Sabah kalktığımda kafam Bora'nın omzunda uyuyordum. Bu hala nasıl gelmiştim tam olarak hatırlamıyorum ama şikayetçi sayılmam.
Kalktıp ikimize kahve yaptıktan sonra yanına gidip kahveyi burnunun dibine kadar götürmüştüm. Vee..
Bora'nın aşık olduğu kahvenin kokusunu almasıyla sıçrayarak bardağa kafa atması, benim elim yandığı için sıcak kahve dolu bardağı Bora'nın üstüne bırakmam bir olmuştu.
YA AMA BEN BÖYLE HAYAL ETMEMİŞTİM
İkimizde çığlık atarken ben hızlıca gidip elimi soğuk suya tutup buz aldım. Ama Bora hala orada çırpınıyordu. Ayy kıyamam. Dur bari şuna da yardım ediyim.
Gidip yanık kremini aldıktan sonra Bora'nın yanına gidip kremi sürmesini söyledim. Gözündeki hayal kırıklığı ise görülmeye değerdi. Benim süreceğimi sandı acaba? Hmm NAH!
İçeri üstümü değiştirmeye gittiğimde gelen mesaj beni şaşırtmamıştı.
bilinmeyen numara: günaaydıın
Dalga: Günaydın
bilinmeyen numara: bir harf daha yazsan ölür müydün vicdansız
Dalga: Hee ölürdüm
bilinmeyen numara: al gırdın gırdın
Dalga: İşim var
bilinmeyen numara: ne işi
Dalga: Sanane
bilinmeyen numara: yanında kim var Dalga
Dalga: Ya sanane
bilinmeyen numara: Bora dimi
(görüldü..)
bilinmeyen numara: Tamam o zaman
bilinmeyen numara: Görüşürüz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Ruhlular ~texting~
Historia CortaSadece eğlence için çıkılan bir yol ya çıkmaz sokak çıkarsa? O zaman ne olurdu?