❇ Bir, İki, Üç, Tıp ❇

203 5 0
                                    

Senden Sonra Ben... | 11. bölüm ~ Bir, İki, Üç, Tıp

İyi okumalar

✳✳✳

Beril;

Aniden olduğum yere çöktüğümde, Kayra yanıma gelip iyi olup olmadığımı kontrol etti.

"Beril, yanıyorsun." dedi endişe dolu ses tonuyla.

Hafifçe gülümsemeye çalışarak "Çok ateşli olduğumu söylerler." dedim. Ama ne konuşmaya ne de kalkmaya halim vardı.

"Hadi tatlım, kalkta şu ateşini düşürelim."

Boğazımdaki yumrunun geçmesi için yutkundum. Soğuktu, çok soğuktu. Soğuktan birbirine çarpan dişlerimin sesi kafamın içinde yankılanmaya başladı. Başka hiç bir ses yoktu. Sadece dişlerimin çıkardığı sesi duyuyordum. Titriyordum, çok titriyordum.

Yanıyordum ama soğuktu.

Soğuk beni yakıyordu.

Onsuzluk beni kül ediyordu.

Bir şeyler yanlıştı. Şuan başımda olması gereken kişi o olmalıydı. Belki de beni bırakıp gitmese, şuan bu durumda olmayacaktım. Belki de o lanet kararı almış olmasaydım, şuan sarılarak uyuyor olucaktık. Ama o gitmişti. Herşeyi kabul etmeye razı olmuşken, herşeyi göze almışken o çekip gitmişti. Üstelik nerede olduğunu bile bilmiyordum.

Güçlükle derin bir nefes alıp dudaklarımı araladım. "Bulut'u bul Kayra, lütfen."

Puslu görüntüden anladığım kadarıyla kafasını salladı ve çok geçmeden gözlerimin karardı, zihnim bulanıklaştı.

Makinadan gelen sesleri duyduğumda yavaş yavaş kendime geldiğimi hissediyordum ama hala gözümü açıcak gücüm yoktu. Acı her yerimdeydi. Başın, karnım, omuzlarım, dizlerim, kalbim...

Kalbim tekledi ve boğulmaya başladım. Kafamda yankılanan sesler gittikçe arttı. Ellerimle kulaklarımı kapatmak, kafamdaki şu kargaşaya son vermek istedim ama yapamadım. Kalkmak istedim, kalkamadım. Nefes almak istedim, alamadım. Sadece kesik kesik nefesler alıyordum.

Kayra olduğunu tahmin ettiğim kişinin sesleri kafamda yankılandı. "Hasta boğuluyor yardım edin!"

Bu kez ayak sesleri yankılandı kulaklarımda. Bir kaç kişi etrafıma toplanmıştı. Hastanedeydim. Her şey anlam kazanmaya başlıyordu. Hemşirelerden biri oksijen kanülünü burnuma yerleştirdi ve titrememe engel olmak için dört el bacaklarımdan tuttu. Bir kaç dakika sonra nefes alışım eski haline döndüğünde, zihnimdeki bulanıklık yerini halsizlik ve ağrılara bıraktı.

Derin bir nefes alıp gözlerimi aralamaya çalıştım. Yüzüme odaklanmış bir şekilde bana bakan mavi gözler gördüm bulanıkça. Gözlerimi kapattım, sıktım ve bir kaç salise bekleyip açtım. Kendime geldiğimi gören Kayra, sevinçle sarı saçlarını savurmaya başladı. Elimi tutup "İyi olduğuna çok sevindim Beril. Uyanmasaydın abim beni kesin doğrardı." dedi heyecanla.

Kalkmaya yeltendiğimde karnımın acısından yatağa geri çivilendim. "Hayır, hayır, hayır. Kalkmak yasak!" diye itiraz etti Kayra ve devam etti. "Neler olduğunu hatırlıyor musun?"

Konuşacak gücü kendimde bulamadığım için kafamı olumsuz anlamda sallamakla yetindim. Sahi ya, bana ne olmuştu da hastaneye gelmiştik?

"Salonun ortasında bayıldın. Seni kaldırmaya çalıştım ama yapamadım. Bedenin bir ölünün vücudundan farksızdı. Kendini salmıştın, güçsüzdün. Karnının üstünde kan lekesinin olduğunu gördüğümde şoke oldum. Gömleği kaldırıp, karnına baktığımda dikiş izlerinin olduğunu gördüm ve o an herşeyi bırakıp ambulans çağırdım." Dedi gayet normal bir hikaye anlatırmış gibi.

Senden Sonra Ben...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin