Mektup Kadınım( BİTTİ )

2

1,5 Ay Önce
Arda 3 yıldır araba galerisinde çalışan birisi. Arabalardan hiç kimsenin anlamdağı gibi anlar. Arabaların dili olsaydı kesinlikle Arda bu dili bilirdi. Araba galerisinde araba tamir işleriyle uğraşırdı. Normal bir tamirciye göre fazlaca para alırdı. Bunun sebebi işini hatasızca yapması ya da Türkiye'nin en pahalı galerisinde çalışması olabilir.
Arda diyip duruyoruzda neye benziyor peki bu Arda¿ Bu çocuk uzun boylu siyah saçlara sahip esmer tenli ortalama bir erkeğinin birazcık üstü yakışıklılıkta diyebiliriz. Arda'nın yeni taşındığı bir ev ve çok da üst model olmayan bir arabası var. Kendi halinde geçinen bir adam diyebiliriz. Hayatı ortalam bir insana göre sıradandı. İşe gider,eve gelir evde kendi arabasıyla uğraşır ya da kitap okuma,televizyon izleme gibi faaliyetler yapardı. 3 yıl bu şekilde kendince rahat denilebilen bir hayat sürdü.
Ta ki 17 Mart gününe kadar.
Arda yalnız bir adamdı. Sigara içmezdi. İçmez derken sıradışı durumlar hariç. Her neyse. İçki kullanmazdı. Hayatını paylaştığı bir kadın yoktu. İş yerinden bir kaç arkadaşı vardı sadece.
Bugün tamirat işleri uzadığı için fazladan 1 saat mesaiye kalmıştı. Eve gidince kolay olsun diğe makarna yapmayı düşünüyordu. İşi bittikten sonra arabasına bindi. Ve evinin çok yakınınında olan bir markete uğrayıp hemen bir paket boru makarna aldı. Trafikte olduğu için Arda bugün çok oyalanmıştı. Bu yüzden marketten çıkıp hemen arabasına bindi ve evine doğru gazladı. Evinin önüne gelmişti sonunda. Fakat normal ve sıradan gününü şaşırtan bir olay vardı. Kapının önündeki mavi renk bir mektup. Arda'ya mektup gelmezdi. Ve Arda emindi ki bu mektup faturalarla ya da evin kirasıyla ilgili değildi. Bu yüzden Arda heyecandan bayılacak gibi oldu. Mektubu hızlıca açtı ve okumaya başladı. Bu el yazısı Arda'ya göre dünyanın en güzel el yazısı olabilirdi. Ve bunun bir aşk mektubu olduğunu anlamak hiçte zor değildi. Arda bu mektubu yarım saat içinde en az 20 kere okumuştu. Şaşkınlışk gitmek bilmiyordu. Kendisine olan aşkını mektupla ifade eden bir kadın vardı. Ve onunla tanışmak istiyordu. Mektubun her yerine didik didik baktı. Yoktu. Ne bir adres,ne bir isim... Yoktu. Bulunması ya imkansızdı ya da çok zordu. Bunca yıldan sonra bir mektup gelmişti kendisine ama hiç bir bilgi yoktu satırlarda. O an ki hayal kırıklığı Arda için biraz üzücüydü. Ama artık hayatından çok sıkılmıştı. Ve bunu yapacaktı. Bu sıradan hayatında bir kadın ona mektup yollamıştı ve bunun ucunu bırakmayacaktı. Tabiki de onu bulacaktı ya da bulmaya çalışacaktı.