uMARIM BEKLEYENLER VARSA BEKLEMELERİNE DEĞMİŞTİR VE TEKRAR UMUYORUM Kİ BEĞENEREK OKURSUNUZ VE LÜTFEN VOTE AND YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN....SİZE İYİ OKUMALAR
Güneş ışığının pencereden geçerek gözlerimle buluştuğunda hafiften gözlerimi araladım ve saçlarıma öpücük kondurarak beni uyandıran babama baktım
-tatlım hadi uyan kahvaltı hazır giyin ve aşağıya gel baban seni bugün okula bırakacak dedi ve saçlarımı karıştırarak odamdan çıktı yataktan tamamen doğruldum ve yatağımın karşındaki aynaya bakıp kendime gülümsedim hayatımı çok seviyordum. Aslında ben bir yetimdim yani daha bir aylık bebekken boynumda gök mavisi rengindeki bir kolyeyle yetimhaneye bırakılmışım yetimhanede çok zorlu hüzünlü bir hayatım yoktu aksine beni seven benimle durmadan ilgilenen öğretmenler ve bakıcılar vardı ardından 6 yaşındayken iki adam tarafından evlat edindim aslında küçükken onlara hep iki adam derdim o zamanlar anlamazdım onların gay olduğunu ve birbirleriyle evli olduklarını ama sonradan alıştım ve şimdi bende onlar gibiyim ama bu olay hayatıma sorun yaratıyormu, cevap: hayır çünkü ben deliler dibi seven bir sevgilim var okul hayatım ise harika okulda popülerim herkez beni sever başarılıyım ailede tek ilgi odağıyım bir sözümle bütün servetlerini önüme sererler kısacası anlatmam gerekirse hayatım HARİKA ve bugün ise benim 16. yaş günüm ve ailem benim onuruma çok büyük bir parti düzenleyecekler ahh söylemeyi unutyum benim iki adamım günde tirilyonlar kazanan çok zengin iş adamları 1. babam Hatore Ushiro (bilmeyenlere japonyada soyadlar önce söylenir) HATORE HOLDİNG in sahibi 2. babam Hatore Rinde SORA HOLDİNG in sahibi yani tekrek söyüyorum hayatım HARİKA bu arada benin adım Sora, Hatore Sora (sora isminin anlamı GÖKYÜZÜ demektir)
-So-chan hadi kalk yoksa geç kalacaksın
-tamam geliyorum rin-chin
yataktan kalkıp okul ünüformamı giydim ve merdivenlerden ikşer ikişer zıplayarak indim saate bakmayı akıl ettiğimde sevincim yarıda kesildi çünkü dersin başlamasına sadece 15 dakika kalmıştı
-rin-chin neden beni daha erken kaldırmadın şimdi okula geç kalac... sözümü bitiremeden ağzıma ballı ekmeği tıktı ve beni kapıdan dışarıya attı
-bugün sevgilinle değil babanla gideceksin merak etme o seni zamanında okula bırakır
-sonra görüşürüz dedim ve yanağına kocaman bir öpücük bırakarak -daha erkeksi- babamın arabasına bindim
-Günaydın sora emniyet kemerini bağla bugün biraz kuralları ihlal edeceğiz dedi ve bana göz kırptı bende başımı sallayarak onu onayladım ve aniden babamın gaza basmasıyla oturduğum koltuğa iyice sindim bugün hava çok güzeldi aslında son bahar ayına girmek üzereyiz ve bir haftadır durmadan yağmur yağıyordu ama sanki gökyüzü bugün benim doğum şerefime ilk bahar havasındaydı..ahh...kafamı cama çarpmamla gerçek dünyaya döndüm kafamı çevirip babama baktığımda yola tamamen konsatre olmuş durumdaydı hızımıza baktığımda ise yüzümde kocaman bir sırıtma belirdi şu anda 120 ile gidiyorduk ve okuluma varmama çok az kalmıştı
-sora bugün pint'lerin yanına gitmelisin seni çok özlemişler
-tamam babacığım dedim ve bıyık altından güldüm biliyordum ki benim doğum günü partimi ayarlamak için beni evden uzak tutmaları lazımdı ve bunu en kolay yolu çiftliğimizdeki köpeklerimdi yani pİnk ve pank
-Geldik
teşekkür ederim babacığım dedim ve yanağına öpücük kondurup arabadan inerek beni kapıda bekeyen arkadaşlarıma ve sevgilime baktım ve yönümü sevgilime doğrultup üstüne atladım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansızlığın Öyküsü
Ngẫu nhiênSanki gökyüzündeki yıldızlar sahibi gittikten sonra orda durmaktan sıkılarak yeryüzüne mor ve siyahın birbiriyle uyumlu olan saçlara düşerse...Siyah gökyüzü yıldızların peşinden giderek bir bedenin gözlerine hapsolursa...Ve bu uyum içinde ki bedenin...