➰Seven➰

11 4 0
                                    

Ikimizden de çıt çıkmıyordu. Ben arabanın camından dışarıyı izliyordum.
Seul baya güzeldi arabanın durmasıyla geldiğimizi anladım   ama nereye geldiğimizi bilmiyorum.

"Hadi ama inmiyecekmisin?"

" Tamam"
Dedim kısaca arabadan inince dışarıyı süzdüm etrafta bir sürü mağaza vardı.

"Hadi ama alış veriş yapmıyacaksan niye geldik"

" Benim ònce bankaya gitmeme gerek"

Niye diye soracak olursanız daha önce söylemiştim babamın hesabım yatırdığı parayı çeicektim tabi babam Şifremi değiştirmemişse.

"Tamam ilerde bir tane banka var"

Yakın olduğu için yürüyerek gitmiştik. İçimden babamın şifreyi değiştirmemiş olması için dua ediyordum.

Veee babam şifreyi değiştirmemişti ordaki bütün parayı çektim çünkü babam heran şifreyi değiştirebilirdi. 

Parayı çektikten sonra o mağazadan bu mağazaya giriyorduk. Ayaklarım artık yeter diye isyan ediyordu zor da olsa alış verişi bitirmiştim. Her ne kadar parayı Yugyeom ödemek istesede buna izin vermedim.

Ayaklarım artık beni taşımıyordu ve bulduğum ilk bank a elimdeki poşetler le oturdum daha sonra Yugyeom ' da gelip yanıma oturdu. İkimizde çok yorulmuştu ve aynı zamanda ben çok acıkmiştım .

"Acıktınmı"

Karnımın guruldamasına lanet ettim.

" Hayır ben aç değilim"

" Ama karnın ben   açım diye zil çalıyor"

Evet şuan yerin dibine girmek için hazırım.

"Hadi gidelim"

" Nereye "  dedim

"Bildiğim güzel bir restoran var oraya gidelim hem bende ćok acıktım."

Dedi karnını göstererek.
O an gülme mek için dudaklarını birbirine bastırıyordum.

Kısa süren bir sessizlik sonrası arabaya bindik.

Araba çok güzel bir restoran ' ın yanında durdu gerçekten baya lüxtü...

Arabadan inip boş bir masaya oturduk.
Yemek siparişlerimizi verdik ve beklemeye başladık...

"Bu sefer itiraz istemiyorum hesabı ben ödiyecem"

Yugyeom ' un sesini duyunca gözlerimi restoran'da gezdirmek ara verdim..

"Tamam sen kendi yediğinin parasını öde ben kendi yemeğimin parasını öderim"

" Tamam o zaman bir anlaşma yapalım yemeğin parasını ben ödeyip snde    içeceklerin parasını ödersin:

Neden böyle bir anlaşma yaptığına anlam veremedim ama o kadar ćok istiyorsa ödesin.

"Anlaştık "  dedim gülümseyerek

O sırada yemekler gelmişti .
Yemeklerimizi yemiştik hesabı analştığımız gibi Yugyeom ödemişti.

Yugyeom seni çok eğleneceğin bir yere gotürücem demişti  ve şuan arabada beni nereye götüreceğini düşünüyordum...

Nereye götüreceğini her sorduğumda hep aynı cevabı veriyordu "SÜPRİZ"   ama sabrı git gide taşıyordu ne var yani söylese elinde sonunda zaten görücem. 

"Evet işte geldiiiikkk"
Tüm düşüncelerim bir anda kaybolmuştu ve gerçekten beni buraya getirdiği için çok mutlu oldum.

Beni nereye mi getirdi ve "Lunapark" dediğinizi duyar gibiyim.
Ve eveeett doğru bildiniz hayatımda ilk defa lunapark a  geldim.

Eskiden babama beni buraya getirmesini söylerdim ama işim var sonra deyip geçiştirirdi  ve hiç getirmedi.
Bazen önünden geçerdi ama sanki yeminliymiş  gibi  götürmezdi 

Nasıl ve ne amaçla Yugyeom ' a sarıldığımı anlamdım. Evet şuan ona sarılıyor um  ve sevinç çığlıkları atıyorum.

Ne yaptıgığımı yeni anladım ve en geri çekildim.
Yugyeom şaşkın bir şekilde bana bakıyordu önce Özür Diledim sonra da tekrar ve tekrar teşekkür ettim..

-Eğer bir daha ağzından teşekkür ederim lafını duyarsam seni eve götürürüm.

Ağzımı fermuar şeklinde yapıp  sustum

İçeri girip teker teker bütün oyuncaklara bindik . Yugyeom başta binmek istemesede ona tüm gün boyunca teşekkür edeceğimi Söylediğim de binmek zorunda kaldı.

Bugün içimdeki çocuk dışarı çıktı sanki.
Aynı çocuklar gibi hatta onlardan daha fazla eğleniyorum ve bunların hepsi Yugyeom sayesinde.
Benim buraya hiç gelmediğimi nerden biliyor acaba .
Neyse bunları sonra düşünürüm.

Son olarak binmediğimiz tek oyuncak kaldı benim bildiğim kadarıyla insanlar eğlenerek girip şok geçirerek çıktığı bir oyuncak.

Evet doğru bildiniz "Korku treni"  anlamıyorum ki nedir bu kadar korkuları şey alt tarafı korkutucu görünen bir kaç oyuncak bu kadar...

Biletleri alıp vagonlara yerleştim

"Korkmıyacağından eminsin değil mi ?

Sorduğu soruyla alaycı bir şekilde Hıh sesi çıkardım.

"Ben korkmam ama sen korkup binmeyeceksen onu bilmem"

"Ben söyliyim de sonra niye beni uyarmadın deme"

(○●○●○●○●○●○●○●○●○)

Korku treninden çıktıktan sonra

Şuan tir tür titriyorum ve biraz daha içerde kalsaydı korkudan ölebilirdim.
Bence sizde binmeden önce iyice düşünün..

"Korkmadın değil mi"

"Y...yoooo ko..korkmadımki"

" Hala kekeleyip konuştuğunu ve hala bana sarıldığına  göre kesin korkmamışsındır ...

"Hiçte bile korkmadım ben . Hem içerde Ağzımı bile aćmadım. "

"Ağzını bile açmasını ha güldürmeee beni.
Dur bi düşünelim ağzını açtınmı açmadın mı "

Arkadaşlar okul başladığı için bölümleri sık sık atmıyacam.
Yanlışım olduysa  Özür dilerim
Bu bölüm biraz kısa oldu ama bi sonraki bölüm elimden geldiğince uzun olcak .
Seviliyorsunuz
İyi veya kötü yorum yapmayı ve Vote atmayı unutmayın...
✋👋✋👋✋👋  

♡CONTİNUES♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin