SPY and MODEL

9.Bölüm

YN: Oldukça kızgın bir yazar var karşınız da. Sessiz okuyuculari gectim çünkü artik onlara soyleyecek hic bir sey bulamıyorum, yorum yapmayan daha dogrusu bu konuda baskasina comert davranip nedense benim yazdigim hikayelere yorum yapma geregi duymayan bir okur kesimi var.

Sizlere sormak istiyorum, hikaye cok mu kötü? Kurgu hosunuza mi gitmedi? O zaman neden okuyorsunuz? Iki kelime yazip bolumle ya da hikayeyle ilgili dusuncelerinizi paylasmak cok mu zor?

O kadar kizgin ve o kadar kirginim ki hikayeyi silip tamamen birakmayi düşünüyorum. Çünkü surekli olarak diger hikayelerimde de ayni seyi dile getirmekten yildim ve biktim.

Karar sizin...

*******___*******___*******

O anda görevini tehlikeye atacak bir harekette bulunamazdı. Fakat Kai'nin orada yaralı bir şekilde yatması, onu aşırı derecede öfkelendirmişti. Üstelik öfkesinin hedefinde Kai değil, ona bunu yapanlar vardı.

Yine de ifadesinde en ufak bir değişiklik olmadı. Olabildiğince soğuk bir şekilde ve ifadesiz yüzle, bulunduğu yerden Kai'nin aldığı hasarı anlamaya çalışıyordu.

Ji Chang Wook, odaya girerek eğildi ve Kai'ye yakından baktı. Gördüğü şeyden hiç hoşlanmamıştı. Dişlerini sıkarak tekrar ayağa kalktı ve hiçbir uyarı olmaksızın orada bulunan adamlarına sertçe vurmaya başladı.

Hepsi sanki bunun olacağını bilirmiş gibi sessiz bir bekleyiş içine girmişti. Çünkü kabahatlerinin ne olduğunu çok iyi biliyorlardı.

Sehun, onu bu denli kızdıran şeyin, Kai'yi zarar görmeden yakalama isteği olduğunu ve en büyük hasarı kendisinin verme dürtüsü olduğunu biliyordu.

Adam cidden hastaydı. Göğsü adamlarına duyduğu öfkeden dolayı şişip inerken, ters bir şekilde Sehun'a baktı.

"Sen yerdekiyle ilgilen, diğerleriniz benimle gelin. Yoon Doo Joon sen Sehun ile kal, bir şey isterse temin edersin."

"Peki Başkanım."

Sehun, onlar gidene kadar yerinden bile kıpırdamamıştı. Etrafta gizli kameralar olduğunu zaten biliyordu. Dikkatli davranmak zorundaydı.

"Gittiler..."

"Yine de izleniyoruz Doo Joon."

Doo Joon, istihbarat biriminde gizli çalışan ajanlardan biriydi. Sehun'dan kıdemli olmasına karşın, ona sadece izleme ve bilgi toplama görevi verilmişti. Sehun, biraz da onun sayesinde Ji Chang Wook'un yanına asistan olarak girebilmişti.

Sehun, içeri yavaş adımlarla girerken, Kai'nin deminden beri kendisini yarı aralık gözlerle izlediğinden habersizdi.

Onunla göz göze gelince ne diyeceğini bilemedi. Kai, ona hayal kırıklığına uğramış bir şekilde bakıyordu ve bu Sehun'u tanımlayamayacağı bir şekilde rahatsız etmişti.

Canının yandığını ve Sehun'un kendisine dokunmasını istemediği açıktı. Çünkü güç bela olduğu yerde kıpırdanarak, ondan uzaklaşmaya çalışmıştı.

Sehun, onun tanıştıkları andan beri ilk defa kendisinden böyle korktuğunu fark etti. Belki de korkması gerekirdi. Onu başından beri görev için kullanmıştı, ama ona asla böylesi bir zarar vermeyi aklının köşesinden bile geçirmemişti.

"Burada bu şekilde yatamaz Doo Joon, ona bir yatak ve doktor gerekli."

"Hemen halledip geliyorum."

Doo Joon, Sehun'un istediklerini yerine getirmek üzere uzaklaşırken, Kai'nin gözleri dolmuştu. Dudağı patladığı için konuşmak için fazlasıyla isteksizdi.