İÇİMDEKİ KARANLIK

KABUS

"Şimdi açsam pencereyi beklesen olmaz ya hani geliversen hiçbirşey sormasan hiçbirşey söylemesen sussan sussam sussak.Susuşların anlattıklarını dinlesek sırt sırta otursak katılasiya  aglasak. sormasak birbirimize sebebini sarılsan sarılsan sarılsak  ve yine hiçbirşey konusmasak ama anlasak Ne vardı sahi olmaz ya hayal ya Hani diyorum olsa ne vardı ...

Cemal SÜREYA

🌟🌟🌟🌟🌟🌟🌟

Yanağımda hissettiğim yumuşak ellerle gözümü açmaya çalıştım.Ama gözlerimi bir türlü açamıyordum.Duyduğum kadife gibi yumuşak sesle gözlerimi açmaya uğraşmayı bırakıp o aşîk olduğum sese kulak kesildim.

' Savaş sevgilim  seni seviyorum...!'

Ben can buldugum kadının müptelası olduğum sesinin söylediği şeyle sarhoş olmuşken duyduğum patlama sesi ile o eşsiz büyü bozulup içimı dayanılmaz  bir korku kapladi. Hemen sonrasında duyduğum sevdigim kadının çığlığı ile ise kalbime bir acı saplandı.

'Savaaaaaşş '

Sevdiğinin  sesi artık giddikçe uzaklasiyordu.Bense hala hareket etmeye çabalıyordum.Yarabbi bu ne acıdır.Çaresizlik bütün benligimi bir hastalık misali ele geçirmişti.
Son bir gayretle ellerimle  yerden destek alarak ayağa kalktım.Ama güçsüz bacaklarım beni sevdiğime yetişebilmek için hić yardımcı olmuyordu.

' Savaş kurtar beni!!'

Duyduğum haykirisla kalan son gücümle birkaç adım attım.

Ciğerlerim birden duyduğum kan ve yanik kokusuyla tıkanirken artık dizlerimde derman kalmadığını hissederek dizlerimin üzerine çoktum.Şimdi tam anlamıyla bir ölüyü animsatiyordum.Gözlerim açık  , vucudum hissettiğim üsume hissine bakılırsa buz gibi olması bu teorimi tescilliyordu...

Uyuya kaldigim koltuktan hışımla kalktım ve  bir kaç saniye oldugum yerde nefes alış verişlerimi düzene sokmaya çalıştım.O nasıl bir rüyaydı yarabbi.Bir dakika az önce rüya mi demiştim. Bu dedigimi okumamış farzedin.Az önceki gördüklerim kabustan başka birşey değildi.

' Ne oldu savaş niye bu kadar terledin?'
Duyduğum sesle kafamı geçirdiğinde ali ile göz göze gelmem bir oldu.Ali benim çocukluk arkadaşımdı.Aslında  arkadaş tanöte iki abi kardeş gibiydik.Ama o iki yıldır italyada da eğitim gördüğü yüzünden çok nadir görüşür olmuştum ve şuan italyada olduğunu sandığım için kućuk çaplı bir şaşķınlık yaşadım ardından

'Ali senin ne işin var burda? '

'Senin için buradayım dostum.Turkiye'ye iki gün önce geldim.Hastanede oldugunu da sevgi sultan 'dan ogrendim '
'Anladım'

' Bu kız kim savaş?'

' Onu seviyorum ali.'

'Durumu  nasıl peki?'

Derin bir nefes aldım ve dostum un yüzüne baktım .Merakla benim söyleyeceklerimi bekliyordu

' Kötü şuan çok riskli  bir amaliyat geçiriyor.Beyninde bir şarapnel var.Onu çıkartmaya çalışıyorlar.'

Tam ağzını açmış bir şey diyecekti ki Amaliyathanin kapısı açıldı ve doktor çıktı.Hemen doktor'un yanına koştum ve konuşmasını bekledim

' Savaş bey üç saatlik zorlu bir amaliyat yaptık  ama azra hanım 'in da çabasıyla amaliyat iyi sonuçlandı.Artık hayati bir tehlike söz konusu değil şimdi normal odaya alıp uyanmasını beklememiz gerek'

(iki gün sonra AZRA'DAN)

Kafamda hissettiğim acı ile yüzümü buruşturdum ve yavaşça gözlerimi açtım.Gördüğüm ilk şey bembeyaz bir tavan oldu. Bulunduğum odayı incelediğimde buranın bir hastane odası olduğunu farkettim.
Ama benim burada ne işin var?bana ne oldu?

Ben bu sorulara kafa yorarken kapı açıldı ve içeri uzun boylu  bir adam girdi.Insanın dilini damağını kurutacsk cinsten bir yakışıķlıĺıgı vardı...

Biraz düşününce bütün yaşadıklarım bir film şeridi gibi bir bir gözümün önünden gećti.Ve zihnime sırma'nın öldüğü gerçegı bir sımsek gibi düştü. Ve dudaklarımdan bir çıglıķ dökülü.