➰THEREE➰

34 6 0
                                    

Medya Yugyeom' un giydiği kıyafet...

Keyifli Okumalar...

"Sen çok şanslısın bence"

Söylediği şeyle şaşırdım anlattıklarımı anlamadı herhalde

" Şanslı mı? Anlamdın herhalde nikah masasında kabak gibi bırakılan kızım ben"

" Ama bir ailen var. Annen,baban,kardeşin."

Sesimin titremesine aldırmadım ve  

"Artık onlarda yok tek başıma kaldım"

Yugyeom' un da gözleri dolmaya başlamıştı.

"Ama var olduklarını biliyorsun bir ailen olduğunu biliyorsun"

Bunları söylerken gözünden bir damla yaş aktı.

"Senin bir ailen yok mu?"

Gözlerinden art arda yaşlar akmaya başladı demekki bir ailesi yoktu onu böyle görünce bende dolan gözlerimi daha fazla tutamadım ve akmalarına izin verdim.

Aģlamaklı bir şekilde konuştum

"Seni üzmek istemedim. Eğer üzdüysem Özür dilerim"

♧♧♧


Gün batmak üzereydi hava serinlemişti üşümeye başlamıştım ellerimi kollarıma sürterek ısınmaya başladım.

Yugyeom üşüdüğumü anlamıştı üzerindeki   ceketini çıkarıp sırtıma attı.

"Teşekkür ederim "

Başını önemli değil anlamında salladı.
Şuan ćok tatlı görünüyordu.
Ceketine kolarrımı geçirerek kendime sardım aish çok güzel kokuyor.

Biraz daha bekledik yağmur çiselemeye başlamıştı ve gittikçe şiddetini arttırdı.

"Islanmadan eve gidelim"

Yağmuru çok seviyordum ama hasta olmak istemiyordum başımı olur anlamında salladım. 

Yola doğru yürüdük taksilerin hepsi doluydu.
İkimizde sırılsıklam olduk Yugyeom  o haliyle bile çok tatlıydı alnında yapışan ıslak saçlarını elleriyle geriye attı
Gerçekten çok yakışıklı.

Uzun bir süre sonra ćok şükür boş bir taksi bulmuştuk.  

Benim için bitmek bilmeyen bir yolun sonunda taksinin durmasıyla geldiğimiz anlamıştım.

Evi baya büyüktü tek başına yaşıyordu.

Bana kalacağım odayı gösterdi daha sonra kendi kıyafetlerinden beyaz bir t-shirt    ve bi tane eşofman verdikten sonra aşağıya indi.

Üzerimi değiştirip aynaya baktım

-Ne çirkin bir şeyim ben ya

Üzerinde fazla durmadan aşağıya indim.

Jungkook bana bakıp gülüyordu. Neye gülüyorsun diyeceğim ama halime gülüyordu kesin. Kıyafetler baya büyük olmuştu.

"Açmısın? "

Yugyeom' un sesiyle irkildim

"Hayır" dedim kısaca

"Ben yinede bir şeyler getiriyim"

Yugyeom atıştırmalık bir şeyler getirdi yemem için ısrar ediyordu.
Ama canım gerçekten hiçbirşey  yemek istemiyordu

Onun zoruyla çatalı elime aldım aldığım gibi geri bıraktım canım hiçbirşey istemiyordu sadece uyumak istiyordum.

"Benim gerçekten canım istemiyor sadece uyumak istiyorum" dedim

Oda daha fazla ısrar etmedi

"Sen nasıl istersen" dedi

Kalıcağım odaya doğru yürüdüm içeri girdim kendimi yatağın üstüne bıraktım tabiki de uyumadım ve düşünmeye başladım.
Beynimde ki sesler susmuyordu.

- Senin gibi bir ezikle evleniceğimi mi sandın-

"Suuuusss" Artık dayanamıyorum ellerimle kulaklarımı kapatıyorum ama olmuyordu ses beynimin içindeydi hep aynı cümleyi duyuyordum.

Saate baktım. 03.00 dı baya geçti. Sadece ağlıyordum.

Aynaya doğru yürüdüm ağlamaktan gözlerim kıpkırmızı olmuştu ve şişmişti.

Aklıma Jungkook ' un  dedikleri geldi
-Böyle bir şerefsiz için ağlamaya değmez "

Ama elimde değildi kendime hakim olamıyorum. Gözyaşlarım benden izinsiz firar ediyorlardı.

O an kapı çaldı

-Gecenin bu saatinde kim acaba

Ben gerçekten bir gerizekalı yım  Yugyeom  ' dan başka kim olabilirdi.
Hemen gözyaşlarımı sildim ve kapıyı açtım.


  Eun Ha

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

  Eun Ha....
Jdjdndnrydh

♡CONTİNUES♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin