BEYAZ GÜL'ÜN GÖLGESİ

SEKİZİNCİ BÖLÜM

Herkese merhabalar! Satır arası yorumlarınızı bekliyorum . Özellikle de eleştiri yaparsanız çok memnun olurum çünkü hatalarımı fark etmenin ve daha iyi bir şekilde yazmamın tek yolu eleştiriler. Saygı çerçesindeki her eleştirinize açık bulunmaktayım. 🖤

Keyifli okumalar. 🖤

💎💎💎

"Sen de bu hastaneye atandın öyle mi?"

Sarah yüzündeki gülümsemeye son vermeye çalışarak gözlerindeki merakı hala belli eden Meera'ya döndü:

"Evet dostum. Bayan Kang bana bu haberi verirken o kadar çok mutlu oldum ki sana anlatamam."

Sarah'ın sesindeki heyecanı da sağır bir insan dahi duyabilirdi. Haberi alalı yaklaşık beş altı saat olmasına rağmen mutluluğunu üzerinden atabilmiş değildi.

"Ee yolculuğun nasıl geçti? Ben gelirken trende elli defa kustum. İçim dışıma çıktı."

"Ben de öyle problemler olmadı çok şükür yolculuk boyunca uyudum zaten."

Meera Sarah'ın cümlesini yarıda keserek konuşmaya başladı.

"Oh ne güzel ben de eziyet üstüne eziyet."

👭👭👭

"Sarah ben gitsem iyi olacak, dinlenme vaktinin bitmesine de iki dakika kalmış zaten."

Sarah kafasını iki defa aşağı yukarı 'Olur' makamında salladı.

"Haa bu arada Sarah, hangi bölümde çalışmaya başladın?"

Sarah elindeki küçük kağıda bakarak hangi bölümde olduğuna baktı ve yavaşça konuştu.

"Bebek Hemşireleği"

Meera dudaklarını gevşeterek cevap verdi.

"Ben de aynı bölümdeyim."

Sarah bunu duyar duymaz gözlerini hafifçe büyüterek gülümsedi.

"O halde beraber gidelim Sara hadi."

🚶‍♀️🚶‍♀️🚶‍♀️

"Evet hanımlar bugün bizim için yoğun bir gün olacak. Komşu hastaneden tam tamına iki yüz elli hasta transferi yapılacak. Bu hastaların girişleri, kayıt işlemleri ve ardından dosyaları da hemşire ve asistan doktorlar tarafından yapılacak."

Sarah dikkatlice karşılarında sanki Adolf Hitler gibi konuşma yapan Baş Hemşireyi dinliyordu. Kendisi tabiri caizse çömezdi ve bu nedenle en ufak bir hata yapmaktan dahi çekiniyordu. Kafasındaki birkaç düşünceye de son vererek Baş Hemşire'nin sözlerini dinlemeye devam etti.

"Bugün herkes ikili takım olacak. Başhekim öyle istedi. Görevlerinizi az önce saydığım için tekrar zikretmeye lüzum görmüyorum. Sadece son bir şey daha söyleyeyim. İkili olduğunuz için görevleri paylaşın. Birinizin yazdığı ve yaptığı kayıtları diğeriniz kontrol etsin. Tek bir hata dahi istemiyorum. Anlaşıldı mı?"

Başhemşire son sözünü diğerlerine nazaran biraz daha yüksek bir ses tonu ile söylemişti. Sesindeki ciddiyet buradan gayet tabii bir şekilde anlaşılıyordu.

"Meera Shah ve Sarah Patel. Siz ikiniz grupsunuz. Hemen B-Bloğa gidin ve oradaki kanser hastaları ile ilgilenin. Hemen!"

İki arkadaş giyinme odasından çıkarken Başhemşire Meerayı sol dirseğinin biraz üstünde kavradı ve kulağına: