Heyecandan yerimde duramıyorum. Evet bu gün sonuçların açıklanacağı gün. Bilgisayarın ekranında donup kalmam dışında herşey normal gidiyordu. Ailemin sesi bulanık bir şekilde kulağıma dolarken bense elim enter tuşunda öylece ekrana bakıyorum. Basamıyorum. Korkuyorum. Hayatımın değişmesi bu sonuca bağlı.
Annemin sesi kulağımda netleşirken silkinip annemin suratına baktım.Bu kadın benim için her fedkarlığı yapmış,hayatımı istediğim gibi şekillendirmem için çırpınıp durmuş, elinden gelen herşeyi, maddi, manevi desteği benden esirgememiş biri. Kısacası benim herseyim olmuş.
Annem alnımdan öptükden sonra tekrar ekrana bakıp bir cesaretle enter tuşuna bastım. Sayfa açılana kadar hani derler ya hayatım film şeridi gibi gözümün önünden geçti diye, ha işte öyle oldu. Sabaha kadar çalıştığım zamanlar, otobüste test çözerken durağı kaçırdığım an, annemin meyve soyup ağzıma tıktığı geceler...
Ve işte o an..
Sonucu gördüğüm an kafamda milyonlarca havai fişeğin patladığını hissettim. Gözümün aldığı şekli görmek isterdim. Yuvalarından çıkan gözlerim ve ben kocaman bir çığlık attım. Orda 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi mi yazıyordu şimdi? hayallerimin okulu. İzmir. Tüylerimin diken diken olduğunu hissettiğim anda gözümden düşen sevinç gözyaşının yanağımı ıslattığını fark ettim. Sonra arkama dönüp annem, babam ve iki kız kardeşime aynı anda sarılıp " Tıp fakültesi bekle beni!.." dedim bağırarak. Tabi o an gözümden düşen yaşlara engel olamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatı İçtim
Teen Fiction... Hissizliği hissediyorum.Kafamda milyonlarca hayal, dibi görünmeyen düşüncelerim var... Gerçek hayat nedir anlayamıyorum.Sadece elimde kalan bir kaç saatlik sahte mutluluk. İlacını almış bir hasta gibi mutluluğu istiyorum... 18 yaşında,uyuşturucu...