SAHİL AŞKIM.

8.

Nehir'den :

Sabah kalktığımda üzerimde bir yorgunluk vardı bütün gece bir sağa bir sola dönmekten rahat uyuyamamıştım ama berke sarıldıktan sonra derin bir uyku çekmiştim. Dün çok ağladığım için gözlerim kıpkırmızı olmuştu ve göz altlarımda şişikti .Elimi yüzümü yıkadıktan sonra odada Berke arıyordum küçücük odada yoktu uyandığımda yanımda yoktu zaten . Ardından telefonuma bir mesaj geldi : 

Berke:

Kantindeyim uyanınca gel. 

Aşşağıya doğru yürümeye başladım bir kaç merdiven indikten sonra kantine vardım bir masada oturmuş telefonunu karıştırıyordu ben görünce telefonu cebine koyup : 

''Günaydın küçük hanım ''Dedi.

''Günaydın ''dedim sesim biraz kısık çıkmıştı .''Ne yersin ''diye sorduğunda farketmez diye cevap verdim . Ardından ayağı kalktı ve geeri döndüğünde iki kutu meyve suyu ve iki tostla geldi .önüme koydu ve yemeye başladım iştahla yiyordum utanmıyordum acıkmıştım zaten .o ise beni izliyordu neler düşünüyordu acaba benim hakkımda acaba. ''Ne oldu ?''diye sordum dayanamayıp.''Yemek yerken bile ayrı güzel oluyorsun ''Dedi. Ne olmuştu bu çocuğa neler diyordu böyle .yanaklarım kızardığına emindim .''Te -teşekkür ederim ''diyebiildim sadece başka ne diyebilirdim ki zaten o senin gözlerinin güzelliği falan mı .:D ''Böyle bakarsan yiyemiyeceğim ama .''dedim .''Tamam ''diyerek kendi tostuna döndü .Şimdi sıra bendeydi ben onu izliyordum kafasını kaldırıp baktığında sırıttı ve yemeğine geri döndü .ARdından babamdan mesaj geldi.

''kızım nerdesin annen yoğum bakımdan çıkıyor.''

''Tamam baba geliyorum .''diye cevap verdim Berke dönerek'' annem yoğun bakımdan çıkıyormuş gitmem lazım ''dedim.bende geliyorum diye cevap verdi .Bir şey demeden yürümeye başladım oda masaya para bırakp arkamdan geldi .hızlı hızlı merdivenleri çıkıp babamın yanına vardık. Asansör  vardı ama önü kalabalık olduğu için hiç sıra bekleyemezdim .Babam annem'in çıktığını normal odaya geçtiğini ve onu görebileceğimi söyledi .  Hızlıca annemin kaldığı yola doğru yürüdüm içeri girdiğimde annemin bir çok yeri sarılıydı ve uyuyordu onu böyle görünce dayanamadım ve ağlamaya başladım yanımıza gelen hemşire  '' Tatlı kızım annen seni böyle görmesini istemessin dimi toparlanmaya çalış  annen birazdan uyanır .'' deyip bana gülümsedi haklıydı.Hemşire orta yaşlardaydı 30 -35 yaşlarındaydı bu yüzden bana kızım demişti sanırım .

Ve annem uyandı ! Neye bu kadar çok sevine bilirdim biiiilmiyorum .Annem uyandığında hemen yanına çömeldim 

''Anne annecim iyi misin ?''

''İ -iyi yim kızım sen nasılsın ''dedi.sesi buğulu çıkıyordu onu böyle görmeye dayanamıyordum ağlamamak için kendimi zorluyordum.

Annemle biraz konuştuktan sonra doktor içeri gelip ''Hastamızın biraz dinlenmesi gerek'' dedi .babam doktorla konuşurken kulak misafiri olup dinledim doktor annem ne zaman iyileşirse o zaman taburcu olcağını söyledi . Anneme öpücük yollayıp odadan çıktım bir an önce iyileşmesini diliyordum onsuz yapamazdım annem meleğim..

-

Hastanede dün gece babam refakatçı kaldı bende derin bir uyku çektim sabah kalktığımda aşağıdan tabak çatal sesleri geliyordu evde kimse yoktu nasıl geliyordu böyle sesler.Yoksa yanlış mı duyuyordum .Yatağımdan kalkıp tuvalete gitttim elimi yüzüm yıkayıp odama tekrar geçtim altıma rahat kumaş şortlarımdan birini gemirdim üzerime de bir tişort giydim saçımı yukardan topuz yapıp sesin geldiği  yöne doğru yürümeye başladım mutfağa girdiğimde önümde süper donatılmış bir kahvaltı sofrası vardı şahane gözüküyordu Berke portakal sularını dolduruyordu bir dakika Berke mi ? ona doğru baktığımda :

''Günaydın çinli ''dedi .Çinli mi ? ne alaka ,doğru ya gözlerim biraz çekikti benim sabah kalktığımda da daha çekik duruyordu bu yüzden öyle dmişti .

''Günaydın Berke sen buraya nasıl girdin ?''dedim şaşkın şaşkın bakarak. 

''Senin yanına  geliyordum zili çalsam uyanıcaktın .Bende camdan girmeyi düşündğm ama önce kapının önündeki paspasın altına baktım ve anahtarı gördüm içeri girdim ve sana kahvaltı hazırlayıyayım dedim '' 

''Teşekkür ederim düşüncen için ''

''Bişey değil hadi kahvaltıya geçelim '' dedi .Sadece kafamı salladım ve sandelye çekip oturdum biraz yedikten sonra kalkıp lavoba gidip dişlerimi fırçaladım çantamı alıp aşağıya indim geldiğimde kahvaltıyı toplamaştı inanamıyorum neler yapıyo bu böyle .

Hazırım deyip kapıya doğru yürüdüm arkamdan geldi arabaya binip hastaneye doğru yol aldık . 

Nehir ''

''Efendim berke ''

''Bir şey diyeceğiim bu benim için çok önemli '' 

''Seni sinliyorum ''

''Ben -ben seni '' daha sözünü bitirmemişti önden koskoca bir kamyon geliyordu ''Berke dikkat et ''diye çığlık attım ''lanet olsun ollmuyo ''diye direksiyona vurdu artık kamyonla aramızda santimler kalmıştı her iyi başlayan gün benim için kötü gitmek zorundamıydı bu kamyon şimdi bize çarparsa ölüp ölmiceğim belli değil ama sevdiğim adamın yanında ölecektim ..

''Nehir seni çok seviyorum ..''dedi berke ve elimi tuttu daha sonra bana doğru sarıldı .Artık çarpışmıştık kamyon daha çok berkeye çarpmıştı bana sarıldığı için ama banada çarpmıştı canım fazlasıyla acıyordu ona bende seni seviyorum diyemeden ölüyordum hayata gözlerimi yumdum bir daha uyanmak veya uyanmamak üzere ...