Okulun ilk haftası çok eğlenceli geçti. Eda varken eğlenmemek mümkün müydü ? Herkesle çok çabuk kaynaşıyordu. Havasından geçilmiyordu. Sınıftaki erkeklerin gözdesiydi. Eda olmasa hiçbiri benle takılmazdı eminim. Birçok kişi evimize geldi ,kaldı. Sabahlara kadar eğlendik güldük. Litreler dolusu alkol de cabası. Kız sünger gibi içki tüketiyordu. Gece gündüz dinlemiyordu.Bense lisedeyken 2 bira bir bardakta vodka içmiştim.O içerde ben içemez miyim? Bana verilen hiçbir bardağı geri çevirmiyordum. Kusana kadar içiyordum. Hatta içemeyecek gibi olunca tuvalete bardakla girip, onu döküp biraz oyalanıp içtim diye devam ediyordum. Sadece tuvaletle de kalmıyordum camdan balkondan banyo mutfak evi köşe bucak alkol yapıyordum ,kimsenin anlayacak durumu yoktu zaten hepsinin zaten kafası güzeldi. Bende çok güzel içerim , ben bayağı içerim , oo ben neler içtim falan havamı da atıyordum. Sigara konusuna gelince de eskiden 5-6 dal iken şimdi bi paketi bitiriyorum. İçtikçe bir sigara yakıyorum, bitince anlamadım deyip tekrar yakıyorum. Sabah uyanmak felaket oluyor. Başım ağrıyor , midem bulanıyor, sürekli öksürüyorum, tenim mor gibi oluyor, ellerim titriyor, yemek yiyesim gelmiyor, halsizlik falan, baktım olmayacak Edaya artık hafta da bir içelim eve de kimseyi çağırmayalım ben hastayım dedim. İkna etmek biraz zor oldu ama bana kıyamadı kabul etti.
Derslerden hiçbir şey anlamıyordum. Hocalar anlattıkça sıkılıyordum. Kafam hep başka yerlerde geziniyordu. Yoklama için okula gidiyordum resmen. Molalar çok zevkliydi ama. Kampüsün bahçesinde sigara ve çay içip muhabbetler ediyorduk. Kahkahalar atıp dedikodular yapıyorduk.Bir gün yine moladaydık tam sigaramı yakacaktm bir çakmak uzandı. Kafamı kaldırdım ve birden tüylerim diken diken oldu. Rüyamda gördüğüm çocuktu bu ,inanamıyorum. Gözlerimi gözbebeklerine diktim ve yutkundum. O sırada bana:
" Seni korkutmak istememiştim, o çantadan çakmağı bulmak biraz zaman alır diye düşünmüştüm " dedi ve gülümsedi.
" Biraz dalgındım, korkmadım ayrıca teşekkür ederim " dedim. Şaşkın bir vaziyette.
Gülümsedi ve gitti.Dur gitme daha öpüşecektik diyemedim tabi ki. Arkasından uzun süre bakakaldım. Havalı siyah deri mont takılan bir grubun içine girdi sarmaş dolaş kahkahalar atarak uzaklaştı kampüsten. Ben de kendimi havalı oldum sanıyordum. O kızların yanında ben liseli kalırdım. Sinirlendim bir sigara daha yaktım. Adı neydi acaba ? Rüyamda nasıl onu görebildim? Bu bir işaret miydi? Aşık mı oldum acaba? Kafamda yığınlarca sorunun cevablarını ararken Eda nın yanıma gelişini görmemiştim. Omzuma dokunup:
" İyi misin tatlım, canın bir şeye mi sıkıldı " dedi yüzüme tuhaf tuhaf bakarak.
"İyiyim canım dalmışım öyle geldiğini göremedim, yok bea kim canımı sıkacak " dedim ve gülümsedim.
" Tamam Başak sorun yok o zaman " dedi ve ekledi
" Yarın cumartesi cezamız bitiyor güzel bir partiyi haketmedik mi ? " dedi şirinlik yaparak.
Derin bir nefes alıp:
" Of Eda tamam ama bu akşam değil yarın akşam olsun evde işlerim var " dedim hafif gülümseyerek
" Tamam bari öyle istiyosan ben bizimkilere haber vereyim" dedi ve arkasını döndü . Gitmeye hazırlanıyordu.
Bir anda kafamda bir ampul yandı sanki. O çocuğu ve grubunu da partiye çağırmak istedim. Ama bunu nasıl yapacaktım. Ne ismini ne de hangi bölümde olduğunu biliyordum. Hemen Eda ya seslendim. Çocuğu ve arkadaşlarını tarif ettim. Tabi rüyamı anlatmadım. Trajikomik bir durumdu dalgaya almasını istemedim.Halledeceğini söyledi ve gitti.
Ayy çok heycanlanmıştım. Bir an önce eve gidip işlerimi halletmem lazımdı. Birde yarın ne giycem, neler konuşcam düşünmem lazımdı.Yarın büyük gündü benim için. İnşallah gelir dedim içimden binlerce kez...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatı İçtim
Teen Fiction... Hissizliği hissediyorum.Kafamda milyonlarca hayal, dibi görünmeyen düşüncelerim var... Gerçek hayat nedir anlayamıyorum.Sadece elimde kalan bir kaç saatlik sahte mutluluk. İlacını almış bir hasta gibi mutluluğu istiyorum... 18 yaşında,uyuşturucu...