Baekhyun uzun zamandan beri ilk defa konuşuyordu. Daha doğrusu çığlık atıp ağlamaya başlamıştı. Chanyeol duyar duymaz odasına koştu. Girdiğin de yatağında oturmuş ve avucunun için de bir tutam saç olan bir Baekhyun beklemiyordu.
"B-Baekhyun.."dedi yastığa dökülen saçlara bakarak. Küçüğünün göz yaşları şelale olumuşcasına akıyordu. Onu böyle görmek istemiyordu.
Baekhyun ağlarken ellerini saçlarına geçirdi ve bir tutam saç geldi tekrar yaptı ve yine geldi. Her yapışın da daha çok çıldıyordu. Chanyeol durdu.
"Yapma."dedi. Ona sarılarak. Küçük beden hemen uzun bedene sarıldı.
"Hani söz vermiştik kimin saçı daha hemen uzayacaktı diye. Ben kaybettim."dedi hıçkırarak.
Flashback ;
"Baekhyun, sürekli saçının döküleceğini söylüyorsun. Bende bugün saçımı kazıtmaya karar verdim."diyerek gülümsedi Chanyeol.Baekhyun telaşla konuştu "Güzelim Siyah saçları kesmeyeceksin, öyle değil mi?" Chanyeol kusursuz bir gülümsemeyle miniğine baktı "Senden daha önemli bir şey var mı?"
Baekhyun, gülümsedi.
Flashback end
Chanyeol'ün de bir damla göz yaşı aktı gözlerinden çünkü kafasına bir şey dong etmişti. Baekhyun kaybetmekten nefret ederdi...fakat kaybetmişti.
"Olsun. Bu sadece bir oyundu."dedi Chanyeol, Baekhyun'un belini okşayarak. Ama ne yapıp ne etse sakinleştiremiyordu onu. Her geçen gün daha da çökse de sırf Baekhyun için güçlü kalacaktı. Sırf o üzülmesin diye.
Bugünler atalacaklardı, başaracaklardı diye düşünyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
last confession | chanbaek
Dla nastolatków"Seni daha iyi tanıdığımda, zamanımın daha kıymetli olduğunu anladım. Seninle daha fazla vakit geçirmek istedim, özür dilerim."