"Hazel eğer bi işin yoksa bişeyler yapalım diyorum ne dersin " dedi. Randevu mu ? Yok daha neler kameraları çıkarsınlar çünkü hiç komik değil demek istiyordum ama ağzımdan çıkanlara ben bile şaşırdım.
"Hiçbir işim yok " demiştim meraklılar gibi
"Harika o zaman süpriz olsun " dedi hemen telefonumu çıkarıp kızlara bunu mesaj attım yani her şeyimi söylüyordum ama onların bilmesi beni daha rahat yapıyordu tabi bide annem vardı biraz katı kuralları olmasına rağmen benim meleğimdi. Onu da arayıp izin almıştım izin almam çok zor olmazdı çünkü bana çok güvenirdi çünkü şeyimi bilirdi ve asla ona yalan söylemezdim. Berker'le aşağı doğru inerken tüm kızların gözünün bende olduğunu görebiliyordum ve bu yürüyememe sebep oluyordu.Ben minibüs durağına doğru yürürken
"Hazel eğer biliyorsan benim bi arabam var "
"Üzgünüm ama ehliyeti olmayan birinin arabasına binemem"
" benim ehliyetim var Hazel" dedi ve sırıttı bu çocuk yakışıklıydı evet beler düşünüyorum ben yine saçmalıyorum
"Nasıl ya 18 yaşında bile değilsin benim bildiğim kadarıyla reşit olanlara ehliyet veriyolar" bu sefer resmen kahkaha atmıştı ama ben söylediğimde komik bir şey olduğunu düşünmüyodum
"Ben okula geç başladım şuan 18 yaşındayım soruların ve merakın bittiyse atlada gidelim" dedi ben bunu tahmin edememiştim ve arabaya binmek istemiyodum ama korkak gibi yapmamaliydin yoksa yapmalı miydim her neyse arabaya bindim
"Neden geç başladın" dedim yüzündeki gülümseme yavaşça soldu
"Annem ve babam o yıl boşanmaya karar vermişlerdi ve psikolojim bozulmasın diye beni bir sene geç yazdırmıslar" dedi doğru ya annesi ve babasi ayrıydı ve Berker babasıyla kalıyordu annesi ile görüşmüyordu çünkü annesi babasını aldatmıştı bunları biliyorum çünkü Rüya her şeyi bilir ve bize anlatırdı bizde ona Radar derdikgerçekten öyle okulda ne oluo bitiyorsa haberler ilk ondaydı.Ben bunları düşünüp sessizliğimi korurken Berker
"Bu konuyu kapatsak ve gitsek artık" dedi kafamı salladım bir an sesine yansıyan kırıklığı beni üzmüştü.Yola çıktığımızda
" Sevgilin falan yok umarım yani sorun çıksın istemem" dedi tabiki sevgilim yoktu bunu sormak zorunda mıydı resmen laf almaya çalışıyodu ben daha önce kimseyle çıkmamıştım yani sevgilim olmamıştı ve bunu bildiğine eminim çünkü herkes biliyordu.
"Hayır sevgilim yok olmasını da istemiyorum"dedim sertçe bu çocuk bana resmen asılıyordu ve bu tepkiyi vermek zorundaydım suan Lidya yanımda olsa 'oha öküzsün' falan derdi ki haklıydı zaten
"Yani suana kadar doğru kişi çıkmadı çıkarsa olur " dedim git gide batırdığımı hissediyordum ve bu olanlara bi anlam veremiyodum
" belki de karşına çıkmıştır ama zamanı gelmemiştir" dedi bende bilmiyorum anlamında ellerimi ve omuzlarımı bilmiyorum der gibi salladım bu konu hakkında konuşmak istemiyordum çünkü doğru kişi Mete'ydi ama onun bi sevgilisi vardı. Kalan yol boyunca hiç konuşmadık durduğumuzda kos koca bi spor salonuna gelmiştik ona bir şeyler demesi için baktım
"Sanırım biraz antrenmana ihtiyacın var şu atışlarını düzeltmemiz gerek diye düşündüm" dedi ah tabi ya basketbol oynamayı öğreticekti buna sevinmiştim çünkü gerçekten basketbolu seviyordum. Bagajdan bir çantayı omzuna atti ve içeri doğru ilerledi bende onu takip ettim içeri girdiğimizde dışarıdan dev gibi gözüken salon daha küçük gelmişti.
" Dışarıdan daha büyük gözüküyo"
"Zaten büyük ama farklı girişler var farklı diğer sporlar için" dedi ve topu eline alıp atışlar yapmaya ve atarken anlatmaya başladı neredeyse tüm kuralları anlatmıştı biraz karışıktı ama anlamıştım bugün beni oynatmamıstı çünkü salı perşembe bana burda basketbol öğreticeğini söylemişti ve anlaticakları bitince beni eve bırakmıştı aslında arkadaş gibi davranıyordu ama emin olamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meyveli Soda
Teen FictionBirgün markete gittim ve en sevdiğim limonlu sodanın kalmadığını öğrendim. Ama ben elmalı olana da bir şans verdim ve fark ettim ki onun tadı limonludan daha güzelmiş. Bu hikayede buna benzer bir aşk hikayesini anlatıyor. Aşkta gerçek kişiyi bulmak...