Arkadaşlar bu kısacık mini minnacık bir ara bölüm. Geçen bölümün kaldığı yerden devam ettiği ve sonrasına bir şey yakıştıramadığım için böyle oldu.
Arada böyle yarım bölümler gelebilir hafta içleri ama asıl bölümleri cumartesileri atmayı düşünüyorum.
Medyaya fırlattığım müzikleri bağımsız dinleyebilirsiniz çünkü bu hikayenin medyaları -bölümlere uygun müzik bulamamamdan mütevellit- müzik önerileri gibi bir şey olacak sanırım xcjncöcncm
Medya: One- Gettin' by
Nereden başlayacağınızı bilmediğiniz noktalar vardır . Atacağınız ilk adım hassastır ve geleceğinize yön verecektir ama ne yöne adım atacağınız konusunda kafanızda bir şeyler netleşmez bir türlü. Ağzınızdan çıkacak tek bir kelime, bir bakış, bazen en ufak bir tavır karşınızdakiyle aranızdaki ilişkiyi belirler. O hassas zamanlar olduğunuz yerde durmak bile bir cambazlık iken o ipte yürümeniz istenir sizden.
Şu an bir adım atmalıydım ve ben yolumu kaybetmiş hissediyordum. Lise hayatım boyunca daha önce hiç biriyle arkadaşlık etmemiş ben, Jimin denen kırmızı montla nasıl iletişime geçeceğimi kara kara düşünüyordum.
Hemde o benim karşımda oturmuş benden bi' hareketlenme beklerken.
Bir yanım kalk git ne işin olur bu sünepeyle derken diğer bir yanım – vicdanım- oturup hiç değilse iki kelam etmemi söylüyor.
"İyide ne söyleyeceğim lan, ne?!"
"Ne, ne söyleyeceksin?"
Şaşkınlıkla yüzüme baktığında gözlerim açıldı. Elimle kendimi gösterirken hayretle yutkundum.
"Sesli mi düşündüm ben?"
Kıkırdadı.
"Sanırım."
"Şey.. Şey işte şey... Bilirsin." Ne saçmalıyorum ben?
Önce gözleri kısıldı ardından kıkırtıları yeniden yükseldi. Elini ağzına götürmüş , oturduğu koltukta iki büklüm olmuş kıkırdıyordu.
"Ne o kadar komik olan?"
Bakın az önce kriz geçirdim ben sinirden gözlerim seğiriyor .
Kikirderken elini olumsuz anlamda sallıyordu.
"Pardon." Kıkırtı. "Pardon sadece kendini görmeliydin az önce."
Boğazımı temizledim.
"Her neyse. Tanıştığımıza memnun oldum." Konuyu değiştirmek için elimi uzattığımda aklıma başka yapacak bir şey gelmemişti.
Elimi tutup "Bende " dedi.
Elimi geri çektiğimde cebimden ıslak mendilimi çıkartıp ellerimi sildim. Yaptığımın kabaca gözüktüğünü biliyorum ama ona tolerans gösterip elini sıkmam bile büyük bir şeydi.
"Lee Teyze ne zaman döner acaba?"
Hareketimi görmezden gelip iki ayağını sallarken sorduğu soruya omuz silkerek cevap verdiğim sırada kapı açıldı ve Bayan Lee içeri geçip yerine oturdu.
"Evet çocuklar. Sizi biraz beklettim kusura bakmayın. Şimdi bi bakalım."
Elinde tuttuğu okul bilgilerimi incelerken mırıldanıyordu.
"Hmmm demek ortaokulda bir yıl özel dans dersi aldın. Jimin de dans etmeyi sevdiğine göre... " Gözlerini ikimize kaldırıp yine o meşhur gülüşünü sundu.
"Yeni dans dersiniz hayırlı olsun gençler."
Her ne kadar hikayemi düzgün yazmaya çalışsam da aradan zaman geçip okuduğumda cringe olacakmışım gibi bir his var içimde ama hayırlısı bakalım sdmhbdmkjödnödn
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
