Bölüm 3

136 6 0
                                    

Bodruma indim, işime yarayacak bir şey arıyordum ve bulabilirsem eğer bodrumda ya da Shawn'ın odasında bulabilirdim.

Bodruma inip alet çantasını aldım, çekici çıkardım bununla camı kıracaktım. Shawn'ın odasına çıktım, çekmeceleri karıştırırken telefonumu buldum. Hemen Jackson'ı aradım. "Ellie, Tanrım iyi misin?" dedi, zaman kaybedemezdim "Sorgulamadan atacağım konuma gel!" diyip kapadım ve konum attım.

Onu dışarıda bekleyecektim. Camı çekiçle kırdım ve atladım. Ayaklarımın yere değmesini beklerken birinin kucağına düştüm. 'Nolur, George olsun.' diye düşündüm. Off, yine yakalandım. "Bıkmayacaksın, değil mi?" dedi. Beni kendi odasına kilitledi ve "Bekle burada." dedi. George bulamadığını, etrafımda neler olduğunu söylememi istemişti. Ben de ona haber vereceğimi ama şimdi eve dönmesi gerektiğini söyledim. Kapı açıldı.
Oha.
Çüş.
Bu çocuk bana ne yapacaktı?
Elinde anladığım kadarıyla beni bağlamak için bir sürü şey vardı. "Yat." dedi. "Hayır, olmaz!" dedim. Ciddileşip "Cezanı iki katına katlamak istemezsin herhalde?" dedi. Odasındaki küçük masada bir bıçak gördüm ve bıçağı alıp ona fırlattım. Zafer! Bıçak koluna geçmişti. Hızla kapıya koştum. Diğer eliyle karnıma bastırıp beni duvara yapıştırdı. Sonra "Cezan iki katına çıktı, ha bir de şunu izle." dedi. Kolundaki bıçağı çıkardı ve yara bir kaç saniye içinde iyileşti. İz bile kalmadı!!

Sırıttı ve üstümdeki her şeyi çıkardı. Sadece iç çamaşırımla kalmıştım. "Şimdi, yat!" dedi. Yattım, "Sol kolunu kaldır." dedi kaldırdım ve yatağın sol tarafına bağladı. Tüm bedenimi yatağa bağlayınca bağırmaya başladım. "Neden bu kadar acımasızsın? Bırak beni!!" derken ağzımı bantladı. "Aah, sanırım susadım. Tabi ki bu seksi vücuda bu kadar fazla dokununca olacağı buydu." dedi. Bunları söylerken parmaklarının ucuyla karnımda yuvarlaklar çiziyordu. İyi hissetmiyordum. Dişlerini gösterip boynuma ilerledi ve kanımı içmeye başladı. Yine o tarifsiz acıyı yaşıyordum. Sanırım doydu, çünkü geri çekildi. Gözlerimi kapattım.

Yatağın üstündeki göçmeyle gözümü açmam gerekti. Shawn sadece boxerıyla bana ilerliyordu. Üstüme çıktı, bir eliyle kalçamı sıkarken diğer eliyle belimi okşuyordu. Boynuma küçük öpücükler kondurmaya başladı. Öpücükler sertleştikçe kalçamı daha çok sıktı. Artık öpücükler geçen gün neredeyse ağlamama neden olan emmelere döndü. Bu sefer gerçekten ağlayacaktım. Çünkü ağzımdaki bant inlememe engel oluyordu ve Shawn morarıp, kan toplayan yeri emiyordu. Bir 5-10 dakika devam etti ve sonra beni çözdü. "Kaçamayacağını anladın, umarım istediğim şeyleri yapmazsan cezasını çekeceğini de anlamışsındır." dedi ve beni kucağına aldı ve koltuğa oturttu. Yatağın üstündeki halatları topladı ve onları bir yere götürdü. Gelip beni tekrar kucağına aldı sonra yatağına yatırdı. Kaşık pozisyonunda uykuya daldık...

For Blood/MendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin