cruel and beautiful world

464 55 19
                                    

Gözlerimi kırpıştırınca başımda bekleyen kızıl saçlı kızı görüyorum. Uyumaya devam etmemi söylüyor. Yapıyorum.

Uyandığımda kendimi bir ağacın altında, senin dizlerinde buluyorum. Bu korkutucu çünkü en son odamda olduğumu hatırlıyorum. Burnunu kırıştırıp gözlüğünü düzeltiyorsun. Ve ben ne kadar mükemmel olduğunu düşünmeden edemiyorum. Dudaklarından bir sigara sarkarken gülümsemeye çalışıyorsun ve yamuk bir gülümseme oluşuyor yüzünde. Yer yüzüne bahşedilmiş en güzel şeysin, başıma gelen en güzel şey. Kısa işaret parmağınla sigaranı işaret ediyorsun. Anlamadığım için yüzünü tarıyorum.

"Sigara ister misin?" diye mırıldanıyorsun cebinden paketi çıkarırken. İçinden bir tane alıyorum, artık sormama gerek yok. İyi bir erkek arkadaş olmaya çalışıyorsun, çalışıyorum ama hangimizin daha başarılı olduğu ortada. Hiçbir zaman hiçbir şey için iyi ya da başarılı olamadım. Beni korkutuyorsun artık, sana hâlâ aşığım fakat daha önce asla yapmayacağın şeyleri yapıyorsun. Bunu biliyorum, nasıl olduğunu bilmiyorum ama biliyorum. Seni çok daha önceden tanıyormuşum gibi hissettiriyorsun. Bu umrumda değil. Görmezden gelmek çok kolay. Bilirsin aşk gözünü kör etmişken bir şeyler elbette kolay oluyor.

Sen yatakta yatıyorken ayaklanıyorum. Sebepsizce çekmeceyi açıp defterimi alıyorum. İçindeki çıkan kağıtlar tanıdık geliyor. Çıkarıp açınca dehşete düşüyorum.

"ailemin içinden ya da dışından, sevgilim dışında hiç kimsenin hiçbir parçamı görmesini istemiyorum.

lütfen bedenimi yakarak yok edin ve küllerimi sevgilime emanet edin.

size ve aileme yalvarıyorum,

benim için tören veya anma düzenlemeyin.

sevgilim haziran'da evlenmeyi teklif etti.

ben kimse için iyi bir

eş olabileceğimi düşünmüyorum.

o benden çok daha iyi birisi.

ve sevgilime söyleyin;

ruh eşini bulsun"*

Kan lekeli kağıdı katlarken yatağa çöküyorum. Bir şeylerin farkına varmak beni sarsıyor. Görüntün yavaş yavaş silinirken gözlerim bir nebze daha doluyor.

"merhaba harry,

fobilerini yenmeye çalıştığını ve korkmaktan hoşlanmadığını biliyorum.

korkuların,

lütfen onları sev

çünkü

sen çok güzelsin

ve korkuların senin bir parçan,

bu yüzden onlar da çok güzel.

sen gerçekten çok

güzelsin.

neden seni bırakıp gittiğimi söylediklerini umuyorum.

sen gerçekten güzelsin ve sebebi sen değilsin.

sebebi bu güzel ve zalim dünya.

sen güzel olandın ve dünya sana güzel yüzünü gösteriyordu.

ve ben sadece zalim yüzünü gördüm.

seninle tanıştığımda güzel yüzünü gördüğümü sanmıştım, yanılmışım.

o kadar güzelsin ki içimi yakıyordun.

acı çekiyordum çünkü sen çok güzelsin ve ben seni kaybedecektim.

seni kaybetmeden gitmeyi tercih ettim.

böylece hep senin olacağım ve sen de istediğin kişinin olabileceksin.

orada seni görebileceğimi sanmıyorum tanrı'nın cehenneminde yanıyor olacağımı düşünüyorum.

kendine iyi bak ve ruh eşini bul.

ve bunun için bana söz ver.

fransızca bilen ve köy pazarından alışveriş eden bir adama göre değilim.

seninle ilgili hiçbir sorunum olmadı.

sadece sen çok iyiydin ve ben sana göre değildim.

sadece üzgün olmana gerek yok.

dünya senin için renkli bir şey.

ve ben dün birilerinin 'louis sadece harry'yi kendi karanlığına çekiyor.' dediğini duydum.

seni kendi karanlığıma çekiyor muyum?

gerçekten,eğer yapıyorsam üzgünüm

çünkü

sen karanlıktan korkarsın.

sadece ruh eşini bulmaya çalış.

sanırım benimki çoktan öldü ve tanrı bana teselli için seni yolladı.

senin ruh eşin değilim.

olsaydım

hissederdik.

ve bunun için üzgün olmam gerekiyor mu?

arkamdan deldireceğini sanmıyorum.

belki birlikte yendiğimiz korkularını geri kazanırsın.

ama sen cesur bir oğlan olacaksın harry.

bunu biliyorum ve ben seninle gurur duyuyorum.

sonsuzluk sana göre biliyorum.

ama bana göre değil.

sonsuzluk bir yalan harry.

çünkü çok geniş bir zaman olsa bile ben yapmak istediklerimi bitirmenin yakınından bile geçmedim.

sen yalanlardan korkarsın.

ve sonsuzluk gerçek değil

çünkü her şey bir noktada bitiyor

zaman bile.

ve john green'in yazdığı gibi sayılı gündeki sonsuzluğumuzun sonuna geldik

geldim.

hoşçakal.

seni seviyordum, seviyorum ve mümkünse sevmeye devam edeceğim.

senin olan

louis-lou-loueh-bo- the tommo tomlinson.

not: küçük harf kullandım çünkü aykırı olmayı severim, severdim. biliyorsun.

not2: beni küçük depresyonumdan çekip çıkarmaya çalıştığın için teşekkürler. ve tüm yemekler, öpücükler, filmler için. "

O an bir şeyi daha fark ediyorum sen görünmez olurken. Louis sigara içmezdi.

Hıçkırıklarım kızıl saçlı kızı odama getiriyor. Çentiklerle dolu duvara bakıyorum senin çentikleri bıraktığın duvarım.

*Dünya'nın en güzel intiharının intihar notu araştırıp bulabilirsiniz.

Ve hey. Bölümleri hızlı yüklüyordum biliyorum fakat aklıma bir süre kurgu gelmedi ve ben de yazmadım *omuz silker*

spoi Harry'nin hastalıklı biri olduğu ortada. ee tüm bu gerçek ilişkileri,evlenme teklifi ve kötü zamanları anlatcam ama hikaye biraz depresiflikten çıkacak sanırım.

Ve hepinize teşekkürler

now,i see what you've done to my heart || stylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin