15.

272 122 390
                                    

IYI OKUMALAR.📖

Uyandığımda kendimi daha dinç hissediyordum. Etrafıma baktım arabada değildim. Bir hastane odasındaydım. Kolumda serum vardı. Içeri bir doktor girdi.

"Günaydın küçük hanım. Şimdi nasıl hissediyorsun?"

"Size de günaydın doktor bey.  Kendimi daha enerjik hissediyorum. Peki neden buradayım?"

Yüzüme bakıp gülümsedi sonra da biten serumu çıkardı.

"Bay Kim Tehyung dün sizi buraya getirdi. Yorgun ve halsiz görünüyordunuz. Siz uyuyordunuz ama Bay Kim size bir göz atmamı istedi. Başınızdaki yaradan bahsetti. Bende yaralarınızı pansuman yaptım ve halsiz olduğunuzdan serumda taktım."

"Şimdi anlıyorum. Teşekkür ederim."

"Rica ederim küçük hanım. Bay Kim'e haber vermemi ister misiniz?"

"Ahh hayır ben kendim onların yanına gideceğim. Kendimi iyi hissediyorum gerçekten. Ha bi'de unutmadan dün buraya bir kız getirildi. Silahla vurulan kız. Yani Kumsal Öztürk. O şimdi nerde?"

"O kız bir üst katta yoğun bakıma alındı dünleyin. Doktorunun dediğine göre 1-2 saate uyanırmış."

"Gerçekten mi!? Uyanacak mı!?"

Doktor kocaman bir gülümsemeyle karşılık verdi. O kadar çok sevinmiştim ki kendimi doktorla sarılırken buldum. Geri çekilip özür diledim. Doktor tekrardan gülümseyip odadan çıktı. Ben de oda da bulunan banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Sonra da üst kata doğru yol aldım.

Oraya varınca Hayata, Naz, Ilayda, Ozan ve Ece'yi gördüm. Diğerleride oradaydı. Jin, Taehyung,Luhan ve jungkook vardı.

Biri arkamdan sarılınca irkildim. Arkamı döndüğümde gördüğüm kişi beni şaşırttı. Bu Suga'ydı. Bana uykulu gözlerle bakıyordu. Yatağını arayan küçük çocuklar gibiydi. Bu hali beni güldürmüştü. Kesinlikle hala karşısındakinin ben olduğumu anlamamıştı. Arkasında duran Rap Monster, Suga'ya kınayıcı bakışlar atıyordu. Ne olur ne olnaz diye pijamasının yakasından tutuyordu.     J Hope bana bakıp gülümsedi. Jimin'de göz kırptı. Işte BTS tamamlanmıştı. Onlar böyle tatlı olunca insan gülümsemeden duramıyordu.

J Hope koluma girip beni yoğun bakımın önünde oturan çocukların yanına götürdü. Herkesin dikkatini çekmiştik. Ve yine o gergin anlardan birindeydik. Herkes bir bana bir de Ece'ye bakıyordu. Saf yani temiz kalpli olan J Hope neler olduğunu anlayınca bu yaptığından dolayı yüzü düştü. Hafif eğilip kulağıma fısıldadı.

"Özür dilerim Doğa. Gerçekten unutmuştum. Istersen dışarı çıkalım."

Ben de fısıldayarak eşlik ettim.

"Hiç mühim değil tatlım. Bunu istemeden yaptığını biliyorum. Zaten eninde sonunda karşı karşıya gelecektik."

Konuşmamızı sonlandırdığımızda bir an Ece'yi karşımızda bulduk.

"Biraz konuşabilir miyiz Doğa?"

Ece'ye baktım üzgün görünüyordu. Başımı sallayıp onayladım Bütün gözler üstümüzdeydi. Çocuklardan biraz uzaklaştık.

"B-ben... Ş-şey... Ben özür dilerim Doğa. Dün çok sinirlenmiştim. Sinirlendiğimde gözümün hiçbir şeyi görmediğini sen de biliyorsun. Büyük bir yanlış yaptım. Aptal aptal konuştum. Doğa bu söylediklerimi asla unutmayacağını biliyorum... Çok gerizekalıyım, bir beynim yok tam bir aptalım. Ben gerçekten özür dilerim. Büyüklük sende kalsın affet beni lütfen."

Hıçkırarak ağlamaya başladı. Gerçekten çok üzgün görünüyordu. Konuşmalarının arasında hıçkırıkları duyuluyordu.

"S-sakın Doğa sakın bizden ayrılma.  S-sakın b-bizi terk etme. S-sen olmazsan çobansız koyun sürüsü gibi oluruz. S-sonra da kurtlar bizi yer. S-sen gidersen k-kim Kumsal ve beni kavga edrken ayıracak? Ya d-derste kim bizi m-matematik hocasının sorularından kurtaracak?"

UMUDUM SENSINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin