Bir bakış

13.3K 308 25
                                    

Arkadaşlar hikâyem muhafazakar kesime hitap ediyor. Lütfen dini olduğu için beğenmeyenler hikâyemi görmezlikten gelsinler.Ben kimseyi okuması için zorlanıyorum. Beğeneceğinizi umaraktan...

Lise sondaydım. Her zaman ki gibi dolabımın karşısına geçip elbiselerime göz gezdirdim. Kırmızı şortumla sıfır kollu salaş beyaz bir tişörtte karar kıldım. Saçlarımı maşayla bukle bukle yaptıktan sonra hafif makyajımı da tamamlayıp çantamı da alarak aşağı indim.

Bu arada ben Sevda Haya. Herkes bana "Sevda" der. Haya ismini rahmetli babaannem koymuş. "Kız hayalı olsun" demiş. Dinine bağlı bir kadınmış.Her neyse, kahvaltılı yaparken annemin ani sorusuyla irkildim. "Ee Emre'den naber?". Off ne haber olabilir ki, göz ucuyla bile bakmıyor. Ben onun için süslenip okula gidiyorum. Resmen okulda tek bakmayan o.
"Dalga mı geçiyorsun anne?"

Babam da sohbete katılmak istemiş olacak ki

"Bak kızım kendini bu kadar kaptırma sonra çok üzülürsün"
Yeter ya karı-koca beni daha fazla üzmek için birlik kurmuşlar resmen.

"Baba! Bu konuyu konuşmak istemiyorum".
Cevap vermediler. Iştahım kaçtığı için ayakkabılarımı giyip evden çıktım.

Özel bir okulda okuyordum. Okulumuzda burslu burssuz diye ayrım yoktu. Herkes normaldi. Tabii ki kendini bir şey sananlar vardı ama kimse onları umursamıyordu. Ben burssuzdum. Emre de benim sınıfımdaydı. Ailesi muhafazakar bir aileydi. Kızlarla konuşmazdı, umursamaz tavırlar sergilerdi.Tamam, bu güzel ama bari beni umursasın. Bana benim hakkımda dediği tek bir şey vardı, 11. sınıftayken "Haya ismi daha güzel". O günden sonra ben de o hiç kullanmadığım Haya ismime karşı bir sevgi oluştu. Ama herkese ne diyeceğim "Bana Sevda demeyin artık Haya deyin". Böyle saçmalık olmazdı değil mi?

Servisten indim ve sınıfın yolunu tuttum. Tabi Emre var mı diye etrafa bakmayı da ihmal etdiyordum. Sınıfa girdim ve sırama resmen sindim. Hande de yanıma oturdu.

"Günaydın Sevda"
"Günaydın"
Birbirimize gülümsedik ve ben tekrar sırama sinip henüz gelmemiş olan Emre'yi beklemeye başladım

"Sevda sana bir şey söyleyeceğim. Emre'nin annesi okula gelmiş"

dediği gibi ben yerimden kalktım, Hande'yi de koluma taktım ve okulu dolanmaya başlazım. Öğretmenler odasının kapısındaki Emre'yi farketmemle plan kurmaya başladım. A evet buldum. Biyoloji öğretmenine proje ödevleri hakkında sorular soralım. Hande ile beraber Emre'nin yanından geçip öğretmenler odasına girdik. Ceyda Hoca çayını içerek matematikçiyle sohbet ediyordu. Hande, Ceyda Hoca'ya sorular sorarken kapalı bir bayan farkettim. Evet, kesin Emre'nin annesi. Benziyorlardı. Lacivert bir eşarp takmıştı. Gülümseyerek yüzünü göremediğim bir hocayla konuşuyordu.Ben içimden "Allahım inşallah annesi benim kayinvalidem olsunnn" diye yalvarırken o, hocayla konuşmasını bitirip kapıya yöneldi. Tabi Hande de Ceyda Hoca'ya teşekkürlerini sıraladıktan sonra biz de kapıya yöneldik. Öğretmenler odasından çıktığımızda Emre ve annesi gitmişti. Neyse, en azından annesinin nasıl biri olduğunu gördüm. Sınıfa çıkıp sırama yönelirken Emre ile bir an göz göze geldim. Hemen gözlerini çevirdi. Tabi beni bir titreme aldı. Sırama oturdum, heyecandan elim ayağım titriyordu. Sadece göz göze gelince böyle oluyordum. Acaba onunla konuşmaya kalksam ne olurdu. Fizik hocası sınıfa girdi. Son senem olduğu halde dersi doğru düzgün dinleyemiyordum. Bu yüzden özel ders alıyordum. Niye dinleyemediğim gayet açık. Emre benim yüzümü göremediği -görebilse de bakmaz zaten- için arkadan onu izliyordum. Büyük ihtimalle onu sevdiğimi anlamıştır.O ayrı bir konu. Ama çok yakışıklıydı. Kumral saçları, bal rengi gözleri vardı. Yüzünde anlamını çözemediğim güven verici bir nur vardı. Çenesinde yeni çıkmış az sakalları ona çok yakışıyordu. Düşüncelerimden hocanın sorusuyla sıyrıldım
"Sevda bu soruyu yapabilir misin?"

Soruya baktım. Evet, yapabilirdim. Özel derste Iklim Hoca öğretmişti. Kalktım ve soruyu bir güzel yaptım. Ben rezil olmamanın mutluluğunu yaşayayım derken duyduğum şeyle olduğum yerde donup kalmam ve aynı kıpkırmızı ya da büyük ihtimalle mosmor kesilmem bir oldu.
"Aferin çözdün ama dersi Emre değil ben anlatıyorum, dikkatini bana ver"

Bütün sınıf gülmeye başladı. Emre ne tür bir ifade takındı onu bilmiyorum çünkü şoku bir az olsun atlattıktan sonra kimseye bakmadan sırama geçtim ve dersi dinliyormuşum gibi yapma başladım. Teneffüste Hande'yi de alıp lavaboya gittim.
"Yaa Hande rezil oldummm, ben bir daha nasıl bakarım onun yüzüne." diye sızlanmaya başladım. Hande de boşver filan diye hiç bir işe yaramayan teselli yöntemlerini kullanmaya başladı. Aklıma gelen soruyla merak içinde Hande'ye döndüm.
"Emre ne yaptı hoca öyle deyincee?"

Hande biraz düşündü. Söylemeye tereddüt ettiği çok belliydi.

"Sevda üzgünüm ama kafasını kaldırıp ifadesiz bir şekilde hocaya baktı, sonra tekrar önündeki defterine döndü."
Bu kadar işte. Ağlamaya başladım, Onu iki senedir seviyordum. Çünkü iki senedir bizim okuldaydı. Üç senedir bizim okulda olsaydı üç senedir severdim. Of ne saçmalıyordum. Zilin sesiyle kendime geldim. Hande hala teselli etmeye çalışıyordu. Ama ne yazık ki onu dinleyecek kadar ona yoğunlaşamıyordum. Yüzümü yıkayıp biraz kendime gelmeyi bekledim. Ağladığımın anlaşılmadığına emin olduktan sonra sınıfa girdim. Emre'ye bakmadan sırama oturdum. Tek elimi yumruk yapıp dirseğimi sıraya yasladıktan sonra kafamı da yumruk yaptığım elime yasladım.

Gün boyunca aynı vaziyette gelen geçen hocaya dikkatimi veriyormuş gibi yaptım. Okul bittikten sonra dağıldık. Ben servise gidiyordum Hande de yanımda bana servise kadar eşlik ediyordu. Bir şeye karar verdim.
"Hande yarın Emre ile konuşmayı deneyeceğim".
"Bak Sevda cevap filan vermezse yıkılırsın".
"Saçmalama, ben de insanım kısa da olsa cevap verecek eminim, hem son senemi. Onu bir daha nerede göreceğim, okulun bitmesine üç ay kaldı"
Hande düşünceli bir şekilde bana baktı.
"Bak eğer kendini daha iyi hissedeceksen ve en kötü ihtimalleri göz önüne alacaksan peki".
Servis gitmeden binmek için Hande'ye veda edip servise bindim.

Eve geldiğim gibi kendimi odama atıp Emre ile nasıl konuşacağımın provasını yapmaya başladım....

AŞKIN HELALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin