Keyifli okumalar ♥
Hayat bazen sürprizler yapar hemde hiç beklemediğimiz bir anda. Sürprizler iyi ya da kötü olur. Peki benim hayatım da iyi olan sürpriz hangisiydi.
Doğmuş olmam mı?
Evlatlık alınmam mı?
Yıllardır anne baba dediğim insanların ölmesi mi?
Ali'nin vurulması mı?
Hangisiydi hayatımdaki iyi sürpriz.
Uyandığımda bir odadaydım. Göz yaşlarım akmaya başlarken. Yataktan çıkıp pencereye yöneldim pencere demir parmaklıklarla çevrilmişti. Etrafta ise tek tük yıkık dökük gecekondular vardı. Bağırsam bile kimse duymazdı. Çok korkuyordum ama korkum kaçırıldığım için değil Ali'nin durumunun kötü olması düşüncesindendi. Yatağa oturup başımı eğip sessizce ağlamaya devam ederken kapı açıldı yavaş yavaş bana doğru gelirken gerginliğim hat safhadaydı spor siyah ayakkabı görüş alanıma girdi, başımı yavaşça kaldırırken önce siyah pantolonu sonra siyah tişörtü ve son olarak yeşil gözleri. Gözlerim şaşkınlıktan büyürken ağzımda aynı oranla açılmıştı ne yapacağımı bilemedim.
O gerçekti ve şuan karşımdaydı.
Yüzünü ilk defa bu kadar net görüyordum en son hastane odasında görmüş karanlık olduğu için de yeşil gözlerini tek ayırt edebilmiştim. Kumral saçı, belirgin yüz hatları, uzun boyu, esmer teni ve o güzel yeşil gözleri. Aynı buz bakışları yine mevcuttu.
" Merhaba küçüğüm." Ses tonu da bakışları ile aynı derecedeydi. Ali'yi vuran kişi o muydu? Sinirle kaşlarımı çatıp ayağa kalktım. Karşına geçtiğimde başını eğmek zorunda kaldı ben ise yukarı kaldırmak zorundaydım. Gözlerine sinirle bakıp konuşmaya başladım.
" Ali'yi neden vurdun!" Göz yaşlarım akmaya devam ederken bu adamın neden beni kaçırmış olduğunu düşündüm.
" Ali'yi ben vurmadım. Seni kaçıran da ben değildim." Şaşırıp bir adım geriledim ama beni kandırma ihtimali de vardı. Ona inanmamalıydım.
Başımı iki yana sallayıp " Yalan söylüyorsun."dedim. Omuz silkip yatağın yanında duran tekli koltuğa oturdu. Cebinden sigara ve çakmağını çıkardı.
" Sana neden yalan söyleyeyim ki. Elime ne geçer?" Bir dal sigara çıkarıp yaktı. Karşısına geçip yatağının üzerine oturdum.
" Ali'nin durumu nasıl? Vurulmuştu. Canı çok yanıyordur." Göz yaşlarım durmaksızın akmaya devam ederken başını geriye atıp gri dumanı havaya üfledi.
"Ali'nin durumu iyi. Hastanede şuan." Olanlara bir türlü anlam veremiyordum. Beni kim kaçırmak istemiş olabilir ki? Göz yaşlarımı silip burnumu çektim.
" Nasıl oldu? Kim beni kaçırmaya çalıştı? Sen kimsin? Benim bu sikik yerde ne işim var? Anlat! Hiç bir şey anlamıyorum! Hayatımın bir anda tepetaklak oluyor ve sen karşıma geçip hiç bir şey olmamış gibi sigara içiyorsun!" Sona doğru yükselen sesime rağmen aynı şekilde sigara içmeye devam etti. Neden bu kadar sakindi. Aklıma gelen fikirle yataktan kalkıp koşarak dış kapıya gittim kapı açmaya çalıştım ama kilitliydi. Kapıyı yumruklayıp tekmeler attım " Kahretsin!" Pencerelerin hepsinde de demir parmaklıklar vardı. Geri odaya girdiğimde yarısından çoğunu içmiş olduğu sigarasına bakıyordu. " Ben seni sessiz sakin biri diye tanıyordum." Geceleri sessizce yanıma geldiği için elbette korkup ses çıkaramıyordum. Bunu sessiz sakin biri olduğum olarak algılaması onun sorunuydu benim değil. Onu bir hayal ürünüm olduğuna inanmıştım. Aptal kafam.
Sigarasını yere atıp ayağa kalktı ayakkabısıyla sigarayı ezdikten sonra yeşil gözlerini bana çevirdi.
" Seni kim kaçırmak istedi bilmiyorum. Geldiğim de Ali'yi zaten vurmuşlardı. Ambulansa haber verip seni alıp buraya geldim bu kadar." Neden hep böyleydi. Neden ses tonu ve gözleri hic duygu barındırmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARAMIZDA KALSIN
ChickLitHerkes tarafından terk edilen bir kız. Gerçek isminden bile habersiz. Her yalan bir gün açığa çıkar değil mi? Peki bu yalanların faturası kime kesilecek. Üvey babasının ortak olduğu büyük kumar.. Ve yosunlardan bir tutam çalıp gözlerine hapseden...