Guvenini Sinamak - BOLUM 6

182 7 3
                                    

   Bulutlarin arasindan pembelesip gokyuzunu aydinlatmaya baslayan gunes ; Eski istanbul gecelerinin (1 gun oncesine kadar) rekabet ve sehvet kokan renkleri  mor ve kirmiziya kacan barlarin kadin solistlerinin  elindeki sigarayi nazik nazik icmesi... Butun gecenin yorgulugunu atmak uzere taksiye atlayip sabaha karsi evine varan gitarci cocuk... Eglenmek uzere gittigi yerde renk karmasasina bulanip  haftalarca midesi bulanan narin kizlar... Sehrin arka sokaklarinda kimsesi olmayan insanlar...  Trafik isiklarinda bekleyip pecete satmaya calisan 5-6 yaslarindaki cocuk... Herseyi geride birakmislardi. Bir gece daha yoktu onlarin yasayabilecekleri. Hepsi igrenc kokan bi yaratiga donustuler. Cok sessiz olmasi iclerini urpertti. Ama hala o heybetini kaybetmemisti. Nice savaslar padisahlar  krallar ve liderler gorup eski olan her  mimarisinde cokca emek olan koca Istanbul curumeye birakilmisti.

  -Normalde olsa simdiye hareketlenme baslardi degil mi.? Dedi melis.

  -Evet kesinlikle baslardi.

   Biseyler yemek icin konservelerden actilar. Bu onlarin sabah kahvaltisiydi ve buna alismalari gerekiyordu cunku konserveler acilmadigi surece gercekten oldukca fazla dayaniyorlardi. Bi sonraki adimlarini dusunuyordu ikiside. Toprak fikrini soylemesede kendi evine gitmeyi istiyordu. Evi uskudardayi ve bir evi savunurlarsa kimsenin gelemiyecegini dusundu. Silahlari vardi ve 2 kisiydiler. Eger o pislikler evine girmeyi basarirsa baska bi yere kacarlardi. Suan kalmak icin bi siginak gerekiyordu kacma planinin gereksiz olucagini dusundu. Bunlari ayarlamak zahmetliydi ve zaten cantalari yeterince agirdi. Simdilik ev kismi haric diger dusuncelerini rafa kaldirdi. 

  Melis ise bu catida yasamayi bile kabul ederdi suan. Catida ufak bi baraka vardi. Yagmurdan ve yahut yakici gunesten  korunabilirlerdi burda. Ucuna sulama hortumu bagli bir cesmede bulunuyordu. Yemekleri biterse birlikte assagiya iner mahallenin bakkalindan yiyecek alirlardi. Komikce dusuncelerle kafasini doldurup hafifce gulumsedi. Sonra aklina bisey gelmisti... Karsindaki cocugu tanimiyordu bile. "Birlikte biseyler yapmak zaman gecirmek ona guvenebilcegim anlamina mi geliyor peki?" Melis ona herseyini anlatmisti ama toprak denen adam onunla paylasma geregi duymamisti. Sormaya nereden basliyacagini biliyordu.

  -Bana neden prenses dedigini hala anlatmadin?

  -O konuya hic baslama lutfen.

  -Guvenimi kazanmak istemiyorsun o halde.?

  -Pekala madem guvenini kazanmam gerek. Dinle bundan 2 sene once evliydim birde kizim vardi 4 yasinda. Bi gun karsima 2 polis memuru dikildi. Karin trafik kazasinda oldu yazili bir rapor kagidi verip gittiler. Ne cenazeyi teslim alabildim ne de dogru duzgun bi aciklama yapan oldu. O olaydan sonra dunyam yikilmisti. Kendimi toparlayana kadar kizimla ilgilendim. Aramizdan su sizmiyordu. Arastirmaya baslamistim. Samimi oldugum bi bilgisayar uzmani arkadasimla birlikte bi yerlere varmaya baslamistik. Uzman askerler ve bilimadamlarindan olusan gizli bi orgute ulastik. Kendilerine ARI KOVANI diyorlar. Meskenleri neresidir ? Nerede yasarlar bilmiyorum. Bildigim tek sey bu adamlar cok buyuk hisselere sahip ve ne yapacaklarina karar verdiklerinde onlerine gecmenin imkani yok. Istiyor yapiyor ve kazaniyorlar. Onlari ogrendigimi ve karim eger ellerindeyse geri vermelerini aksi takdirde kotu seyler olacagina dair bi e-posta attim. Acikcasi bunu hangi kafayla yazdim bilmiyorum. O zamanlar ne silah kullanmayi biliyordum ne de herhangi bi savas aletini. Evimi basip kizimi acimasizca vurdular. Onlara karsi koyamamistim bile... (Gozlerinden damlalar suzuldu) 

... Diyecegim o ki melis ; Kizimin saclarini taradigim zamanlari hatirladim ve istemsizce prenses demis bulundum.

   Melis duruma cok uzulmustu. Kendini sucladi. Ona  ailesini hatirlatmisti. Uzun uzun af dilediler birbirlerinden. Melis dusuncelere daldi Ari Kovani ismini bi yerde gormustu ama nerden hatirlayamiyordu bi turlu... Bi yandan da gercekten hoslandigini sanmisti o yuzden prensesim dedigini dusunmustu. Hos bi fikir oldugunu dusundu. Hayal kirikligi yasadi. Dusunce bulutu birden kalkti. Aklina bi fikir gelmisti. 

  -Su senin bilgisayar uzmani arkadasin hala yasiyor olabilir mi? Dusunsene belki de onun yardimiyla bu pisliklerden nasil kurtulabilcegimizi buluruz. Ne dersin? Daha sonra bu ari kovani muhabbetine gozatar intikamini alir karina neler oldugunu ogreniriz.

  -Suna emin olabilirsin melis o adam hala yasiyorsa ve bilgisayari ve aletleri yanindaysa yapamayacagi bisey yok... Yalnizca ari kovani isini seninle birlikte yapamam seni tehlikeye atamam. Ki zaten bu pislik salginindan sonra hayatta kaldilar mi yoksa birer yaratik mi oldular onu bile bilmiyoruz. 

   Gulumseyerek topraga bakiyordu melis. Gozlerinin taa icine.

  -Bi an benden hoslandigini dusunmustum. Deyiverdi.

   

   Toprak ayaga kalkti. Arkasini dondu. Biyik altindan gulumseyerek ;

  -Senden hoslanmadigimi soyleyemem.

   Yanaklari kirmizi kirmizi olmustu melisin.

  -Mmm... Ben... Sey.. Yalniz degilsin...

 

  -Vakit kaybetmeden su adamin evine gidelim orda hem guvende oluruz hem de konserve yemege ara vermek istiyorum acikcasi heheheh.

  -Yemek yapabilirim bize. Dedi melis ovgu bekleyen gozlerle topraga bakti.

Toprak kizin cumlesini duymazdan gelip ;

  -Yola cikalim hadi. Dedi. 

  Adamin evi kadikoy tarafindaydi. Ama yurumeyecek kadar halsizdiler cunku uyku uyumamislardi. Araba lazimdi ama yollar cok fazla bos araba oldugu icin  tikanmisti. 

   -Araba mevzusunu ben halledicem toprak.

   -Bilmedigim ozel bi guce falan mi sahipsin yoksa hahahah. Deyip kizin elinden tuttu toprak.

   Kiz birazda utangac ; 

   -Aslinda onun gibi bisey... Ters kontak yapmayi biliyorum ben. Dedi.

   -Bu duruma sasirmali miyim? Gulmeli miyim? Yoksa seni sorguya mi cekmem gerek tatlim?  

   -Eskiden bu kadar iyi bi insan degildim. Pis isler yapardim. Kotu insanlarla takilirdim. Sandigin kadar iyi bi gecmisim yok toprak. Kotu kizi oynayan iyi kizda degildim.

  BUNU AKLINDA TUTMASI GEREKTIGINE KARAR VERDI TOPRAK.

   -Goster hadi marifetlerini kotu kiz candy. hahahah 

  Arabayi calistirdiginda aslinda kizi denemek icin boyle soylemisti. Bu kiz tahmin ettiginde de farkli biriydi. Ama ondan hoslanmisti.  Ara sokaklardan dolasa dolasa kadikoye vardilar. Yolda yaratiklari  bowling oynarmiscasina ezmeden gecmiyorlardi. Haliyle sarsintili bi yolculuk olmustu.

   Adamin evine bi garaj kapisindan giriliyordu. Bu adam bi koturumdu. Yuruyemiyordu fakat akla gelebilcek her turlu teknolojiye sahipti. Toprak kameraya bakip konustu adamla. 2 Dakika sonra kapi yukariya dogru acildi. Kiza "Yanimdan ayrilma yabancilari pek sevmez " Dedi. Adamin bulundugu odaya gecerken bi hayli teknolojik cihaz ve anlam veremedikleri icatlar gorduler. Ikisininde aklina ; "Yaratiklari bu mu ortaya cikartti lan yoksa." sorusu geldi. Nihayet adamin odasina giris yaptilar adam ortada yoktu. Aniden kapi kapandi. Korkmuslardi. Arkalarini donduler elinde ki pompali bi tufegi ikiliye dogru yoneltmis tekerlekli sandalyede oturan bi adam vardi karsilarinda. 

  -Dostum benim toprak ?!  Napiyorsun sen ?!

  -Sen oldugunu biliyorum. (Bi makine gostererek) Sunun onune sirayla gecin cabuk. Ben soylemeden hareket etmeyin.  Acele edin !! Hala ne bekliyorsunuz !

YORUMLARINIZI EKSIK ETMEYIN LUTFEN   7. BOLUMDE GORUSMEK UZERE...

ZOMBI SALGINIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin