Taehyung, sabah kalkınca İrene'in hala göğsünde yattığını gördü ve gülümsedi. İrene, gece geç saatlere doğru anca uyuyabilmişti, Taehyung'u kaybetmekten o kadar korkuyordu ki. Bir kaç kere neler olup bittiğinu söylemeye çalışmıştı ama onu bırakıp gideceğinden korkmuştu.
Kazadan sonra babasının Taehyung'u bulması cidden büyük bir mucizeydi çünkü eğer biraz daha geç kalsaydı, Taehyung'da o zavallı çocuk gibi ölecekti. Neydi o Taehyung sanılan çocuğun adı... İrene ona koca bir minnet borçluydu.
Taehyung İrene'i uyandırmadan yataktan kalktı ve lavaboya ilerledi. Aynanın karşına geçip saçlarını düzeltmek istedi ama elektrik çarpmış gibi elini hemen geri çekti.
"Ah, koca bebek Taehyung, saçını bile düzeltemiyor!"
Beyninde yankılanan kız sesi ona çok tanıdık geliyordu, annesinin sesi kadar tanıdık... Bir süre öylece bekledikten sonra tekrar düzeltmek için elini saçına attı.
Saçlarını düzeltirken eskiye dair bişeyler yaşamanın heyecanınıda yaşıyordu. Lavabodan çıkıp İrene'e baktı. Hala uyuyordu. Onu uyandırmadan mutfağa inip bişeyler hazırlamaya başladı.
_____________
Jennie gözlerini yavaşça açmaya çalıştı. Odadaki beyaz duvarlar bile gözlerini acıtmıştı. Başını sağa doğru çevirdi ve Jungkook'u gördü. Jungkook oturduğu yerden hızlıca kalkıp Jennie'nin başına geldi.
"Jennie, uyandın. Ah tanrıya şükürler olsun."
"Kaç saatir uyuyorum ki?"
"Ameliyattan çıktığından beri uyuyorsun işte." Jennie şaşkınlıkla doğrulmaya çalıştı ama karnındaki ağrıyla yüzünü buruşturarak geri yatmak zorunda kaldı.
"Bekle burda, doktoru çağıracağım."
"Bu halde nereye gidebilirim zaten Jungkook?" Jungkook onu dinlemeden odadan koşar adımlarla çıktı.
Çok geçmeden Jungkook doktorla beraber içeri girdi. Doktor Jennie'e hızlı bir kontrolden geçirdikten sonra konuştu.
"Durumu gayet iyi, yarın taburcu olabilir." Jungkook gülerek doktora teşekkür ederken Jennie'nin aklı hala o resimdeydi.
"Jennie, istersen bu gece burda kalabilirim."
"Hayır, yarın işin var ki benimde işim var. Git evine dinlenirsin."
"Niye soruyorsam, istesende istemesende buradayım." Jennie hafifçe gülerek gözlerini devirdi. Jungkook da Jennie'nin sağındaki koltuğa oturup onu izlemeye başladı.
1 ay sonra
"Jungkook 37 numaralı masa menüyü bekliyor. Jennie sende 24 numaralı masaya bak. Chaeyoung, Jimin biraz daha hızlı olun." Jennie ve Jungkook aynı yönde olan masalarına doğru ilerlerken ikiside aynı anda söylendi.
"Orda oturacağına kalkıp sende bir şeyler yap." Jennie Jungkook'a bakıp güldükten sonra masasına geldiği için durdu.
"Hoşgeldiniz efendim." Önlerine menüyü koyup ezberlediği şekilde gülü ve diğer masalarla ilgilenmeye devam etti.
_____________
"Hayır İrene anlamıyorsun, biri vardı! Kazadan önce hayatımda biri vardı." İrene gergin bir ses tonuyla tekrar konuşmaya çalıştı.
"Taehyung, olsaydı şu zamana kadar seni aramaz mıydı?"
"Hayır öldüğümü sanıyor, benim yerime o çocuk öldü ve benim öldüğümü sanıyorlar. " ani bir şekilde İrene'e döndü.
"Koreye dönmemiz gerek. Ben ailemi bu şekilde bırakamam yaşadığımı görmeliler. Ayrıca kız arkadaşım... Koreye gitmemiz gerek İrene. " daha fazla dayanamadı ve ayağa kalkıp bağırmaya başladı.
"Bıktım artık senin bu uydurmalarından Taehyung! Senin bir kız arkadaşın yoktu, eski hayatında seni seven kimse yoktu anla artık şunu. Kore'de seni bekleyen kimse yok. Herkes seni unuttu, annen baban bile. 3 sene oldu Taehyung, herkes unuttu seni." Taehyung sinirle İrene'e baktı.
"Hayır İrene vardı! Benim bir kız arkadaşım vardı. Hatta benimle sürekli dalga geçerdi. Hatırlıyorum eski hayatımda yanlız değildim." İrene telefonunu alıp dış kapıya yöneldi.
"Varsa ona git o zaman ona Taehyung!"kapıyı çarpıp çıkarken arkasında bıraktığı herşeyi hatırlayan taehyung'un çok tehlikeli olduğunun farkında değildi.
____________
Jennie koşarak çalan kapıyı açtı. Beklediği gibi Jungkook gelmişti.
"Hoşgeldin, içeri geç."kapıyı kapatıp salonu gösterirken Jungkook ilk defa geldiği bu evde sanki misafir çocuğuymuş gibi kasılıyordu.
"Ben bir kaç film seçmiştim aslında ama sende bir bak istersen."
"Gerek yok izleyelim senin seçtiklerinden." Jennie 'tamam' diye mırıldanıp filmi başlattı.
Film boyunca Jungkook sadece Jennie'i izlemişti. Ona bu gece itiraf etmek istediği tek şeyi söylemek istiyordu artık.
"Jennie?"
"Evet Jungkook?"
"Benimle çıkar mısın?" Az önce gözlerini televizyondan ayırmayan kızdan eser kalmamıştım
"Ben senden hoşlanıyorum. Bayağı hoşlanıyorum." Saşkınlığı daha da büyürken ne cevap vereceğini düşündü. Neredeyse 2 aydır Jungkook'u tanıyordu. Henüz bir yanlışını görmemişti... Resmi hatırladı, bilinmeyen numaradan gelen resmi.Daha fazla düşünmesine gerek var mıydı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black | Taennie
Fanfiction"Sensizlik cehennem gibi acıtıyor sevgilim." _________ "Taehyung yaşıyor." _________ "Sadece tek bir gün daha onunla beraber olmak istiyorum, onu o kadar çok özledim ki." _________ Kalbine dokunmaya çalıştığı ona tekrar baktı, o kadar güzeldi ki... ...