Medyayı haricen dinleyiniz dmjbfmndön
Medya: Barfi - Kyon Ki
Kimsenin göremediği ama herkesin varlığını bildiği çizgiler vardır bu hayatta. Toplumca "normal" kabul edilen bir insansanız çoğu zaman o çizgilerin ve sınırların içinde gelgitler yaşar, kendi halinize yaşadığınız ufak dalgalanmaları çevrenizdekilerin tölere etmeleriyle geçiştirirsiniz.
Ya da kocaman tabularınız vardır etrafınızda, ne yaparsanız yapın asla onları aşmaz, aşanlara hiçbir şekilde müsamaha göstermez ve o tabuların içinde kendinizi de çevrenizi de boğar giderdiniz.
Ben normalin çok dışlarında yaşamakta olan bir insan evladı olarak o çizgilere göre göre basmaya başlayalı yada ailemin tabuları arasında sıkışıp nefessiz kalalı o kadar çok zaman oldu ki ...
İlk o iplere basmaya başladığımda daha çok küçük olduğumdan mıdır bilmem ailemden ufak tefek sesler dışında çıt çıkmazdı. Zamanla sesler bir tepeden yuvarlanan kar topu misali büyüdü ve çığ olup her seferinde üzerime yığılmaya tekrar tekrar devam etti.
Yine o çığın altında kaldığım günlerden birindeydim ve yorganıma sarılıp sessizce göz yaşlarına boğulmaktan başka yaacak hiçbir şeyim yoktu.
"Bunlar hep senin yüzünden oluyor! Sana dedim Taehyungu götürmeyelim diye! Tutturdun illa oğlumu isterim de oğlumu! Al oğlun işte!"
"O sadece benim oğlum değil farkındaysan ikimizin oğlu!"
"Benim onun gibi tuhaf bir çocuğum yok ! Söyle ona böyle devam ederse onu evlatlıktan reddedip büyük babasının yanına göndereceğim!"
Hep aynı kavga. Her seferinde , tek bir cümlesi dahi değişmeden.
"Sen kimi kimin evinden gönderiyorsun ha? Bu ev o sevmediğin kayınpederinin evi! Çok istiyorsan kendin siktir olup gidersin!"
"Bana bak kadın düzgün konuş! Yeter be yeter! Bıktım artık ana oğul ikinizden de!"
Ellerimi kulaklarıma götürüp yorganımın içinde duymamaya çalışsam da her bir cümlenin kelimesi kelimesine beynime işlediğini hissediyordum.
Her seferinde sebep değişiyordu ama sonuç olarak yaşanan kavga aynıydı ve beni boğmaktan beter eden şey de kavganın sebebi de konusu da ben olmamdı.
Bu günün sebebine gelirsek , misafirliğe gittiğimiz yerde evin ortasında öğürmeye başlamamdı.
Ev sahibi kadın her şeyi bizim için özenle kendi elleriyle yaptığını anlatırken gözlerim ojeli uzun tırnaklarına kaydı ve..
Sonrasını tahmin etmeniz çok zor olmasa gerek.
Böyle zamanlarda hastalığımı kabullenmek çok daha zor oluyor. İçimden gelen aşırı baskıcı dürtüleri kontrol edebilsem inanın dışarıdan gelen baskıya boyun eğeceğim.
Artık öyle bir noktaya geldim ki baskı altında her şeyi kendi içinde yaşayan tiplere bile özenir olmuştum.
Yanağımdan süzülen yaşları sweat shirtümün kollarına silip telefonuma uzandım ve aklıma gelen ilk kişiyi aradım.
Tek ve biricik dostumu.
"Alo"
"Hayırdır kanka akşam akşam daha ayrılalı kaç saat oldu beni çok mu özledin ?"
YOU ARE READING
Combination - Vmin
Fiksi PenggemarFena bi kombinasyon sayılmazdık aslında. #disleksi #obsesifkompulsifbozukluğu