Merhaba Sınır'ı kaldırdım. Ama okuyup,yorum yapmamanız beni üzüyor. Neyse Umarım beğenirsiniz ❣️
Ağır adımlarla ilerliyordu Ayça sanki kalbi yerinden çıkacak gibiydi. Durdu. Yan tarafındaki satıcıdan su aldı bir yudum içti ve yürümeye devam etti. Nasıl olsa daha vakti vardı. Erkenden gidip fazla meraklıymış gibi gözükmek istemezdi. İki sokak kadar ilerledi.Saat 4.50 olmuştu. Artık kafenin olduğu sokağa giriş yapabilirdi. Yürüdü...
Kafeden içeriye girdiğinde Sinan orada bütün yakışıklılığıyla oturuyordu. Aynı anda Sinan'da Ayça'yı görmüştü. Kendi kendine Aman Allahım dedi. O kırmızı dudaklar,bal rengi saçlar, mavi gözler... Ayça'yı görmeyeli ne kadar güzelleşmiş diye düşündü.
Ayça ilerleyen adımlarla Sinan'ın masasına geldi. Sinan ayağa kalktı ve 'hoşgeldin Ayça' dedi. Ayça 'hoşbuldum Sinan' dedi. Sinan kendine ne olacağını Ayça'ya nasıl aşık olacağını henüz bilmiyordu.Ayça ve Sinan yerlerine oturdular. Ayça bol köpüklü Türk kahvesi istedi. Sinan ise karanfilli çay istedi. Her zamanki gibi dedi Ayça içinden zevkin değişmemiş. Sinan' içeceklerimiz de geldiğine göre seni buraya neden çağırdığımı açıklayayım.Ayça ben senin çizimlerini çok beğeniyorum . Aslında seninle ortak olmak birlikte çalışmak istiyorum.' Dedi Ayça'nın beklediği bir şeydi ama birlikte çalışmak mı dedi kendi kendine . Bu çocuk benim ona olan ilgimi bilmiyor mu? Biraz da olsa sinirlendi Ayça. Yinede düşünmeliyim demeliydi bu fikre .
Kahvesinden bir yudum aldı ve 'Sinan bu teklif çok iyi ama biraz düşünmeliyim. Sana yarın haber vereceğim' dedi. Sinan da 'Tabiki'dedi. Ayça ayağa kalktı. ' Görüşmek üzere' dedi ve kafeden çıktı. En iyisi Deniz kokusunu içine çekip rahatlamaktı. Alsancak/Kordon tarafına doğru yürüdü. Çimlerin üzerine oturdu. Biraz da olsa rahatlamıştı. Sinan'ın fikrini kabul edecek miydi? Eğer ortak çalışırlarsa Sinan'a olan ilgisi artar mıydı? Bu soruların cevabını arıyordu Ayça. O anda Telefonu çaldı arayan Selmaydı. 'Ayça nasıl geçti görüşmeniz?'diye sordu. Ayça 'iyiydi' dedi
Selma' Ayça betler oldu anlatmayacak mısın' dedi merakla ' Selma eve gelince anlatsam olur mu' dedi Ayça , Selma kırılmış bir şekilde 'tamam' dedi Ayça gözlerini kapadı ve denizin sesini kokusunu hissetti.
Şimdi kendini biraz daha iyi hissediyordu Ayça . Ayağa kalktı ve yürüyerek evin yolunu tuttu.Saate baktı Saat 6.10 olmuştu. Evin köşesindeki pastaneden bir pasta aldı ve eve çıktı. Kapıyı açtı. içeriye girdi.Selma evde yoktu. Acaba nereye gitmişti? Pastayı buzdolabına olmak için mutfağa girdi. Dolabın üzerinde bir post-it buldu. Ayça tatlım ben arkadaşlarımla bara takılmaya gidiyorum. Yazıyordu. Ne? Dedi kendi kendine buda neyin nesiydi? Selma bara hiç gitmezdi ki.
Ayça kendi odasına geçip pijamalarını giydi ve kitap okumaya başladı. Kitabın arasında gittiği barın adresi ve istersen sende gel Ayça yazıyordu. Aslında iyi fikirdi ama emin değildi. Akşam 9'dan sonra kıyafetlerini değiştirip mutfağa gitti . Dolaptan bir şeyler atıştırıp dışarıya çıktı. Yine düşünceler içindeydi Ayça Acaba Selma'nın yanında kimler vardı? En iyisi arayıp sormaktı.
-Alo Selma sesim geliyor mu' dedi Ayça
-geliyor' dedi Selma gayet neşeli bir şekilde
-Yanına geliyorum da tanıdık kimler var' dedi Ayça
Selma saymaya başladı
-Burak, Leyla, Sinan, Ayberk bu kadarız' dedi Selma
-Ne? Sinan mı ' dedi Ayça
Onun Ne işi vardı orada dedi kendi kendine sonra Selma'nın Telefonu kapandı. Gitmeli miydi? Gitmemeli miydi? Emin değildi Ayça . En iyisi gitmek olabilirdi. Çünkü hem iş ile ilgili bir şeyler sorabilirdi hem de yakınlaşabilirlerdi.
Sonunda yazdım. Kısa olmasından dolayı özür diliyorum ama motive edici bir şey Yok o yüzden yazmam biraz uzun sürüyor yazmışken de hemen yükleyeyim diyorum.
İyi okumalar umarım beğenirsiniz 💖
A<>K🌈
