----------Sora'nın bakış açısı--------
Sensizliği düşünürken dün gece
Yine resimlerinle hasreti tattım
Yokluğunda çok zoruma gidince
Affet beni, seni senle aldattım...
Dilime dolanan şarkıyı nerede ne zaman dinledim bilmiyordum ama zar zor zihnimde yankılanan birisinin sesini duyuyordum. Bu Rüzgarda kulağıma fısıldanılan ses gibi değildi dahada değişikti. Nasıl desem sanki daha önce duymuş ve unutmuştum şimdi ise bazı yerleri birden bire aklıma gelmişti ama ne kadar düşünürsem düşüneyim devamını getiremiyordum
*Unutanlar için (8.Bölüm...Benimle yeniden tanış) bölümünde ki son kısımda olan şarkı*
Şarkı ile ilgili olan düşüncelerimi kafamdan attım ve elimdeki tatlıya odaklandım. Yemekleri yedikten sonra Tatlı yeriz diye düşünmüştüm ve bu yüzden Parfe yapacaktım ama Shin'in neli sevdiğini bilmiyordum ve açıkçası sormaya çekiniyordum. Arayıp sorsam ona rahatsızlık vermiş olur muydum acaba daha tanışalı bir gün oluyordu.
Böğürtlenli Pankekler aşkına!! İçimden kendime kızdım tanışalı bir gün olan birisi ile pikniğe gitmemde hiç bir sorun yoktu ama telefonla ararsam sorun oluyordu değil mi. İçimde ki Utangaç Sora'ya Tekme atarak onu zihnimde ki en uzak köşeye gönderdikten sonra anlık gelen cesaretim ile arka cebimde duran telefonumu elime aldım 'İyiki Numarasını almayı akıl etmişim' diyen içimdeki akıllı Sora ile hayali bir beşlik çaktık ve rehberde -Çekici gülümsemeli Çocuk- yazan ismi buldum. Evet Shin'i kaydedecek başka hiçbir isim bulamamıştım (!) ve bunu yapmıştım. Hem bence gayette uygundu. Çocuk bir gülümsüyordu bende onun gülüşünde boğuluyordum resmen. İsmi sağa doğru kaydırırken kendime çeki düzen veriyordum en son yaptığımın ne kadar salakça olduğunu anladım ve durdum Cidden sanki çocukla yüz yüze konuşacakmış gibi heyecanlanıyordum
-Merhaba Sora nasılsın?
Telefondan gelen ilahi ve kinayeli ses ile utançla kızardım... Saat gece Bir buçuktu ve ben düşüncelerimden bu faktörü tamamen unutmuştum
-Merhaba Shin Seni rahatsın ettiysem üzgünüm ama bir konuda fikrini almam lazımdı
-Sora sen bana istesende rahatsızlık veremezsin
Kurduğu cümle ile yüzüm iyice kızarırken dudağımı dişliyordum
-Nedense şuan gözümün önüne Yüzü kıpkırmızı ve utançtan dudağını dişleyen bir Sora geldi
Ağzım şaşkınlıkla açılırken genişçe gülümsedim
-Medyum musun sen?
-Hayır sadece....
-Sadece
-Neyse boşver benide. Sen ne için aramıştın?
-Ha evet konuyu unuttum. Shin en sevdiğin meyve ne?
-Hımmm bir düşüneyim... Sanırım Böğürtlen
-Böğürtlenli Pankekler aşkına bende böğürtleni çok severim
Gülüşü bir melodi gibi kulaklarımı doldururken kurduğum cümleyi yeni yeni fark ediyordum. Böğürtlenli Pankekler aşkına Rezil olmuştum.
-Bunu kurduğun ilk cümleden anlayabildim Sora. Anlaşılan böğürtlenli Pankekleri çok seviyorsun
-Evet... Neyse benim kapatmam gerek Shin sana iyi geceler
-İyi geceler Sora
Telefonu kapattıktan sonra kendimi en yakındaki sandalyeye attım. İstemsizce oluşan gülümsememi engelliyemiyordum. Shin yanımdayken oluşan hisler bana çok yabancıydı ve bu hislerin ne olduğunu Tanji'nin anlatmalarından ve okuduğum kitaplardan az çok anlayabiliyordum
Ben... Shin'e... Aşık mıydım?
Bunun olması mantıken çok saçmaydı daha tanışalı bir gün olan birine aşık olamazdın ama neden onu daha önceden tanıyormuş gibi hissediyordum? Mantığımla düşündüğümde onun ilk defa gördüğüme emindim ama kalbim Ah o Kalbim Shin'in ismini duydukça çıldırıyordu daha onu ilk gördüğüm an heycanlanmıştım.
------Shin'in Bakış Açısı------
Telefonu kapattıktan sonra son zamanlarda sık sık yaptığım şeyi yaparak gülümsedim. Huzurun beden bulmuş haliydi Sora. Ve evet onunla geçirdiği bir gün sonunda anladı Shin onu öldüremezdi. Onun Planı Sora'ya yaşadığı şeyleri unutturduktan sonra onu dünyaya eski yaşamına geri döndürmekti ardından Sora'nın hayatına girecek ve onu kendine 'Gerçekten' aşık ettikten sonra çekip gidecekti ve ardından uzaktan izleyecekti Sora'nın gün geçtikçe yok oluşunu ve son olarak ölümünü ama işler Planladığı gibi gitmemişti bugün Sora'ya olan aşkının boyutunu farkına varmıştı ve bunun sonucunda olacakları biliyordu eğer Sora'yı öldürmezse kendisi ölecekti ve artık Sora'yı öldüremeyeceğini bildiğine göre KENDİSİ ÖLECEKTİ. Oyunu uzatabidiği kadar uzatacaktı Shin nede olsa Bir kaç saniye daha fazla yaşaması Sora ile olacağı çok güzel bir anıydı onun için. uzandığım yatakta aklıma gelen şiir ile gülümsedim
Gelsene dedi bana
Kalsana dedi bana
Gülsene dedi bana
Ölsene dedi bana
Geldim
Kaldım
Güldüm
Öldüm...
O an düşündüm belki dedim. Belkide hala bir umut vardır bizim için...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansızlığın Öyküsü
De TodoSanki gökyüzündeki yıldızlar sahibi gittikten sonra orda durmaktan sıkılarak yeryüzüne mor ve siyahın birbiriyle uyumlu olan saçlara düşerse...Siyah gökyüzü yıldızların peşinden giderek bir bedenin gözlerine hapsolursa...Ve bu uyum içinde ki bedenin...