6-KORKU NÖBETLERİ

3.4K 421 158
                                    

Üç belki dört gün geçmişti.Lisa'yı ikinci kez kaybedişimin ardından.O gün her köşeyi en az iki kez aramış ama onu bulamamıştım.
Eve döndüğümde ise kimsenin yüzüne bakmamış kendimi odama kilitlemiştim.

Herkes gittikten sonra jennie, kapımın önüne gelip,konuşmak için israr etmiş daha sonra jisoo ile tartışmasının ardından evi terketmişti. Jisoo ise yalnız kalmak istediğimi bildiği için rahatsız etmemisti beni.

En son benim için en değerli insanı,büyük babamı kaybettiğimde ağlayan ben, bu sıralar sık sık ağlar hale gelmiştim.Avucumun içinde duran minicik şekere bakınca ağlayasım geliyordu,onu kovduğumu hatırladıkça da, onu bulamadığımı düşününce de.

Geri gelir diye umut etmiştim.Nasıl olsa Rose iyiydi ona göre.Öyleyse iyi Rose'a geri gelirdi değil mi? Gelmemişti... Acaba elini mikrop kapmadan temizleyebilmiş miydi?

Markette çalışmaya başlamıştım bu süre içinde.Okula gitmeyi iyice ihmal ediyordum.Okuldaki arkadaş müsveddelerimi görmektense daha fazla mesai yapmak istiyordum.

"Rose ben çıkıyorum, sen de kapatıp çıkarsın."

Sevmediğim market görevlisi beni sevmiş hatta güvenip marketini emanet etmeye bile başlamıştı.
O gelirse alma içeriye demişti, bir kere bir şey verirsin yine gelir. Gelseydi tüm param ile ona şeker alabilirdim.Ama o yine gelmemişti

"Tamam.Ben de yerleri silip çıkarım."

Yaşlı adamın gidişini seyretmiş arkasından kasada duran bilgisayardan kısık seste bir müzik açarak yerleri silmeye başlamıştım.Bir şeylerden hırsımı alıyormuş gibi bastırıyordum sopanın ucuna.

"Bakar mısınız?"

Bu saatlerde pek müşteri gelmezdi normalde markete.
Sesi duyar duymaz hemen kasaya koşmuş,müziği kapatmıştım.Başımı kaldırdığımda karşımda iyi giyinimli,uzun boylu bir Kadın olduğunu görmüştüm.

"Nasıl yardımcı olabilirim?"

"Rose sen misin?"

Borçlu olduğum kişileri ve yerleri geçirmiştim hızla zihnimden.Böyle bir kadının benimle ne işi olabilirdi?

"Benim.Bir sorun mu var?"

"Lisa ile ilgili konuşmaya geldim."

İsmini duymamla birlikte gözlerimi iyice açmış hemen atılmıştım.

"Lisa mı?Siz onu tanıyor musunuz?Peki şu an nerede olduğunu biliyor musunuz?"

"Hmm.Biliyorum."

"Şey...O zaman bana söyleyebilir misiniz?Onu görmem gerekiyor.Söylemem gereken şeyler var"

Düşünüyormuş gibi yapmıştı bir süre. Kim olduğunu önemsemiyordum artık.Doğru söylüyor olduğundan da emin değildim.

"Lisa evinde.Evini bilmiyor musun?Bu sokakta oturuyor.Senin evinin az ilerisinde."

Bu kadın benim evimin yerini nerden bilebilirdi ki?

Endişelenmeye başlamıştım.

"Bakın.Kim olduğunuzu bilmiyorum.Ama benimle neden dalga geçtiğinizi merak ediyorum."

Benimle oyun oynuyormuş hissine kapılmıştım.

"Seninle dalga geçmiyorum.Ben bae joo-hyun. Herkes Irene der. Lisa'nın üvey ablasıyım.Dün sabah annem kalp krizi geçirdiği için buraya geldim.Gece Lisa ile biraz sohbet etmeye çalıştım ve bana seni özlediğini söyledi.Evinin yerini ondan öğrendim.Burda çalıştığını da ev arkadaşın söyledi."

Zilli ||  ChaelisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin