Göklerden gelen bir üstün güç yine bitirmişti aralarında ki tüm anlaşmazlıkları. Kanatları olan onlardı belki ama artık gökyüzü kanatsız olanların oyun sahasıydı. İstilayla birlikte diğer her şey gibi gökyüzü de onlar için kısıtlıydı artık.
İki düşman grup başlarının üzerinde uçuşan metal kuşlarının gölgesinde sadece çaresizce birbirlerini izliyorlardı.
Eller yine de tetikteydi.
Sonra hep birlikte ve aniden metal kuşların tümünden eş zamanlı olarak yükselen dijital sesle irkildiler.
Metal kuşlar Falkir lisanında diğer grubunda ellerini kaldırarak buradakilerin yanına doğru tek sıra halinde ilerlemelerini emrediyordu.
Orada bir grup daha mı vardı !!
Dudar'ın Yetimleri hayıflanıyordu ki, Malis Ormanının diğer noktalarından gelen yardım ekibi varamadan bu alçakların işini bitiremedikleri için. Gerçi olası yollarda bekleyen adamları vardı ama Malis Ormanı devasa boyutlardaydı.
Malis direnişçileri de "ah vah ediyordu" ne olurdu da istilacılar sadece beş dakika geç gelseydiler. Gönderikleri haberciler vasıtasıyla gelen destek birimlerle bu kim oldukları belirsiz düşman işbirlikçilerini içlerinde bir kaçı hariç toptan yok etselerdi.
Gizemli Yabancı ise sadece Perleguya odaklanmıştı yanlızca onu takip ediyordu. Ve bu hususta yalnız da değildi. Perlegu askeri üst akademiden tanıdığı Temrox tarafından da gözlem altındaydı.
Ve sonra ağaçların arasından süngüsü düşmüş; hevesleri kursaklarında kalmış Derlen ve tayfası belirince Perlegu :
"Bakın kimler gelmiş" diye onlara doğru seslendi :
"Tüm Falkir'in en azılı kanun kaçakları"
Derlen pek oralı olmadı onun bu sözüne sadece "yapma yahu" gibisinden başını iki yana sallamakla yetindi.
"Buraya gelmekle hata ettiniz" diyerek bir kez daha seslendi Perlegu.
Derlen önce Pirkar'a baktı.
Korkuyordu.
Onu kendisine yakın tutuyordu. istilacılar tarafından yakalanmak kadınını ölesiye korkutmuştu.
Oysaki Pirkar diğerlerine karşı girilecek çatışma içinse oldukça hazırdı. Fakat istilacılar her zaman yaptığını yapmış ve en cesurların bile direnişini kırmıştı.
Bunu yapmak için özel bir yöntemleri de yoktu aslında.
Sadece akıl almaz güçleri karşısında genelde herkese böyle oluyordu. Bu açıdan köylü güzeli Vekil Kraliçe Merlik eşssizdi. Fakat istilacılar ona da boyun eğdirmiş olabilirlerdi. Ne de olsa tek aşkı, uğruna bu mücadeleye atıldığı Efus yerin dibinde ki çukurlardan birindeydi ve hiç bir ses yoktu aşağılardan yükselen.
Kraliçe Admina gittiğinden beri tahta vekalet eden Merlik istilacıların, özellikle de Ramor bölge komutanının elinde ki bir kukladan başkası da olmayabilirdi.
Bunu zaman gösterecekti.
Derlen sonra Perleguya bakarak :
-Gelmeseydik ölmüştünüz.
Sonra acı bir gülümsemeyle:
-Halimize bakar mısın keşke gelmeseydik.
"Ben çok ciddiyim" diye onlara seslendi Perlegu:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dünyalı İstilası (Kısım 2) Dudar'ın Yetimleri
FantasyEn büyük korkuların olduğu yerde umut da yeşerebilir. Maskelerinin ardına saklananlar, maskeleri düştüğü zaman; umutsuzluğun dehlizlerinde de kaybolabilirler yada özgürlüğe de kanat açabilirlerdi. Peki şimdi ne olacak ; Merlik 'in körlemesine uçuşu...