43

3.5K 432 33
                                    

"Jeongguk."

Karşı taraftan devam etmesini belirten bir mırıldanma geldiğinde üzerindeki hırkasına iyice sarıldı ve Yoongi'nin uyanmadığına emin olmak için balkon kapısından odaya doğru baktı.

"Bu saatte hiç sırası değil belki ama aramak zorundaydım. Taehyung aptalı
sana mesaj atmayı veya aramayı bir türlü
akıl edemiyor."

Taehyung'un adını duyduğunda istemsizce iç çekmişti Jeongguk. Evden ayrılalı henüz iki saat olmamıştı ancak onu özlemişti.

"İkiniz de boşu boşuna üzülüyorsunuz. Ben de başta sinirlendim sana ama ilişki de olacak böyle şeyler, gayet normal. Henüz ilk kavganız, bu kadar büyümesini anlayabiliyorum ancak bazen biz de bağırıyoruz birbirimize Yoongi'yle. Ama sonuçta seviyoruz birbirimizi, bir sarılmaya bakıyor dargınlığımız."

"Jimin.. Sadede gelsen?"

Derin bir nefes aldı ve sıkkınlıkla saçlarını karıştırdı Jimin. İkisi de inatçı keçinin tekiydi.

"Sen ne durumdasın bilmiyorum ama Taehyung hiç iyi değil. Beni aradı az önce,
ağladı. Ona kızgın değildim, sadece kırgındım dedi. Affedecektim zaten dedi."

"Ne? Cidden mi?"

Jeongguk'un sesindeki heyecanı fark eden Jimin gülümsemişti.

"Evet, ayrıca evini geri almadığını biliyorum. Onun yanına dönmelisin."

"Ne? Nasıl?"

"Seni yeterince tanımam için beş ay fazlasıyla uzun bir süre Jeongguk. Ona söz verdim, hadi dön eve. Uyandığında seni göremezse delirtir beni."

"Hemen. Hemen gidiyorum." dedi heyecanlı sesiyle.

"Ve şey.. Teşekkür ederim Jimin."

"Önemi yok. Bir daha böyle bir duruma gelmeyin, bozuşuruz."

"Pekâlâ." diyerek telefonu kapattığında oturduğu banktan kalktı.

Eve gitmeden önce açık bir barınak bulması gerekiyordu. Taehyung'a ufak bir sürpriz yapmalıydı.

starry night | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin