6.Bölüm æ

166 6 1
                                    

Herkese merhaba...Medyada ki;Pamira ve Işıl.Şarkı zaten en sevdiğim grubun en sevdiğim şarkısı.İnşallah beğenirsiniz.İyi okumalar :D

______________________________________________________________

SAVAŞ'TAN

" Öykü kes sesini artık" diyerek yattığım yerden kalktım.Az önce yere attığım tişörtümü hızla elime alıp üzerime geçirdim.Bu kızlar beni öldürüyordu.

"Savaş nereye,daha yeni geldin" diye kadifemsi ses tonuyla beni baştan çıkarmaya çalışıyordu.

"İşim var" diyerek pantolonumu bacaklarımdan geçirdim.Aslında işim falan yoktu.Pamira arayana kadar burada kalmayı düşünüyordum ama geleli on dakika olmuştu ve en az Pamira kadar konuşmuştu. "Savaş uzun zamandır görüşmüyorduk.Seni mutlu edebilirim" diyerek yatakta dizlerinin üzerinde durdu.Yani nedir bu kızın derdi anlamış değilim.Saçmalamaktan başka yaptığı bir şey yok. "Şu anda mutlu olamam.Hele senin sandığın şekilde hiç olamam.Mutlu olmak sadece bel altından ibaret değil.Mutlu olmak basketbol takımına alınmak benim için" dedikten sonra odayı terk ettim.Elimdeki siyah ceketimi üzerime geçirdiğimde asansöre gelmiştim.Asansörde telefonla konuşan genç bir kadın vardı.Muhtmelen iş kadınıydı.Kafamı kaldırıp tavana diktiğimde gözlerimi kapattım.Sadece nefes almaya ihtiyacım vardı.Pamira'nın dedikleri bana göre değildi.Ne demek istediğini anlamak için düşünmeye bile gerek yoktu.Çünkü onun sözcükleri özenle seçilmiş gibiydi.Onlar ben değildim.Onları yaparsam değişirdim.Resepsiyon katına geldiğimizde asansörden önce kadın çıktı.Resepsiyondan arabamın anahtarını aldıktan sonra çıkışa ilerledim.

Direksiyonu Kaptan Kafe'ye çevirdiğimde karşıdan gelen genç kızı fark etmemiştim.Kıza neredeyse çarpacaktım ama son anda frene basmıştım.Hızlıca arabadan indim ve kzın yanına ilerledim. "İyi misin?Kusura bakma gerçekten görmedim seni.Hastaneye götürmemi ister misin?" diye sorduğumda kız ayağını tutuyordu.Ona çarpmamıştım bile ama ayağını tutuyordu. "Hayır iyiyim.Teşekkür ederim.Ama yürüyebileceğimden pek emin değilim" dediğinde altında etek olmasını umursamadan kucağıma aldım.Arabanın sağ koltuğuna oturtuğumda inlemişti.Ayağı nasıl ağrıyabiliyordu anlam veremiyordum.Arabanın önünden dolanıp direksiyona geçtiğimde kız hala bileğini tutuyordu. "Hastaneye götürüyorum" 

"Şey gerek yok.Beni evime bırakman yeterli olur"

"Sen bilirsin.Evin nerede?"

"Uzunca'da" diyerek bileğini bıraktı.Arada sırada bakışlarımı ona çeviriyordum.

"Adım Ayşe" dediğinde kafamı ona çevirip gülümsedim. "Senin adın ne?"

"Savaş" diyerek sinyal verdim ve direksiyonu çevirdim.

"Barış-Savaş" dedğinde kıkırdamaya başlamıştı. "neye gülüyorsun?" diyerek ciddi bir şekilde sorduğumda "Erkek arkadaşımın adı Barış" dedi.Ah ne kadar komik. "Yüzünde belirsizliğe düşmüş bir ifade var"

"Yüzüme vuran kalbimde ki değil.Midemdeki"

"Ne?"

"Acıktım" dediğimde gülmeye başlamıştı.Pamira'ya hiç benzemiyordu.Pamira bana hiç gülmezdi.Sürekli somuturdu.Haytımda en iyi tanıdığım kız o olduğu için diğer kızları hep onunla karşılaştırırdım.Benim iğrenç espiri yeteneğine sahip olduğumu,lakap bulmakta berbat olduğumu,gıcık olduğumu hep söylerdi.Onu sinir etmek için her şeyi deniyordum ve her seferinde başarılı oluyordum.

"O zaman yüzüne vuran ney?Ortada kalmış gibisin.Sapsarı yüzün"

"Belki ten rengim öyle.Sen nereden bileceksin?Yüzüme vuran bir şey yok.Ortada falan da değlim bunu anlaman için beni tanıman gerek?" dediğimde kafasını cama çevirmişti.Camı sonuna kadar açıp kafasının bir kısmını dışarı çıkarttı.

HIÇKIRIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin