Hadi yine iyisiniz elli tonun fragmanının şerefine size yeni bölüm paylaşıyorum siz okuyadurun ben bir yüzüncü kez falan fragmanı izlemeye gidiyorum:D Bu bölüm ithaf yok acele paylaşıyorum çünkü kb:)
İYİ OKUMALAR! :D♥
Harry'nin yüzündeki şok açıkça belli olurken aşağı baktım.
Dik oturarak ona baktım. Bunu asla yüksek sesle sormayı ummuyordum fakat şimdi umutsuzca cevap bekliyorum. Neden tüm bunlar umrumda değil, hiçbir fikrim yok.
Harry'nin gözleri benim üzerimde dolaştı. '' Neden beni geri öptün? '' diye karşılık verdi.
Ağzımı açtım. '' B--ben... ''
'' Buna rağmen Aaron ile birliktesin. ''
Atmosfer yeniden değişmişti ve bu bende bir sızıya sebep oluyordu.
'' Bunun hakkında konuşmak istemiyorum. '' diye belirttim.
'' Buna sen neden oldun.
'' Beni ilk sen öptün. ''
Harry kanepeden kalktı, sırtını bana döndü. Olayı bu noktaya getirdiğim için pişman olmuştum.
'' Sana battaniye getireyim. '' dedi soğukça. Kendi odasına doğru gözden kayboldu ve ben de başımı ellerimin arasına aldım.
Geçen sefer kullandığım battaniye ve yastığın aynısıyla geri döndü. Ayağa kalktım, dudağımı dişledim.
'' Özür dilerim, '' dedim aceleyle. '' Seninle hırgür olmak istemiyorum. '' Harry'nin suratına sürpriz bir sırıtış yayıldı ve battaniyeleri yere düşürerek kahkaha atmaya başladı.
Ona bir bakış attım. '' Komik olan ne? ''
Harry gülmeye devam ederken, nefes nefese ellerini dizlerine koydu. '' rose, ne cehenneme kim hırgür olmak diyor? ''
Kıkırdamaya başlamadan önce hafifçe gülümsedim.
Harry geri kanepeye düştü, hala gülüyordu. Ona katıldım ve dizlerimi göğsüme çektim, dudağımda hala bir gülümseme oynuyordu.
Tekrar onun koluna yaslandım. Teninin benim tenime değdiğini hissetmek garipti.
'' harry, biz arkadaş mıyız? '' diye sordum.
Harry iç çekti. '' Bilmiyorum, Rose. '' dedi.
'' Neden olamıyoruz? '' Kelimelerin üstünde hiçbir güce sahip değilmişim gibi görünüyordu.
'' Arkadaş olmak istediğini mi söylüyorsun? ''
'' Şey, bir pislik olmadığın zamanlarda, aslında oldukça keyiflisin. '' dedim.
Aşağı baktı. '' Teşekkürler. '' dedei alaycılıkla ve yeniden kıkırdadım. Gülümsedi ve ben de yanaklarının içine incelikle bölünmüş olan gamzelerini inceledim. Kalbim istemsizce çırpındı.
'' Tamam, Rose, '' dedi. '' Eğer arkadaş olmak istiyorsan, o zaman olabiliriz. ''
'' Gerçekten mi? ''
" Elbette. Benim snickers depomun nerede olduğunu öğrendin, yani sanırım gizleyecek bir şey kalmadı. " diye sırıttı.
Gizleyecek bir şey kalmadı.
" Senin orada bir depon mu var? "gözlerimi genişlettim.
" Kahretsin, " dedi ve başını salladı. Güldüm. " Evet. " dedi. " Üç yüz tane kadar var. "
'' Üç yüz? Bir kıyamet saldırısına veya başka bir şeye yakalanmayı mı ümit ediyorsun? ''
'' Snickers zulam bana kıyamette yardım edebilir. Düzgün gerçekleri kabul et Rosalie. ''
Koluna şaplak attım ve biraz irkilerek güldü.
'' İzle, Rosie. ''
'' Pislik. '' Koltuğa oturdum ve kollarımı göğsümde birleştirdim.
'' Yani sana 'Rosie' dememi de 'Rosalie' dememi de istemiyorsun. Ne cehenneme çağıracağım seni? ''
'' Rose! ''
'' Eğer biz arkadaş değilsek, yapmayacağım. ''
Ona bir yastık fırlattım ve gözlerimi devirdim. '' Eğer böyle olacaksa, ben arkadaş olmak istemiyorum. ''
'' Ah, geri dönüşü yok. Snickerslarımın yerini öğrendin bile. ''
Biz televizyona döndüğümüzde, hala Family Guy'ın bir bölümü devam ediyordu. Harry ve ben ilk tanıştığımızda, onunla arkadaş olacağımı asla ummazdım. Hiçbir neden yokken bana karşı çok kabaydı. Hala bana karşı kaba değil diyemem ama şimdi bana evinde kalmama izin verdi, sanırım bu bir başlangıç.
Harry kanepede arkasına yaslandı ve ben de yanına kıvrıldım. Gecenin geri kalanında üzerimize bir rahatlık çöktü ve ara sıra gülerek programı yorumladık.
Göz kapaklarımın kapanmaması için savaşıyordum ancak yenildim ve kapattım. Başımı Harry'nin omzuna dayadım, kokusunu içime çektim ve gerçekten gün içinde ilk kez böyle rahatladığımı hissettim. Çevremdeki televizyondan gelen seslerden dolayı, kısa süreli bir uykuya daldım. Aaron'ın yanında hiç uyumamıştım.
Aaron düşüncelerimin arasına kaydığında suçluluk beni tüketiyordu. Neden suçlu olmalıyım? Harry ve ben sadece arkadaşız.
Gecenin ortasında uyandığım da başım hala Harry'nin omzundaydı. Onun yavaş, sık nefeslerinden çok uyuduğumu söyleyemem. Kolunu belime dolayarak başını yavaşça benimkine dayadı, alınlarımız hafifçe sürtünüyordu.Vücudu benimkinin yanında sıcaktı.
Uykulu halde biraz gülümsedim, biliyorum eğer düzenli Rose olşsaydım onu iterdim ve doğruca evime giderdim.
Fakat o düzenli Rose yavaşça kuruyor ve yok oluyordu. Bence bu Harry ile ilgili bir şey, nasıl olduğu hakkında oldukça meraklıyım ama Harry'nin yanında daha önce hiç hissetmediğim gibi hissediyorum. Ve bunun umrumda olduğunu sanmıyorum.
Harry'e geri sarıldım ve gözlerimi tekrar kapattım. Harry biraz daha hareket ettirdi, iç çekti ve kolunu tekrar bana sardı. Ben ise onun kokusu ve zihnimdeki zümrüt yeşili gözleriyle tekrar uykuya daldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hidden | (Türkçe)
ФанфикRose, Harry'den hoşlanmıyor Ve Harry de, Rose'dan hoşlanmıyor Fakat belki acımasız bir adamın karanlık gözdağı ve kurumsal bir komplo için değişebilirler, ya da, en azından, bir snickers zulası için Author @seasidestyles