Bir günde her şeyin bu denli değişebilmesi inanılmazdı.Dün Chanyeol sıkıcı hayatı yüzünen bok gibi hissederek uyanmıştı.Bugün hala bok gibi hissederek uyanıyordu ama farklı nedenlerden dolayı.Kesinlikle farklı ve daha iyi olmayan nedenler.
Dün gece her şeyin sadece bir rüya olması için dua ederek uyumuştu.Fakat o burada kimi kandırmaya çalışıyordu ?Evren duyarsızdı , herşeye rağmen.
Sabahı daha kötü olamazmış gibi , ablası odasına dalmıştı.
"Kalkma zamanı , yeni damat"
Chanyeol memnuniyetsizce inledi.Hiçkimsenin ona bunu hatırlatmasına ihtiyacı yoktu.
"Noona,lütfen dur." Cansız bir şekilde söyledi.
"Bugün senin son senenin ilk günü.Geç kalamazsın." Chanyeola doğru yürüdü ve onu yataktan kaldırdı.
"Duşa git.Bacon ve yumurta yaptım.Senin favorin." O sırıttı.
Chanyeol sadece başını salladı ve banyoya gitti.Bugün aynı dün gibiydi.Çoğu zaman ne yapacağını bilmiyordu.O neredeyse otomatik modda gibiydi.Duş aldı , üzerini giyindi , kahvaltısını yedi , ablasına hoşçakal dedi ve zihnen gerçekten oradan olmadan , okula yürüdü.Chanyeol derin düşüncelerinden kulağındaki Jonginin yüksek sesi tarafından çıkarıldı.
"Yah,Chanyeol Hyung!"
Chanyeol şaşkınlıkla zıpladı ve Jonginin yüksek sesinin kurbanı olan sol kulağını kapattı.
"Bu da ne , Jongin ?
Jongin biraz güldü ve Kyungsooyu yakınına çekti.Chanyeol Kyungsoonunda orada onlarla beraber olduğunu anca farketmişti.Üçüde okul kapısının önnüdeydi.Diğer öğrenciler yüzlerindeki gülümsemeleriyle yürüyorlardı.Bazıları tedirgindi.Belki birinci sınıf öğrencileriydi.Her şey heyecanlı görünüyordu.
"Sersemlemiş görünüyorsun , hyung.İyi misin?"
Jongin elini Kyungsoonun omzuna atarken sormuştu.Diğeri kalp şeklindeki gülümsemesini gösterdi.
"Belki sadece gelecekteki kocası hakkında düş-"
"Kyungie" Jongin onun sözünü kesti.
Chanyeolun gözleri genişledi. " Ona söyledin mi ?"
"Hyung , düşünüğün gibi değil.Kyungie ,neden bunu söyledin ? "
"Hyung!Hyung!" Jongin çoktan onları arkasında bırakan Chanyeloun peşinden koşuyordu.Chanyeol bu gelecekteki kocasından fazlasıyla usanmıştı.Hayatında buna ihtiyacı yoktu.
Ya da belki vardı.
"Hyung , gerçekten üzgünüm." Jongin Chanyeolu yakalamayı başardı ve açıklamasıyla kafa ütülemeye başladı.Fakat Chanyeolun umrunda değildi.Eğer onun hakkında dedikodu yapmak istiyorlarsa , bu arkadaşlarınının seçimine kalmıştı.
Chanyeol Jongin ve Kyungsoonun belki onun peşinden geleceklerini düşünerek okula doğru yürüdü.Fakat sonra , Chanyeol Jonginin artık bağırmadığını hatta konuşmadığını fark etti.Büyük olan oğlan arkasını döndü ve en yakın arkadaşının tutulduğunu gördü.
Jonginin ağzı genişçe açılmıştı.Gözleri Kyungsoonunkiler kadar büyüktü.Erkek arkadaşı onun yanına geldi ve omuzlarını dürttü.
"Jongin-ah,ne oldu?" diye sordu Kyungsoo.
O saniyede Chanyeol tamamıyla arkasına döndü ve ona ne olduğunu merak ederek Jongine doğru yürüdü.
"Yah,içine ruh mu girdi ya da başka bir şey ? " Chanyeol şakayla söyledi ve Jonginin yanaklarını sıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Fortune-Teller Said That You're My Future Husband
Fanfiction"Merhaba ben Park Chanyeol.Çok ani olduğunu biliyorum ve sen beni zerre kadar tanımıyorsun fakat...Ben senin gelecekteki kocanım" Çeviri bir hikayedir. Yazar: Otpismyoxygen Orjinal: http://www.asianfanfics.com/story/view/591693/the-fortune-teller-sa...