ARAF

A.4

"Aşk; bir bakıma sobaya dokunmak gibidir. Bir defa yanarsın, izi kalır. Sonra bir daha dokunmazsın, sadece yanına yaklaşırsın.'' - Alıntı
*********************************
Araf ATEŞ
Odamın siyah perdeleri arasında bile kaçan güneş ışınları ile gözlerimi açtım bu gün gereksiz parti yüzünden okul tatildi banyo girmek yerine siyah yatağımda düşüncelere daldım evet her seyim siyahtı bana göre gri veya başka renk yoktu ya siyah olacaktın yada beyaz, hayat ise bana siyahı zorunlu kılmıştı.
Benim hayatım sadece annem ve can kardeşlerimdi, Ha birde amcamın bana desteği çok olmuştu babam gibi şerefsiz değildi amcam her zaman sadıktı, zaten amcam için o pislik herifin okulunda okuyordum ne kadar burslu da girsem amcamın ısrarlari olmasa o okula adımımı bile atmazdım değer verdiğim insanlar bu kadardan itibarendi. Yine o şerefsizin adını ağzıma alınca o iğrenç anılar yine gözümde sahnelenmişti.

9 YIL ÖNCE :
"Oğlum koşturma düşeceksin... Allah Allah kime diyorum ben bak kızıyorum ama " annemin numara yaptığını biliyordum o asla bana kızmazdı, gülümseyip arkamı döndüm
"Babamı çok özledim anne hem ona dedemle tahtadan yaptığım traktörü gösterecem"
Annemin gür kahkasını duyunca gülümseyip daha çok koşmaya başladım eve vardığımda babam yoktu acaba iştemiydi annem sürpriz yapmak istemişti ondan dolayı haber vermeden gelmiştik, yüzüm düştüğünde solandaki koltuğa oturdum annemde hemen ardımda eve girdikten sonra "kim üzdü bakalım benim oğluşumu" dedi. "Babam yok anne işten daha gelmemiş" dedim üzgün bir şekilde annem gülümseyip "şirketi aradım eve geçtiği söylediler oğlum uyuyor olabilir hadi gizli gizli gidip bakmaya ne dersin" dedi, annemin bu enerjili halini çok seviyordum fısıldayarak "hadi o zaman anne takip et beni" dedim ikimizde yukarı çıktığımızda annem le babamın odasını açıp aynı anda "sürpi..! Diye bağıracaken gördüğümüz sahneyle bütün kelimeleri yutmuş şokla odaya bakıyorduk .
Babamı yarı çıplak ve örtüyü kendine sarmış sarışın bir kadın beklemiyorduk elimdeki oyuncak yere düşüp parçalanırken yaşadığımız şoku anlatmayı çalışıyordum benim babam kahramanım y "hayır hayır..!" yapmaz diye sayıklarken duyduğum annemin çığlıkları kadının evden hemen eşyalarını yerden toplayıp çıkması "babamın açıklayabilirim Belen! dinle beni lütfen bak sandığın gibi değil vs..." bu cümlelere daha fazla dayanamayıp kulaklarımı kapatmış dışarı doğru koşuyordum yere düştüğümde soyulan dizimi umursamayıp koşmaya devam ettim karışmda sınıf arkadaşım Emiri görünce hemen saklandım beni görmesini istemiyordum ağacın altına girip hüngür hüngür ağlarken yanıma biri oturduğunu farkettim Emir olduğunu görünce hemen göz yaşlarımı silmeye çalıştım o ise "merak etme görmedim ağlayabilirsin istersen sana bakmam" demesiyle içimde tuttuğum hıçkırıklari bırakıp ağladım bana neden ağladın diye sormadı dalgada geçmemişti sadece yanımda olmuştu o günün tek güzel yanı Emirdi.

ŞUAN Kİ ZAMAN:

Düşüncelerim den ayrılıp sinirle ayağa kalkıp terliyen saçlarımı karıştırıp elimi duvara vurdum bu burda kalmamıştı Cihan ATEŞ. Odamın birden kapısı açılıp üstüme atlayan Mert'e "Lan kaç kere dedim üstüme atlama!! oğlum seni yakalarsam çok pis dayak yiyeceksin biliyorsun işte koçum dur yorma beni" gökhan ve Emir'in hayvan gibi güldüklerinde ikisine öyle bı bakış attım ki anında sustular Mert aşağıdan "haydi çocuklar yemek hazır bak kızıyorum ama haydi sofraya" diye anne takliti yaptığında üçümüz de aynı anda bu çocuk güzel bı dayağı hakketti bakışı attık.
*******************************

RÜYA SOYKAN :

Partinin başlamasına son 1 saat kalmıştı. Neşe saçıma son dokunuşları yapıyordu salaş bir örgü ve hafif makyajımla çok tatlı gözüküyordum neşe ise saçlarını su dalgası yaparak çok güzel olmuştu Neşe "evetttt bitti çok güzel oldun ne cevherler varmış sende be" diyip kıkırdadı bu iltifatı karşısında yanaklarım kızarınca elimi yanaklarıma bastırıp teşekkür ederim"diyip utançla gülümsedim. Neşe kahkaha atıp "tamam tamam kızarma" dedi