39.Bölüm 1.Part

7.8K 564 53
                                    

Francesco Rossi' nin cumhurbaşkanlığındaki üçüncü yılı

Almanya/Berlin

Francesco yemek boyunca ciddiyetle dikkatini karşısında mevkidaşına vermeye çalışıyordu.  Kadın Suriye' deki savaştan, mülteci sorunundan ve Avrupa Birliği yardım fonundan bahsediyor ve konu son bulmayacakmış gibi herkes söze giriyor ve devam ediyordu. Sağında, yanındaki sandalyede oturan Edward' ı dirseğiyle dürttü. Konuşulanlara kulak kabartan ve bir yandan yemeğini yiyen adam, başını kaldırıp Francesco' ya baktı. Kaşlarını hafifçe kaldırıp kapıyı işaret etti. Gitme zamanı geldi. Beden dili bunu söylüyordu. Bütün gün politika konuşmuş olmak yetmezmiş gibi yemekte aynı konuyu tartışmak istemiyordu. 

Saat gece yarısına varmak üzereydi ve Edward aynı gün içerisinde yaptıkları uçak yolcuğunu bahane ederek kalkmalarını sağladı. Heyette birlikte otele doğru yola koyuldular. Koruma ekibinin takibiyle otele varana kadar oturduğu konforlu koltuk çiviler çakılmış bir tahtadan farksızdı. 

Güvenlik şefi "Geldik Efendim."  dediğinde bir oh çekti. Hızla otele girdi ve asansöre bindi. 12 kişilik asansörde 13 erkekle birlikte 9 kat yol çıktılar. Ciğerlerine oksijen yerini tıraş kolonyası ve pahalı markaların çeşitli parfümlerinin kokusunu çekiyorlardı. Lüks otelin onlar için boşaltılan katındaki geldi. 

Eşlik eden korumalara "Siz gidebilirsiniz." Dedi ve görevlinin kapıyı açmasını bekledi. Adam kartı okutup geri çekildi ve hızla yanından uzaklaştı. Kapı ittirip içeri girdi. Onu antrede bekleyen kadına gülümsedi. Kısa bornozuyla oldukça sevimli görünüyordu. 

"Sonunda geldin." dedi ve Koşarak gelip adamın kucağına atladı. 

"Bella. Tanrım! Sen burada beni beklerken, beş on kilometre uzağında olmak eziyetti."  dedi. Özlem ve uzun zamandır hakim olunan libidonun patlama anı. Dudakları ayrılmasın diye nefes almayı bırakabilirdi. Böyle ölmek en güzel ölüm olarak tarihe geçer ve herkes tarafından kıskanılır ve özenilir idi. Isabella ondan önce pes etti. Bacakları adamın belini sarılmıştı. Yüzüne bakarken elleri saçlarında idi. Arasından geçiyor arada çekiştiriyor ve oynuyordu. 

Kadının dekoltesinden içeri doğru bakarken "İlahi bir görüntü." diye fısıldadı. Isabella' nın kahkahası odada çınladı. "Özleminden öyle görüyorsun." dedi. Sesindeki gülümseme adama hayat enerjisi oluyordu. 

Kadının boynuna eğildi. Nefesi tenini okşarken "Özleminden hayaller görüyorum. Her anı seninle olan hayaller." dedi Francesco. 

***

Gece yarısı Francesco' nun telefonunun sesiyle uyandılar. Genç adam aramayı cevaplamak için yataktan hızla kalkmıştı. Isabella uyku mahmuru, yatak örtüsüne sarılıp yatak başlığa sırtını yaslandı. Arada esnerken açılan ağzı ve kapanmak, uykuya dönmek için ısrar eden gözlerine inat Francesco' u bekledi. Başı düşün uykuya dalarken sarsılan yatağın hissiyle açtı gözlerini. Başını adamın omzuna doğru kaydı. 

"Gecenin bu vaktinde, önemli olsa gerek..." dedi. Eli adamın karnının üzerinde gitti. Kasları gerilmişti ve seğiriyordu. "Neden gerginsin sevgilim?" diye sordu. 

"Sabah konuşsak. Seninleyken can sıkıcı mevzuları düşünmek istemiyorum." Dedi. 'Artık  konuşma!' demenin kibar kelimeler ve sert vurgularla söylemiş haliydi. 

"Seni her ne üzüyorsa, bu bizi de üzüyor Frances. Pippa televizyonda sen çıkacaksın diye her akşam üzeri haberleri izlemek için televizyon karşısına geçiyor ve son günlerde 'Anne, babam neden üzgün?' diye sorup duruyor. Sana en sevdiğin tatlıdan yapıp getirmek istiyor. Bizim seninle kalbimiz,kaderlerimiz bağlı. Kızının seninle; kalbi, ruhu, bedeni, kanı, ve canı her şeyi bir bütün. Sen üzüldüğünde oda üzülüyor ve ben sen uzaktayken onu nasıl teselli edebilirim bilmiyorum. Bana son bir kaç aydır neden bu kadar dalgın ve düşünceli olduğunu anlat ki. Pippa' mıza söyleyebileceğim bir şeyler olur." dedi. 

Burada Olan Burada Kalır ( HENÜZ DÜZENLENMİYOR.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin