Gecelerim uzun oluyor,
sabahlarında sen olmayınca..
Medya; Keremcem Nerelere Gideyim
♧♧♧
Yazardan;
"Neden evine gittin neden?!" diye bağırdı İclal Ali'ye. Umursamadı Ali. Her tartışma gibi bu da biraz sonra biterdi.
"Prensesim büyütüyorsun," dedi eli İclal'in çakma sarı saçlarına giderken. Eli saçlarındayken Pelin'in saçlarını düşündü. İclal'in saçları boyanmaktan yıpranmıştı ve sertti ama Pelin'in saçlarının yumuşak olduğuna emindi.
Son günlerde Pelin'i fazla önemsiyordu. Sürekli aklına geliyordu o kız. Son yaşananlardan kaynaklandığını düşündü ve güzelliğiyle aklını alan sevğilisine döndü.
"Büyüttüğüm yok Ali, akşam geç saatlerde sevgilim bi kızın evine gidiyor. Üstelik o kızın sana karşı boş olmadığını biliyorsun,"
Sözleriyle Ali afallamıştı. Pelin'in duygularından haberi yoktu çünkü gözlerini İclal kör etmişti.
"Ne yani Pelin bana karşı..."
Sustu. Bu içinde bir şeylere yer açmıştı. Ama ne olduğunu bilmiyordu. Tamam, yakışıklı biriydi kızlardan iltifat, ilgi fazlasıyla alıyordu. Ama Pelin! O diğer kızlardan farklıydı, onun içinde hala bir çocuk vardı ve o sevemezdi. Evet, Ali tamamen böyle düşünüyordu.
"Neden gittin?" dediğinde İclal, Ali şaşkın ifadesiyle hastanenin arkasına ilerlemeye devam etti. Ve onları takip eden Pelin.
"Bekler misin Ali?"
İclal köşeyi dönmeleriyle hızlandı ve Ali'nin karşısına geçti.
"Seni seviyorum," dedi dolan gözleriyle. İclal için bu iki kelime naber gibi bir şeydi. Her çıktığına der, hepsinin arkasından ağlar ve hepsini bir öncekinden daha çok severdi. Hayat ona güzeldi.
Ali sustu bu sözlerine. Çünkü o ilk defa biriyle sevgili oluyordu. İclal onun ilkiydi. Ama o İclal'in bilmem kaçıncısı. Ali hiç yaşamadığı duyguları onda yaşamıştı ama o iki kelimeyi hiç bir zaman kolay bir şekilde söyleyememişti.
"Konuş!"
Yalvarır gibi çıkmıştı sesi. Ondanda duymak istiyordu bu sözleri. Bende dese bile yeterdi onun için.
İclal ilk defa kendini bu kadar çaresiz hissetti. İclal ilk defa böyle bir durumla karşı karşıyaydı. Aklındaki tek soru, Ali Pelin'e karşı bir şeyler hissediyormuydu?
"Onu seviyorsun değilmi, benimle oynuyorsun,"
İclal'in bu sözleri Ali'yi sinirlendirmişti. O, bir başkasına duygular beslerken asla İclal'le sevgili olmazdı. Ki, o gecede Pelin'e abisi olduğunu söylemişti. Onu kardeşi gibi görüyordu. Ama İclal bunları bilmesede olurdu.
"Yok öyle bir şey!" diye bağırmasıyla kendinden nefret etmeşti. O hiç bir kıza bağırmazdı. Böyle bir hakkı yoktu. Üstelik ömrünü adayacak kıza.
"Doğru söyle hoşuna gitti mi?"
Böyle bir soruyu nasıl sorardı. İclal'in istediği neydi ayrılmak mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebeğin Ömrü
Dla nastolatków"Siz Hiç Aşk Acısı Çekerken Başkasına Aşık Oldunuz mu?" Beni onunla aynı karede yaşatacak kadar güzel değil mi fotoğraflar? O uzaklara bakarken benim ona bakıp uzaklara dalmam için yok mu yeterince iyi bir manzara? Onun kokusunu sarıp getiren bir r...
