SPY and MODEL

11.Bölüm

Kai, Baekhyun ile birlikte şehir sınırlarının dışındaki güvenli eve geldiğinden beri ruh gibiydi. Baekhyun'a sorduğu hiçbir soruya cevap alamadığı gibi sürekli onun tarafından azarlanıp duruyordu.

Sehun'u en son görmesinin üzerinden bir hafta geçmişti ve ona ne olduğunu bilmek için her ne kadar yanıp tutuşsa da Baekhyun sürekli bilmediğini söyleyip onun sinirlerini bozuyordu.

Somurtarak cam kenarındaki koltuğa oturup düşüncelere daldı. Neredeyse bir aydan fazladır ortalarda yoktu. Ajansının kendisini arayıp aramadığını gerçekten bilmek istiyordu. Acaba aniden ortadan kaybolduğu için onu merak etmişler miydi? Yoksa yerine yeni bir erkek model mi bulmuşlardı.

İçini çekti ve camdan dışarıyı seyretmeye başladı. Sehun'un götürülmesinden önceki o bir ayda onunla konuşmasa da hatta uzak dursa bile, ona çok alışmış olduğunu üzülerek fark etmişti.

Baekhyun'un kendisine olan davranışları yüzünden, bu alışkanlığı daha da belirgin bir hale sokuyordu. Onu deli gibi özlemişti.

Her ne kadar Sehun, Ji Chang Wook kendisine tecavüz etmeye yeltendiğinde seyirci kalsa da, kendisine güvenmesini söylerken bunda samimi olduğunu, onu büyük bir tehlikeden kurtaran ajanların sayesinde anlamıştı.

Ona ne olduğunu ve ona ne yaptıklarını bilmek istiyordu. Lakin o evden adım atması yasaktı. Ji Chang Wook tutuklanmış olsa bile Baekhyun ona henüz tehlikenin geçmediğini söylemişti.

Telefonunu kullanamıyordu. Evin dışarısı ile iletişimi sadece Baekhyun'da bulunan telefon sayesinde kuruluyordu.

"Bence cam kenarında oturmamalısın Kai, bunu sana daha önce de söylemiştim."

"Bende sana çeneni kapatmanı söylemiştim bücür ajan!"

Baekhyun, Kai'nin kendisine taktığı lakaptan hiç hoşlanmamıştı. Sinirle yanına giderek pençenin perdelerini hışımla kapattı.

"Birincisi karşında bir ajan var, hitap şekline dikkat et! İkincisi burada keyfimden bulunmuyorum kara çocuk, seni korumak için buradayım. Bu yüzden zorluk çıkartmayı bırak da biraz yardımcı ol bana."

Kai, burnundan soluyan ve kendisine tepeden bakan Baekhyun'a ters ters baktı. Sadece eski hayatına geri dönmek istiyordu.

Tek derdinin Sehun'un kendisini arayıp aramayacağını düşünmek ve bunun hayalini kurmak olduğu eski hayatını istiyordu.

Saldırıya uğramış, feci şekilde dövülmüş ve neredeyse tecavüze uğrayacak olmasına rağmen hala Sehun'u görmek istiyordu.

Ona kızgındı, ondan nefret ediyordu. Ama aynı zamanda da ona deli gibi âşıktı. İçindeki bu aşkı söküp atmak istese bile bunu kolay kolay yapamayacağının da bilincindeydi.

Sehun'un "Birlikte güzel vakit geçirdiğimizi sanmıştım." Lafı gelmişti aklına. Kai güzel vakit geçirmekten fazlasını istediği için, belki de Tanrı tarafından böyle cezalandırıldığını düşünüyordu.

Baekhyun artık ondan cevap alamayacağına emin olunca, bilgisayar başında yapmakta olduğu işine geri döndü.

O gidince Kai somurtarak yerinden kalktı ve üst katta ki odasına gitmek için merdivenlerden çıkmaya başladı.

Baekhyun onun durumunu anlıyordu. Lakin Sehun'a onu koruyacağına dair bir söz vermişti. Öyle de yapıyordu.

Göz ucuyla odasına girene kadar onu izledi. Daha sonra da üzerinde çalıştığı kodlara geri döndü.