SPY and MODEL

22.Bölüm

YN: Ne o geçen bölümü pek beğenmediniz anlaşılan. O beğeniler ve yorumların azlığına ne desem bilemiyorum. Beni cidden çok üzüyorsunuz. 

Hikayeden sıkıldığınızı ve bu yüzden geçen bölümün düşük beğenilerinin sebebinin bu olduğunu düşünüyorum. Beğeni ve yorumlar bir yazarın en önemli besini, motivasyon kaynağıdır. umarım bunu biraz olsun dikkate alırsınız.

*-*-*-*-*-*-*-*-*

Kai gördüğü manzara karşısında neredeyse soğukkanlılığını yitirmek üzereydi. Bu yüzden gizlendiği ağacın arkasından, onlar tarafından görülmeyeceğinden emin bir şekilde, hemen uzaklaştı ve Sehun'un bıraktığı yerde hala telefon ile konuştuğunu görüp, ona doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı.

Sehun, onu hemen fark etmiş ve boştaki elini ona uzatmıştı. Kai onun elini tutmak yerine kollarını boynuna doladı.

"Baekhyun, ben seni sonra ararım, şimdi eşimle ilgilenmem gerekiyor."

Diyerek cep telefonunu kapatıp tekrar cebine koydu. Amiriyle kısa bir görüşmeden sonra Baekhyun aramış ve balayının nasıl gittiğine dair onu soru yağmuruna tutmuştu. Lakin Kai'de bir tuhaflık olduğunu fark etmişti fark etmesine ama bunu dile getirmek yerine, kollarını onun beline sardı.

"Bebeğim? Bir sorun mu var?"

Kai, Sehun'un kollarında kendisini güvende hissederken, olayın cereyan ettiği yere bakmamak için büyük bir çaba harcıyordu.

Kocasının sorusunu cevaplamasına fırsat kalmadan, Kai'nin gördüğü kalabalık grubun onlara doğru geldiğini gördü.

Kai'nin titrediğini hissettiği an, az önce o telefon ile konuşurken bir şeyler olduğundan ve bunun Kai'yi ürkütmüş olabileceğinden şüphelendi. İstifini hiç bozmadan Kai'ye sıkıca sarıldı ve kulağına güzel sözler fısıldamaya başladı.

"Bebeğim eğer çok yorulduysan odamıza gidip dinlenebilir, hatta istersen kocan sana masaj bile yapabilir ne dersin?"

Kai'nin yürümeye mecali bile yoktu. Tanık olduğu şey vücudunda ki tüm enerjiyi alıp götürmüştü sanki. Başını iki yana sallayarak, tedirgin olduğunu sözde kocasına belli etmemeye çalışmıştı.

Lakin Sehun, kendilerine doğru gelen kalabalık grupla, Kai'nin bir bağlantısı olduğunu anlamıştı. Belli ki Kai görmemesi gereken bir şeye tanık olmuştu. Başka türlü kollarının arasında nedensizce titremesine anlam veremiyordu.

Soğukkanlılığını bozmadan Kai'nin başını hafifçe kendisinden uzaklaştırdı ve dudaklarını kendi dudaklarına hapsetti.

Böylelikle biraz olsun sakinleşebilmesini umut ediyor, her ne yaşadıysa bunu kendisiyle paylaşmasını istiyordu.

Kai, dudaklarının üzerinde hissettiği sıcaklıkla biraz olsun sakinleşirken, Sehun'da göz ucuyla yanlarından geçip giden ve kendilerini görmezden gelen grubu inceliyordu.

Lider olduğu her halinden belli olan kadın ile kısa bir anlığına göz göze gelirken, Kadın'ın bakışları üzerinde fazla oyalanmadan çekilmiş ve adamlarına yerel dilde bir şeyler söyleyerek dağılmalarına neden olmuştu.

Kadında kumsaldaki bungalovların arasından kaybolurken, Kai'nin dudaklarını serbest bıraktı.

Kai, nefes nefese ve de baygın gözlerle kocasına bakıyordu. Yüz ifadesinden hiçbir şey okunmaması onu biraz olsun endişelendirse de, gördüklerini kendisine zaten saklamak gibi de bir niyeti yoktu.