyordu.